Bahçeli: MHP samanlıkta iğne aramaz, karambole atış yapmaz, çölde deve izi saymaz

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Yeni ekonomik programla bahar havası çok uzak olmayacaktır” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Kızılcahamam’da gerçekleştirilen Merkez Yönetim Kurulu ve TBMM Grubu ortak toplantısının kapanış oturumu sonrasında basın toplantısı düzenliyor.

Bahçeli’nin konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Siyasetimiz istikrarlıdır, aynen korunacaktır. İlkelerimiz ileriye taşınacaktır. Ülkülerimiz heves ve heyecanla daha da yükseklere çıkarılacaktır. MHP samanlıkta iğne aramaz, karambole atış yapmaz, çölde deve izi saymaz. Ne yapacaksak açıkça, mertçe yaparız. Yaptığımızı da adam gibi açıklarız. Saklayacak, gizleyecek ayıbımız olmadığından müsterih bir vicdanla hareket ederiz. Biz ki siyasi ömrü yarım asrı bulan, fikri mazisi 1,5 asra ulaşan MHP’yiz.

Kampımız ülke, bölge ve dünya meselelerinin ağırlaştığı bir dönemde gerçeklemişmiştir. 24 Haziran seçimlerinden sonraki ilk toplantımızda siyasetin ilgi konusuna giren konular değerlendirilmiştir. Gayet verimli geçmiş ve umut verici olmuştur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin muhtevası, ilke ve esasları, mahalli idareler seçimiyle ilgili projeksiyonlar, yeni ekonomik program, af teklifimizin kapsamı analiz edilerek aktarılmıştır.

DÖVİZ KURUNDA DALGALANMA

24 Haziran Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinin ardından Türkiye’yi sıkıştırmayı, siyaset ve ekonominin mukavetini kırmayı amaçlayanlar faaliyetlerini ağırlaştırdılar. İç ve dış çevreler krize oynadı. Sözde dost ve müttefik ülkeler Türkiye’ye tavır aldılar. Despot ruhlular, mevziiye girdiler. Döviz kurları üzerinde baskı kurdular. Sandıktan umudunu kesen yerli işbirlikçiler aynı şemsiye altında toplandılar. Doğruya doğru Türkiye bir krize değil, ekonomik maliyetli haçlı akınına maruz kaldı.

Türkiye’nin üzerinde 2 yıldır her türlü numarayı çevirdiler. Dövizdeki oynamalar öyle kritik noktalara geldi ki, Türkiye’nin önü perdelendi. Türkiye ekonomisini altüst etmek için kurulan tezgah bozuldu. Döviz fiyatındaki kontrolsüz artışlar frenlendi. Merkez Bankası ve PPK gecikmeli de olsa devreye girdi. Faiz ve enflasyondaki tırmanışlar milletimizi rahatsız etmiştir. Hayat pahalılığı artmış, stokçuluk yapan ahlaksızlar haksız kazanç peşine düşmüştür. Türkiye şiddetle sallanırken, meşrebi bozuklar mutlaka afişe edilmelidir. Fırtınanın şiddeti ne kadar kuvvetli olursa olsun bedenimizle, imanımızla duvar çekeceğiz. Türk milleti özlediği ve hak ettiği refaha ulaşacaktır.

Gerek yeni ekonomik program ve diğer önlemler kalıcı, kararlı şekilde uygulandığı müddetçe bahar havası çok uzak olmayacaktır. Yaprak dökümünden memnun olmak insaflı değildir. Aynı siperde olduğumuzu dile getirdim. Milletimiz işsiz ve yoksul kalırken, hükümet yıpranır mı yıpranmaz mı tartışmalarına girmek, Trump’ın emellerinden farksızdır. Biz CHP gibi olamayız. Türkiye kaybederse hepimizin kaybedeceğine inanırız. Sabilerimizin, yavrularımızın çilesi üzerine siyaset hilesi kuramayız. Eleştirilecek konular varsa elbette hükümeti eleştiririz. Taşı gediğine koymaktan gecikmeyiz.

“SADAKAT GÖSTERİRİZ”

Cumhurun ittifak tercihine sadakat gösteririz. Millet ne diyor ona bakarız. Ekonomide açık ve gedikler büyürse, buradan işsizlik, yoksulluk girmez, bugüne kadar girenler de yalnızca bunlar da olmamıştır. Siyasal buhran, bağımsızlığımızın gölgelenmesi tahrikler olarak sükun edecektir.

