Dolar 32,4933
Euro 34,7433
Altın 2.421,74
BİST 9.673,84
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Az Bulutlu
İstanbul
22°C
Az Bulutlu
Per 20°C
Cum 19°C
Cts 18°C
Paz 19°C

BAYKAL: KALICI OLAN TÜRK MILLETIDIR, TÜRK DEVLETIDIR

BAYKAL: KALICI OLAN TÜRK MILLETIDIR, TÜRK DEVLETIDIR
28/03/2013 12:25
A+
A-

CHP Antalya Milletvekili ve eski Genel Başkanı Deniz Baykal, ”Yıllardır bayrak, ezan ve cumhuriyet kavgası yaptık. Artık o kavga bitti. Herkes içine sindirecek, Türkiye Cumhuriyeti o kutsal ay yıldızlı bayrağın etrafında bir aradadır” dedi.Kayseri’de Yeni Ufuklar Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Derneği tarafından İl Özel İdare Konferans Salonu’nda düzenlenen ”Türkiye’nin Meseleleri” konulu konferansa katılan Baykal, çözüm sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu.
İçinden geçilen dönemde Türkiye’nin böylesi buluşmalara çok ihtiyacı olduğunu belirten Baykal, Türkiye’nin bir yol ayrımına doğru sürüklendiğini öne sürdü.
Deniz Baykal, “Başbakan ayrıştırma sürecini ısrarla sürdürmüştür. Israrla, etnik kesimler, etnik bilinç inşaa edici, ayrıştırıcı, sistematik biçimde devam edince acı meyvelerini bugün vermiştir. İktidar, terör örgütünü önce kapalı kapılar ardında dolaylı sonra aleniyete doğru muhatap kabul alıp, ifşaa edilmiş, resmi hale gelmiştir. Bilgilendirme yok, yönlendirme var. Medya herşeyi yazamıyor. Onları baskıyla sürdürüyorlar. Biz şu anda psikolojik bir hareketa maruz bırakılmış bir milletiz. Ezan’da, bayrakta, Cumhuriyet’de bir olacağız. Bir ve beraber olacağız. Etnik ayrıştırma içinde olmayacağız. Türkiye nedeyse bir suç örgütü liderinden, uluslar arası kahraman çıkartıyor” dedi.
İl Özel İdare Müdürlüğü Tiyatro salonunda düzenlenen toplantıda sözlerine paneli düzenleyen Yeni Ufuklar Derneğine ve Türkiye’nin yol ayrımına sürüklendiğini belirterek başlayan Deniz Baykal, “Böylesine önemli yol ayrımına gelen bir ülkede gelişmeleri halkın bilmesini sağlamak, halkın doğru bilgilenmesine imkan sağlamak birinci görev olmalıdır. Ne yazık ki yarınlarımızla ilgili önemli kararlar alınacağı bu dönemde vatandaşların yeterince bilgilendiği, alınacak karar ve atılacak adımların bizi nereye çekeceğinden maalesef yoksundur. Bilinci bir şekilde bir bilgi yönetimi söz konusudur. Bazı bilgiler saklanmakta, gerçekler açıkca ortaya konulmamaktadır. Ama tarihi bir sürecin çarkları döndürülmektedir.
Bulanık bir dönemin içinden geçiyoruz. Türkiye’de herkes yapılan bir şeylerden haberdar değildir. Ana muhalefet partisi lideri feryat ediyor, bize bilgi verin diye. Ama bilgi kırıntıları ortada dolaşıyor. Bunların bilinmesi lazım. Ben bu nedenle bu gün buradayım. Siyasi bir propoganda yapmanın peşinde değilim. Şimdi, Türkiye’de hepimiz nereye gittiğimizi görmek, görenlerin herkese gördüklerini anlatma gibi görevi verdir. Bu milli ve vatani bir görevdir. Ben de bunun için buradayım. Bilgilendirme yok, yönlendirme var. Medya herşeyi yazamıyor. Onları baskıyla sürdürüyorlar. Biz şu anda psikolojik bir harekata maruz bırakılmış bir milletiz. Muamma şeklinde ortaya çıkan olay, bilinçli yönlendirmeler sadece Türkiye’ye özgü bir şey değildir. Olağanüstü şeylerin temelleri burada atılmıyor. Bulunduğumuz coğrafyada iç savaşlar, askeri harekatlar, darbeler yaşanıyor. Çevremiz kaynıyor. Kuşatılmış durumdayız” dedi.

