AB’DEN SURIYE’YE ‘RUSYA’ UYARISI

AB Dışilişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Suriye’nin acilen ve ön koşulsuz olarak Rusya’nın teklifini yerine getirmesi gerektiğini söyledi.

Strazburg’da Avrupa Parlamentosu oturumunda parlamenterlere Suriye konusunda oluşturulan dış politika tutumunu aktaran AB Dışilişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Suriye’de 21 Ağustos’ta yaşanan kimyasal saldırıların insanlığa karşı işlenmiş suç teşkil ettiğini ve sadece rejimin bu tür silahlara sahip olduğunu bildiklerini ifade ederek şunları söyledi:”Suriye yeniden şiddet sarmalına geri dönmekte. Biz bu noktada ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin sözleriyle başlayan, G20’de tartışılmış olan ve Rusya tarafından şekillendirilen ‘kimyasal silahların uluslararası denetime açılması’ önerisini olumlu ve gerekli bir girişim olarak görüyoruz. Her saat başı konuya ilişkin yeni bir gelişme yaşanırken bu konuda yakalanmış olan ivmenin etkin ve hızlı şekilde kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Suriye’ye müdahale konusunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin rolü hayatidir ve yeri başka bir şeyle doldurulamaz. AB olarak biz de AB, Rusya, BM ve Arap ortaklarımızla çözüm için şbirliği yapmaktayız. AB’nin tutumu dört ana başlıkta toplanmıştır: 1) Kimyasal saldırıların kınanması 2) Uluslararası toplumun BMGK çerçevesinde yanıt vermesi 3) Politik çözüme odaklanılması 4) İnsani yardım seferberliği.”Suriye’nin getirlen kimyasal silah denetimi önerisini acilen ve koşulsuz olarak kabul edip yerine getirmesi gerektiğine değinen Ashton’a Liberal Grup Başkanı Guy Verhofstadt şu sözlerle karşı çıktı:”Biz askeri güç kullanımını destekleyoruz. Çünkü sopa göstermeden havuç vermek bir işe yaramıyor. Bu kimyasal denetimi Esad’ın bir taktiği olmadığından emin olamayız. Ben oyalanmadığımızdan emin olmak istiyorum. Yarın Cenevre’deki görüşmelerden ne çıkacağını bilmiyorsunuz ve bu sırada Esad insan öldürmeye devam edecek. Acilen uçuşa yasak bölge ilan edilmesi gerek. Sanıyorum Amerikalılar artık sopa seçeneğini düünmüyor bile. Oysa Esadsız bir politik çözüm ancak Esad’a yapılacak askeri baskı ile mümkün.”Sosyalistler&Demokratlar Grup Başkanı Hannes Swoboda ise Suriye’de bir askeri müdahaleye karşı olmalarına rağmen askeri müdahale tehdidinin işe yaradığını kabul ederek şöyle konuştu:

“İtiraf etmeliyiz ki askeri tehdit işe yaradı ve bugünkü yeni önerilerin kabulü bu şekilde oluştu. Askeri bir tehdit olmadan ne Rusya ne de Esad rejimi pozisyonlarını değiştirmeyeceklerdi. Suriye Cenevre Kimyasal Antlaşması’nı derhal imzalamalıdır. Biz de AB olarak Rusya, İran ve diğerlerini politik bir çözüm için sıkıştırmaya devam etmeliyiz. Bununla birlikte göz etmek zorunda kalanlara da daha fazla yardım eli uzatmalıyız”.

Hristiyan Demokratlar adına konuşan aynı zamanda AP Dışilişkiler Komitesi Başkanı olan Elmar Brok ise “Kimyasal silahlar asla kullanılmamalıydı. Bu olay Suriye içindeki kargaşayı çok aşan bir durum. Eğer uluslarrası tepki verilmezse sonuçları Suriye’nin sınırlarını aşacaktır. Bahsi geçen öneri hızlı önkoşulsuz olarak gerçekleşmelidir. İnsani yardım konusunda AB de elinden geleni yapmalıdır.” dedi.
AP’nin ilginç çıkışlarıyla tanınan Euroskeptik sağcı Avrupa Ögürlük ve Demokrasi grup Başkanı Nigel Farage Suriye’de herhangi bir müdahaleye karşı çıkarak durumun ‘iyi adamlar ve kötü adamlar’ kadar basit olmadığını ifade etti. Farage unları söyledi:

“El Kaid Suriye’deki muhalifler arasında temsil buluyor ve biz bu oluşumları konjonktürel olarak destekleme hatasını Afganistan’da, Irak’ta daha önce yaptık. Birkaç yüz füze atmak da Suriye’deki durumu daha iyi yapmayacak aksine tüm bölgeyi daha istikrarsı hale getirecektir. Sayın Ashton’a gelince kendisi gayet rahat çünkü dünyanın en yüksek maaşını alan kadın politikacısı olarak aslında bir işi ve sorumluluğu bile yok. Bunun nedeni de şükürler olsun ki AB’nin henüz ortak bir dış politikası olmaması. Bunun sonucu da iki hafta önce ulusal bir demokrasi olarak İngiltere’de askeri müdahaleye karşı alınan karar oldu. Ulusal düzeyde verilmiş olan aklı selim karar sayesinde bugün Suriye’de savaşa girmedik ve bunun yerine bir müzakere sürecine girdik. Bu şekilde Esad da iyi veya kötü adam olduğu konusunda bize kendisini göstermek için bir fırsatı oldu. Bu öneri nasıl bir sonuç getirir bilemiyorum ama en azından barış için bir şans var.”

İHA