Milli beka önemlidir, ülke güvenliği hayatidir. Terörle sonuç alamayanlar, Gezi’yle istediklerini bulamayanlar, darbe girişimiyle istediklerini alamayanlar ekonomik vurgunla istediklerini almamıştır. Biz bu vatandan, bu bayraktan asla ama asla ödün vermeyeceğiz. Türkiye’yi yiğitçe destekleyeceğiz.

Önümüzdeki süreçte bölgesel hadiselerin ilerleyişi, Irak ve Suriye’deki gelişmeler, Fırat’ın doğusu ve batısındaki arayışlar, yeni hükümet sisteminin kökleşmesi, FETÖ ve PKK başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadele, ekonomideki normalleşme, af teklifimiz…

Türkiye makus tarihini alt edecektir. Sanal haritalar başında sınırlarla oynayan sözde müttefiklerin heveslerini kursaklarında bırakmak için mücadele kutsaldır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhataplarının yüzüne baka baka yaptığı sistem eleştirisi Türkiye’nin haklı ve meşru duruşunu hafızalara kazımıştır. Uluslararası toplum hem kendi kuyusunu kazmakta hem de insanlığın gelişimini dinamitlemektedir.

AF TEKLİFİ

Şartlı ceza indirimi teklifimiz, 24 Eylül’de TBMM’ye sunuldu. Eksiğiyle fazlasıyla teklif bizzat MHP’ye aittir. Dürüstüz, tutarlıyız, sözlerimizi tutacağız. Kararlıyız, başaracağız. Bize bağlanan ümitleri heba etmeyeceğiz. Türkiye tutuklu ve hükümlü sayısı itibariyle Avrupa’da ilk sıradadır. Bu tablo kaygı vericidir. Tarihin hiçbir donemde suç ve suçlu tamamen sıfırlanamamıştır. Bazı suçlar affedilemez… Bunlar terör suçları, çocuk ve kadın katliamcıları, kasten insan öldüren katillerdir. Biz bir defa infaz sürelerinde 5 yıllık ceza indirimi öneriyoruz. İç barışa katkı sağlamak, toplumsal kucaklaşmayı sağlamlaştırmak, cezaevlerinde birikmeleri sadeleştirmek, FETÖ’cü savcıların tahribatını gidermektir. Rahşan Affı tekerrür ediyor, Çakıcı affı geliyor diyenler acele ve ezbere konuşanlardır. Biz teklifimizin tartışılmasını istiyoruz.

Uyuşturucu konusunda kimse bize ayar veremez. MHP uyuşturucu baronlarıyla kıyasıya mücadele eden ahlaki zihniyete haizdir. Kalemlerini silah olarak kullanan zavallılar tehditleriniz bize karşı kullanması dikkat çekicidir. Bu insanları topluma kazandırmak için inisiyatif üstlenmeyelim mi? Baklava çalan çocuğa diklenen, sıra baklavacı FETÖ’cülere geldiğinde bize ne anlatmak istiyor?

Teklifimiz konuşulsun, TBMM’de müzakere edilsin. Uzlaşma sağlanan suçlarla ilgili gereği yapılsın. Şartlı ceza indiriminin sosyal boyutlarını da düşünüyoruz. Elbette, mağdruların üzerinde yaratacağız travmaları değerlendiriyoruz. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı kişilere karşı işlenen suçlarda devletin af yetkisi yoktur diyor. Bu yaklaşıma saygı duyuyoruz ama hukuken temeli olmadığını da biliyoruz. Kanun teklifmiz meşrudur. Hedef ve niyet halistir. Cezaevleri pimi çekilmiş bomba gibidir. Bu konuda alınan kararlar ittifaktan bağımsızdır.

YEREL SEÇİM MESAJI

Mahalli idareler seçimine yaklaşık 6 aylık süre kalmıştır. Çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Belediye başkan adaylarımızı tespit ediyoruz. 31 Mart’a kazanç-kayıp prizmasından bakamayız. Türkiye’nin çıkarları, bekası, tarihi haklarını dikkate alıyoruz. Samimiyiz. Cumhur ittifakının müessir olmasını ümit ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi zaafa uğramasın beklentisindeyiz.