 

Deniz Baykal, Türk halkının Irak’ta Mısır’da, Suriye’de ne yaşandığını gözden geçirmesini, bunu iyi algılaması gerektiği dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “1984 yılında başlayan bir terör sorunu Türkiye’yi hayli etkilemiştir. Türkiye, PKK’dan kaynaklanan terör olayını 2002 yılına kadar asayiş ve terör olayı olarak yaşandı. Bu asayiş ve güvenlik problemiydi. 2002’den bu sorun nitelik değiştirerek 2013’de, asayiş ve güvenlikle karşı karşıya olduğunu düşünmek değildir.
Artık bu siyasi bir nitelik kazanmış, siyasal soruna dönüşmüştür. PKK geçmişte suç örgütü iken, bugün başbakanın siyasi muhatabı olmuştur. PKK bir suç ve terör örgütü oluşumundan hükümetin muhatabı, hükümetle iş tutan, müzakere yapan konuma gelmiştir. Ak Parti hükümeti teslim aldığında terör sıfırdı. Şimdi siyasi bir sorun haline gelmiş, siyasal muhatap olmuştur. Başbakan ayrıştırma sürecini ısrarla sürdürmüştür. Her konuşmasında başbakan, 36 etnik kesimden söz etmiştir. Israrla, etnik kesimler, etnik bilinç inşaa edici, ayrıştırıcı, sistematik biçimde devam edince acı meyvelerini bugün vermiştir.
İktidar, terör örgütünü önce kapalı kapılar ardında dolaylı sonra aleniyete doğru muhatap kabul alıp, ifşaa edilmiş, resmi hale gelmiştir. Heyetler gidip mesajlar gelmiş, bir terör örgütü siyasi mesaj veren konuma çekilmiştir. Bu muhatap alma dönemidir. Sonra meşrulaşma süreci gelmiştir. Sayın Apo diyenlere ceza verilirken, milli politika olmaksızın, şimdi terörist başı meşrulaşmıştır. Her türlü milliyetçiliği ayaklar altına alınmış denilerek, gizli mesajlar verilmiştir. Türkiye, milli kurtuluş savaşı verip, kurulmuş bir ülke değil midir. Bu sözler Kurtuluş savaşımızı yok saymak değil midir. Cumhuriyet tarihi şevhetle suçlanmıştır. Örneğine hiçbir ülkede yaşanmamış şekilde saldırı olmuştur. Çin’de, Fransa’da Rusya’da ne acılar yaşanmış, ama Türkiye’de geçmişe yönelik karalama kampanyaları tehlikeli hale gelmiştir. Bu yanlış politikayla buraya geldik. Müzakere döneminde bize toplumu memnum edici haberler veriyor. Ama, o gelişmelerin ardından ortaya çıkacak adımlara dikkatimizi çevirmeyi engellemek istiyorlar. Geldiğimiz noktada, PKK Türkiye ile müzakere sürdürüyor. Ve biz bu müzakerenin lehimize, hayırlı şekilde çıkacağını bekliyoruz. Bu zavallılıktır.”

