Dolar 32,5724
Euro 34,9700
Altın 2.445,74
BİST 9.716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 16°C
Paz 18°C
Pts 18°C
Sal 18°C

BEKLENEN

08/02/2016 20:10
A+
A-

Altmış yedi yıllık ömrünün elli yılını, inandığı davaya ve mensubu olduğu Ülkücü harekete sadakatle geçirmiş bir dava adamı.

Tarihin bir deminde, sıradan bir nefer, ülkücü, hiçbir sıfatı olmayan bir dava adamı, Adana’dan Ankara’ya gelmiş bir üniversite öğrencisi.

Yükseköğrenimini tamamladıktan sonra, akademik hayatı tercih eden, asistanlık eğitimi sırasında, Ülkücü asistanlar derneği kurarak, inandığı davanın hedeflerine yürümesinde üzerine düşeni yapma gayreti.

Asistanlığı ve doktorasını tamamladığı yıllar süresince, ülküdaşları tarafından, Devlet hoca olarak anılmaya başlar.  Artık o Ülkücü hareketin Devlet hocasıdır.

İhtilalin acımasız ve vahşi yıllarında, ceza evlerindeki ülküdaşlarımızla ilgisi ve alakası, onun harekete sadakatinin ve ülküdaşlarına olan düşkünlüğünün en bariz örneklerinden birisiydi.

Ara rejim ardından demokrasiye geçişte ülkücülerin yeniden şaha kalkışının nişanesi olan “Milliyetçi Çalışma Partisi” “Muhafazakâr Partiden” nöbeti devraldığında, o Üniversitedeki görevini bırakarak, Türk dünyasının Başbuğu “Alparslan Türkeş’in” çağrısı (emri) üzerine aktif siyasete girer ve “MÇP’ye” katılır.

İlk kurultayda Genel Sekreter görevine getirilir. Ülkemizin her bölgesinden, her beldesinden gelen ülküdaşlarımızın ilgi ve alakaları, gittiği ve gezdiği yerlerdeki ülküdaşlarımızın sevgisiyle harman olmaya başlar ve Devlet ağabeyi olarak anılmaya başlar. Artık o Ülkücülerin devlet ağabeyidir.

Zaman ilerler ve her fani gibi Başbuğumuz hakka yürür.

Milliyetçi Hareket Partisi olağan üstü bir dönem yaşar. Ülkücü hareketin acısı büyük, yası büyüktür.

Başbuğlarını kaybetmiş Ülkücüler, kurultayda partilerine yeni bir Genel Başkan seçerler. Artık o Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanıdır.

MHP Genel Başkanlığı görevini yürütürken, Ülkücü hareketin temel değerleri, Ülkemizin meseleleri ve bunlarla alakalı çözümleri, Türk dünyasına bakışı, bölge politikaları ve dünyayı okumaları, bir Genel Başkandan daha farklı ve daha ileriydi.

Tarihin kendisine vermiş olduğu sorumluluğun farkında idi.

Oturduğu makamın, Bilge Kağanın, Sultan Alparslan’ın, Fatih Sultanın, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Başbuğ Türkeş’in makamı olduğunun bilincinde ve sorumluluğunda idi.

Bu bilinç ve sorumluluk ona Türk dünyasının liderliğini, liderlik makamını vermişti.

Bilgisi, bilgeliği, edebi, ufku ve aldığı sorumluluğun gereğini yerine getirme arzusu onun Türk dünyasının liderliğini sonuna kadar hak ettiğini gösteriyordu.

O sadece MHP genel başkanı değildi. Artık o Ülkücü hareketin ve Türk dünyasının lideriydi.

Küçük bir tedavi süreci ve istirahatinin ardından 8 Şubat günü, ülkücü hareketin kalbi, MHP genel merkezine, görevinin başına dönüşünde, ülküdaşları onu dualar eşliğinde karşıladılar.

Havanın soğukluğu bekleyenler için önemsizdi.

Çünkü beklenen;

Devlet hoca, Devlet bey, Devlet abi, Genel Başkan ve Liderdi.

İrfan Topçu
YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR