BU MU SİZİN YENİ TÜRKİYE’NİZ?

Sanki PKK teröri bitmiş gibi,

İktidar çeşitli yargı paketleri ve anayasal düzenlemeler yaparak,

“Açılım, çözüm, barış” diyerek kendisini kandırsa da,

Çekilmeyi bir yana bırakın,

Aman “çözüm sürecine zeval gelmesin” mantığıyla,

PKK her geçen gün memleketin,

Dört bir yanına kök salmaktadır.

*

Kimseyi kandırmayalım.

Güneydoğu’da ki “rutin yol kontrolleri” sonlandırılmış…

Kışlalardaki “teyakkuz hali” en alt seviyeye düşürülmüş…

Karakol inşaatları “durma noktasına” gelmiş…

Kaçakçılık güzergâhında “tarama faaliyetleri” son bulmuş…

Sınır nöbetleri “dostlar alışverişte görsün” şovuna dönüşmüş…

Dahası,

“Çatışma yaşanmıyor, analar ağlamıyor” diyerek,

Yukarıdan izin almadan “teröristle sıcak temasa”  bile girilemiyorsa…

Sende biliyorsun ki,

Bu senin Güneydoğu’daki hâkimiyetten,

Yavaş yavaş el çekmenin sonucudur.

*

Senin anlayacağın,

Müdafaayı rölantiye almışsan…

Kurşun sıkacağın yerde,  dişini sıkmaya başlamışsan…

Yol, kimlik, güvenlik kontrolünü PKK’ya bırakmışsan…

Egemenlik sahan olan devletin yollarını PKK’ya kazdırmışsan…

Namusun olan “Türk bayrağı” gönderden indirilirken seyretmeye koyulmuşsan…

Başta Başbakan yardımcın olmak üzere devletin Vali’lerine bebek katiline methiye dizdiriyorsan…

Elbette süreç yürür…

Hem de öyle bir yürür ki,

Bu sessizliğe sen bile şaşarsın.

*

Ama gerçekten “kalıcı bir çözüm” istiyorsan…

Bilesin ki,

Ne yaparsan yap,

Teröristin suskunluğu fırtına öncesi sessizliktir.

Neden mi?

Mesela;

Önceki gece müdahale edeyim istedin,

Sonuç ortada: 3 şehit, 8 yaralı.

Sözün özü;

“Bir aksilik olmasın” diye “göre göre dokunamıyorsan” teröriste,

Bunun adına süreç diyemezsin.

Yok, en küçük müdahalene anında karşılık veriyorsa katiller,

Buna da “barış” diyemezsin.

*

Sende biliyorsun ki,

İmralı mahkûmu kendine stratejik bir konum istiyor.

Kandil’deki terörist başı Bayık her gün devlete posta koyuyor.

Karayılan denen yılanın başı her dakika Türk milletine zehrini akıtıyor.

Eee…

Yalnız ve güzel ülkemin stratejik derinlikte kaybolan iktidarı,

Yani sen ne yapıyorsun?

Bizleri “değerli yalnızlık” saçmalığıyla baş başa bırakıp,

Tüm bu yaşananları görmezden gelmemizi istiyorsun.

İyi de kardeşim,

Nerede büyük devlet refleksi…

Ve nerede büyük devlet aklı?

Size göre büyük devlet olmak,

İktidarı protesto edenlere tazyikli su ve biber gazı sıkıp, onları copla köteklemek midir?

Bu mu sizin yeni Türkiye’niz?