Anayasadan Türk sözünün çıkıp, çıkmayacağının tartışıldığını belirten Baykal, birileri Türk sözü için dayatma denilmesini eleştirerek, “Bu millet haysiyet ve şeref için Anadolu’yu temizleyip, bağımsız devletini kurdu. Türkiye, o günden bu yana kalkınmış, uluslararası hukuku benimsemiş, demokrasiyi aksaklıklarına rağmen hayat tarzı olarak seçmiş, din ve siyaset ilişkisini doğru şekilde ortaya koymuştur. Irak, Suriye böyle değil. Türkiye kaynaşmış bir ülke iken, şimdi ayrışma söz konusudur. Ayrışma, Kürt halkının değil, PKK terör örgütünün ve arkasındaki ülkelerin isteğidir. PKK’nin silahla terörle bu amacına ulaşması mümkün değildir. Her yıl bin kişiyi kaybediyoruz. TSK’da intihar eden asker sayısı bile bu şehit sayısından fazladır. Köşeye sıkıştırma operasyonu ile karşı karşıyayız. İktidarı hevesleriyle köşeye sıkıştırdılar. Dışardaki ülkelerin baskısıyla sıkıştırdılar. Vatandaşlık tanımı yeni dönmemde Türk vatandaşlığını kaldırıyor. Devletin adı Türkiye Cumhuriyeti olacak, vatanımızın adı Türkiye olacak, ama Türk vatandaşı olamayacağız. Başbakan tek millet tek devlet diyor. Söylesene başbakan, o milletin adı ne?” diye tepki gösterdi.

Deniz Baykal sözlerini “Ezan’da, bayrakta, Cumhuriyet’de bir olacağız. Bir ve beraber olacağız. Etnik ayrıştırma içinde olmayacağız. Kalıcı olan Türk milletidir. Türk devletidir. Bu iktidarda gelir geçer. Türkiye nedeyse bir suç örgütü liderinden, uluslararası kahraman çıkartıyor” diye konuştu.

-”Terör sorunu siyasal sorun haline gelmiştir”-

Baykal, Türkiye’nin PKK’dan kaynaklanan terör olayını 2002 yılına kadar bir asayiş ve terör problemi olarak yaşadığını ifade ederek, 30 yılda 10 bin şehit verildiğini, 5 bin vatandaşın da öldürüldüğünü anımsattı.
Deniz Baykal, ”30 yıla aşkın süredir bu süreç yaşandı. Ama bu bir asayiş ve güvenlik problemiydi. Terör problemiydi. 2002’den itibaren yavaş yavaş nitelik değiştirmeye başladı. Bugün geldiğimiz noktada artık Türkiye terör ve asayiş, güvenlik sorunu ile karşı karşıya değildir. Asayiş ve terör sorunu 2002’den bu yana süreç içinde giderek nitelik değiştirmiştir. Güvenlik, asayiş sorunu olmaktan çıkmış, siyasal sorun haline dönüşmüştür” ifadesini kullandı.
Gelinen noktada ilk kez Türkiye’nin etnik ayrıştırmayla karşı karşıya kaldığını savunan Baykal, şunları söyledi:
”Bu talep Kürt kökenli insanlarımızın talebi değil, bir terör örgütünün talebidir. O terör örgütü uluslararası güçlerin himayesindedir. Şiddetle, terörle yıldırarak, korkutarak, iktidardakilerin yer yer çeşitli konularda desteğini alarak kendi amacına ulaşmaya çalışmaktadır. Silahla, terörle bu amaca ulaşması mümkün değildir. Hazreti Peygamber Veda Hutbesi’nde ‘Arap’ın Acem’e, Acem’in de Arap’a üstünlüğü yoktur’ diyor. Bu, üstünlük meselesinin ötesinde birlik tavsiyesidir. Birlik öneriyor. Biz de bir ve beraber olacağız. Bayrakta, ezanda birlik olacağız. Cumhuriyette birlik olacağız. Bayrak, ezan ve cumhuriyet bu üçlüyü sakın birbirine düşürmeyin. Yıllardır bayrak, ezan ve cumhuriyet kavgası yaptık. O kavga bitti artık. Herkes içine sindirecek Türkiye Cumhuriyeti o kutsal ay yıldızlı bayrağın etrafında bir aradadır. Herkes bunu böyle bilecek.”

 

AJANSLAR