ALAATTİN ÇAKICI: 20 AYLIK CEZAMI 20 YIL ARTIRDILAR

BOLU F Tipi Cezaevi’nde yatan Alaattin Çakıcı, İstanbul 9. Ağır Ceza mahkemesine uyap üzerinden dilekçe yazdı…. Yapılan haksızlığa vugu yapan Çakıcı, Ceza evinde fazladan yattığını idda etti.

Kendisine ceza veren Nurettin AK’ın da FETÖ ile bağlantısının ortaya çıktığını dil getiren Çakıcı, bu hukuksuzluğun giderilmesini talep etti.
İşte o mektup;

Sayın Mahkeme Başkanım,

Kamuoyunda Karagümrük lokali Baskını olayı diye geçen mahkemede yaralama suçundan 20 ay ceza almama rağmen Yargıtay, çete cezası vererek diğerlerinde tek tek yargılanmamı, 20 aylık cezamı 20 yıla yakın artırarak, dosyada olayın meşru fiil kapsamına adi yaralama olarak yargılandığım dosyanın 33. Sayfasında eşitlik ilkesi doğrultusunda tüm sanıklar için geçerli olup, diğer yargılanan sanıklar infazlarını 2/5’e göre tamamlamış. Yargıtay da 33. Sayfayı baz alarak onaylayıp mahkemeye iade etmiştir. Yapılan hesaplara göre çıkmam gerekirken Anayasa’da olmayan, şahsıma bildirilmeyen değişik iş müteferik karar alınarak¾ yeter ibaresini ekleyerek,Bursa 1. Ağır Cezaya gönderiyor. Yine Avrupa iade sözleşmesi, yeni bir davadan yargılaması demektedir. Buna rağmen ceza davası sonuçlanmadan, ikinci bir cezasonuçlanmadan, ikinci bir ceza davası açıp beni tanık olarak dinlerken, mahkemeye gelme zorunluluğu yoktur havası veren “Nurettin Ak” ve ekibi tanık olmama rağmen 5 sene ceza vermiştir. Çete davası bitmeden aynı konuda 2. Çete davası açıp 2 farklı örgüt liderliği olmamasına rağmen 2 defa ceza vermesi yasak ve anayasaya aykırıdır.

Fetullah Gülen örgütüne üye olduğu için meslekten ihraç edilerek görevine son verilmiştir. Bu cezayı bana FETÖ ve CIA’nın emriyle veren okyanus ötesi , devletimizin düşmanı olan Fetullah Gülen ve CIA’e hizmet eden “Nurettin Ak” dır. Bu vatan hainin yapmış olduğu bu hukuksuzluğun giderilmesini arz ederken bütün cezalarım Bursa 1 Ağır Ceza Mahkemesi 36 yıla bağlanarak 10 yıl Rahşan affından faydalanmama rağmen Fransa’dan itibaren günümüze 17 yıldır cezaevinde yatmaktayım.

10 yıl af uygulaması bile 36 yılın toplam yatarı 14 sene 4 aydır. Af Türkiye’de herkese uygulandı. Bana uygulanmasa dahi 3 sene 6 aydır fazladan yatmaktayım. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıysam 10 yıl Rahşan affından faydalanmam gereklidir eşitlik ilkesine göre 10 yıl aftan faydalanırsam 4 sene 4 ay daha yatmam gerekliydi. İstanbul 6. Ağır Ceza’dan 5 sene ceza aldım onun yatarı 25 ay olunca 10 sene 11 aydır fazladan yatmaktayım! Bu hukuksuzluğun giderilmesini mahkemeheyetinizden saygılarımla arz ederim.

Not: Uluslar arası hukukun iade anlaşmalarına göre bu yapılan hukuksuzluk karşısında devletimi Strazburg’daki AİH makemesine şikayet etmedim. Bilgilerinizi arz ederim.
14/10/2016

Alaattin Çakıcı’nın yaptığı başvuru ve sunduğu belgeler şu şekilde :
Ergenekon Davası Kıdemli Hakimi Hasan Hüseyin Özese tekneye bindiklerinde yan yana oturdukları görülüyor.
Hakim Özese’nin kolunun Savcı Zekeriya Öz’ün omzuna doğru uzanmış gibi fotoğrafı da ikilinin bu süreçte yakın bir çalışma yürüttüklerini gösteriyor. Öyle ki ikilinin iftarda da yan yana oturdukları görülüyor.
Biraz ayrıntılara bakalım…
Peki, yemekte kimler vardı?
Ergenekon Davası Hakim Heyeti Başkanı Köksal Şengül, Ergenekon Davası Kıdemli Hakimi Hakan Hüseyin Özese; Ergenekon Davası Savcıları Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel, davaya sonradan dahil olan savcılar Fikret Seçen, Ercan Şafak, Murat Yönder; savcıları görevlendiren İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Vekili TuranÇolakkadı, 9. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Nurettin Ak, 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay, 11. Ağır Ceza Hakimi Metin Özçelik, 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Vedat Yılmaz Abdurrahmanoğlu, 12. Ağır Ceza Hakimi Nejat Ede ve Selda Kutluata, 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Erkan Canak, 14. Ağır Ceza Nöbetçi Hakimi Resul Çakır, Hrant Dink Davasını yürüten Selim Berna Altay dönemin İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, İstanbul Terörle Mücadeleden Sorumlu Müdür Yardımcısı Tufan Ergüder ve Emniyet İstihbarat Dairesi’nde görevli çeşitli komiser ve polisler katıldı.
Fotoğrafta görülen isimlerden Nejat Ede ve Selda Kutluata dava sürecinde Hurşit Tolon’un tahliye edilmesi bazı kesimleri rahatsız eden kararlara imza attılar. İki hakim de baskı altında kaldıklarına ilişkin yaptıkları açıklamanın ardından görev değişikliğinde bulunarak görevden ayrıldılar.