MHP hiç kimseye, hiçbir çevreye muhtaç ve mecbur değildir. Bizim derdimiz, Türkiye’dir, Türk milletidir. Cumhur İttifakının diri ve dik duruşunun devam ettirmesidir. İnancı büyük olanın iddiası da büyüktür. MHP, işte budur. Biz zafer hırsızı değiliz. Biz başkalarının başarıları üzerine kuluçkaya yatacak değiliz. Ormanda yangın varken, bahçeyi tahta bariyerlerle çevirmenin ne kadar şuurlu tercih olduğunu değerlendiririz. 30 Mart’a 2023’ten önce son barajı olarak yorumluyoruz. Cumhur İttifakı’nın milli görev ve sorumluluğunu görüyoruz. “Birinci partiyiz her yerde aday çıkaracağız” sözlerine ihtiyaç yoktur. Her ilden aday çıkarmak her partinin hakkıdır. Parti olarak İBB aday çıkarmayacağız. Sözümüzden çıkarmayacağız. Her seçim bölgesinde, her büyükşehir, il ve beldede adaylarımız olacaktır ve milletimizin huzuruna çıkacaktır. Muhabbet edeceksek ederiz ama resmi görüşmeleri saptırmanın amacı yoktur. Cumhur ittifakına taktiksel bakmıyoruz.

Cumhur İttifakı bizzat cumhurun iradesine dayanmaktadır. Cumhur İttifakı gücünün farkındadır. Bu ittifak yaşayacak, dosta da düşmana da kalıcı mesaj olacaktır. Aday seçimi merkez yoklaması şeklinde olacaktır.

SİYASİ GÜÇ HATIRLATMASINA GEREK YOK

MİLLİYETÇİ Hareket Partisi’nin hiç kimseye, hiçbir çevreye, hiçbir şeye muhtaç ve mecbur olmadığını söyleyen Bahçeli, ittifak tartışmaları için de şunları söyledi: “Özgül ağırlığımız, güçlü potansiyelimiz siyasi temsilimizin çok üstündedir. Biz zafer hırsızı, zafer hazımsızı falan değiliz. Biz başkalarının başarıları üzerine kuluçkaya yatacak acziyete sahip hiç değiliz. 31 Mart 2019’a sadece belediye başkanlarının, belediye meclis üyelerinin, il genel meclis üyelerinin, köy ve mahalle muhtarlarının seçimi olarak bakmıyoruz.
Türkiye’nin 2023’ten önceki son virajı, yeni hükümet sisteminin son imtihanı olarak yorumluyoruz. Bu itibarla Cumhur İttifakı’nın milli görev ve tarihi sorumluluğunu bir kez daha icra etmesini mühim görüyoruz. Bize siyasi güç hatırlatması yapılmasına gerek yoktur. İki de bir pozisyon açıklaması tebliğine lüzum yoktur. Birinci partiyiz, her ilde aday çıkaracağız, sözlerine ihtiyaç da yoktur. Şayet siyasi güçlerin yarışma ve rekabetine girilirse oradan bir sonuç çıkmayacağını, polemik ve söz düellolarının eksik olmayacağını da biliriz. Her ilden aday çıkarmak her partinin hakkıdır. Ne var ki, Türkiye’nin sistemsel olgunluğu, yeni hükümet sisteminin emniyeti, herhangi bir kazaya uğramaması nedeniyle parti olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday çıkarmayacağız. Bunun haricinde her seçim bölgesinde, her büyükşehir, il, ilçe ve belde de diğer siyasi partiler gibi adaylarımız olacaktır ve milletimizin huzuruna çıkacaklardır.

Görüşmeler resmidir

BAHÇELİ, yerel seçimle ilgili AK Parti ile yapılan görüşmelerle ilgili şu bilgileri verdi: “İki partinin görevlendirilmiş kişi ya da heyetleri seri görüşmelerini elbette yapacak. Bu görüşmeler gayri resmi değil, resmidir; gelişigüzel muhabbet değil muvaffakiyet amaçlı muazzez ve muhkem temaslardır. Muhabbet edeceksek ederiz, ama resmi görüşmeleri sulandırmanın, itibarsızlaştırmanın, saptırmanın manası yoktur. Bilinmelidir ki, dört ayaklı stratejimiz aynen geçerli olacaktır. Cumhur İttifakı bizzat milletimizin takdir ve iradesidir. Harcında milli bekamızı savunmak vardır. Hedefinde Türkiye’nin huzur ve istikrarı yer almaktadır. Kendi içinde pekala stratejisi vardır, taktikleri de olacaktır. Hepsinden mühimi yanlış taktikten doğru strateji çıkmaz.”