ALAN: CEZAEVINDE YATMAK DA VATAN GÖREVI

Engin Paşa eşine, “Sakın mahkemeye gitmeyin. Karar belli” dedi. Karar Alan’ın beklediği gibi çıktı. Engin Paşa “Cezaevinde yatak da bir vatan görevidir” dedi.

“Askerimiz camimizi bombalayacak, askerimiz kendi uçağımızı düşürecek” iddialarıyla başlayan “Balyoz Soruşturması” ve ardından açılan davanın dün karar günüydü. Bazı sanıkların yakınları Yargıtay’da, bazıları ise açık görüş olması nedeniyle eşlerinin yanındaydı. Çoğu, haklarında verilen kararı infaz koruma memurlarından öğrendi. Cezaları onaylananlar “cezaevinde yatmak da bir vatan görevi. Vatan sağolsun” dediler.

Darbeyi önlediği iddia edilen dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ile Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’a “gerçekten darbeyi önlediniz mi? Böyle bir darbe planı vardıysa siz niçin gereğini yapmadınız?” diye soru da yöneltilmedi. Beraat ettirilen sanıkların talepleri olmamasına rağmen sanki “etkin pişmanlıktan yararlanmak istiyormuş gibi” haklarında karar verilmesi de ilginçti.

MİLLETVEKİLİ EŞİ ANLATIYOR

MHP’den milletvekili seçilen Özel Kuvvetler eski Komutanı emekli Korgeneral Engin Alan’ı, eşi Nevin Alan Salı günü Sincan F tipi cezaevinde ziyaret etti. Engin Paşa eşine, “Yargıtay’ra gitmenize gerek yok. Beni asla bırakmazlar. Hakkımda verilen karar belli. O yüzden hiç gitmeyin. Orada kararı öğrenip kendinizi üzmeyin. ” dedi. Buna rağmen Nevin Hanım umutla Yargıtay’a gitti ancak karar Engin Alan’ın söylediğinden farklı değildi.

Nevin Hanım’ı, arkadaşları yalnız bırakmadı. O SÖZCÜ’ye şunları söyledi:

“Biz bu kararı başından itibaren bekliyorduk. Eşim de kararın bu şekilde çıkacağı yolunda bizi hazırladı. Biz de böyle bir karar çıkacağını kabullenmiştik. Zaten beraat kararı verilmiş olsa o zaman şok geçirirdim. Herkes şunu bilsin: ayaktayıaz, ayakta durmaya devam edeceğiz. Eşime destek olacağım. Hukuk alanında sonuna kadar savaşacağız. Kimseden korkumuz yok.”

MİLLETVEKİLLİĞİ UMURUMUZDA DEĞİL

Engin Alan’ın milletvekilliğinin kararın kesinleşmesinden sonra düşürülebileceği konusunda ise Nevin Alan, “Milletvekilliği umurumuzda değil. Önemli olan Engin’in sağlığı. Çok şükür sağlığı iyi, morali iyi. Milletvekilliği ister düşürülsün ister düşürülmesin bu bizim için önemli değil” dedi.

Engin Alan’ın milletvekilliğinin düşürülebilmesi için hakkındaki mahkumiyet kararının TBMM Genel Kurulunda okunması gerekiyor. Cezaevinde bulunan BDP’li milletvekillerinden hüküm giyenler olmasına rağmen, bunlarla ilgili karar TBMM Genel Kurulunda okunmadığı için milletvekilliği devam ediyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Çanakkale ziyareti sırasında ayağa kalkmadığı için Başbakan tarafından miting alanlarında eleştirilen ve tutuklandıktan sonra “Onun gönderildiği yeri biliyorsunuz” diye Başbakanın sözlerini dikkate alınarak, Alan’ın milletvekilliğinin BDP’li milletvekillerinden önce düşürülebileceği belirtildi.

“ER” STATÜSÜNE İNDİRME DİYE BİR ŞEY YOK

Ceza alan emekli ve muvazzaf komutanların rütbelerinin söküleceği ve er statüsüne indirileceği iddialarını da emekli Askeri Hakim Ali Fahir Kayacan’a sordum. Mevcut yasalarımızda “rütbe sökmek” diye bir şey yok. Halen görevde olan örneğin bir albayın bir ceza alması halinde rütbesinin yarbaylığa, yüzbaşılığa, erliğe indirme diye bir konu bugün yasalarımızda yer almıyor.

Askeri Personel Kanunu’nun 50. maddesinde belli suçlar sayıldıktan sonra “Bu suçlardan bir yıl ve daha fazla mahkûmiyet alan Türk Silahlı Kuvvetler (TSK) mensubunun, TSK ile ilişkisi kesilir” deniliyor. Bu durumda kimlik kartı elinden alınıyor o yüzden orduevine giremiyor, “silah taşıma” ruhsatı “silah bulundurmaya” çevriliyor. Emeklilik hakkını kazananların emekli maaşında her hangi bir değişiklik olmuyor. Hele “er”liğe getirmek diye bir şey asla söz konusu değil.

Madalya ve nişanlarla ilgili 2933 sayılı yasa 2002 yılının haziran ayında değiştirilmiş. “Devletin şahsiyetine karşı suç işleyenlerin mahkûm olmaları halinde mahkeme kararıyla madalya ve nişanlarının alınabileceği belirtiliyor. Ancak madalyaların alınabilmesi için verilen ceza ile birlikte karar verilmesi gerekirdi. Ancak, gerek “Balyoz Davası”, gerekse “Ergenekon Davası”nda, madalya ve nişanlarının alınmasına ilişkin herhangi bir karar verilmedi.

Bundan sonraki süreç Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru ile devam edecek. Oradan çıkacak sonuca göre sırada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi var…

ORTADOĞU