ÇAKICI AĞIR KONUŞTU: “KENDİNE BÜROKRAT SEÇ KÖPEK SEÇME”

ÇAKICI AĞIR KONUŞTU: AÇIKLAMASIN DA…..

Alattin Çakıcı, “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’na Beştepe ve makamınıza saygılarımla arz ederim” üst başlığıyla yayınladığı mektubunda şunları söyledi: “Senin şahsına saygı duymuyorum. Ölünceye kadar da duymak zorunda değilim. Diktatörlerin tüm dünyadaki yaşamları hüsranla bitmiştir. Beştepe’deki külliyende kitaplıktaki diktatörleri yaşamlarını araştırmışsındır. Hüsranla bittiğini sen de biliyorsun. Günümüzde Saddam’ın, Esed’in, Hüsnü Mübarek’in, Kaddafi’nin sonlarının ne olduğunu gözlerinle müşahade ettin. Tarihteki diktatörlerin biyografilerini araştırmışsındır. Seninle tek ortak yanım daha evvel söylediğim gibi devletin bekasıdır.

KENDİNE KÖPEK SEÇME!

Tek devlet, tek bayrak, tek millet, tek dil, resmi dil Türkçedir. Bunun dışında hiçbir ortak noktamız yoktur. Daha evvel yattığım hiçbir cezaevinde ve hastanede kurdurttuğun kumpaslarda seni hayal kırıklığına uğrattım. Sana hep söyledim, Edirne’ye geldiğim ilk gündeki olayı çöz dedim. Yardım amaçlı bu cümleyi kullanmadım. Müfettiş gönder diye ama sükut ikrardandır. 31.05.2016’da hastaneye dümenden yatırıldım, yine tahrik edildim. Doktorların taburcu edildiğime dair ifadeyi kendi yanımda ekliyorum. İnsanlığından adamlığından utan. Şimdi hemen Edirne’ye baskı yaparsın. Kendine bürokratlar seç, köpek seçme. Devlet adamı olmanın gereği budur. Ama sivil kimliğinde köpek sevgisi ağır basıyor.”

KENDİ İSTEĞİMLE TABURCU OLMADIM

Çakıcı, mektubu ile birlikte hastanede düzenlenen raporu da yayınladı. Doktorun hazırladığı raporda muayenesi ve sağlık sorunları ile ilgili bilgiler yer alıyor. Çakıcı’yı muayene eden doktorun, Çakıcı’nın kendi rızası ile hastaneden taburcu edildiği ifade ediliyor. Ancak Çakıcı, raporun altına kendi el yazısı ile not düşüp, yaşadıklarını özetle anlattı ve şunları söyledi: “Ben kendi isteğimle taburcu olmak istemedim. Daha evvel Cumhuriyet Başsavcısı Muhammet Savran’ın 10 ana bilim dalı başkanından yatıramazsınız diye imza aldığını, savcılığın baskı yaptığını mahkemede doktor Levent Üçüncü söyledi.

SENDEN ŞEFAAT DİLEMEM

Yasal olmayan, anayasada olmayan şekilde aylardır beni ve avukatlarımı cihazlarla dinliyorlar. Bugün de beni dinleyenler geldi hastaneye. Hastanede de mi baskı olur. Avukatlarıma eziyet verdiler. Eğer kanser gibi bir hastalığım varsa Ali Haydar Ak bana Mustafa Kartal’ın yanında “kanser taraması yaptırma” dediği için özel geldim. Daha evvel de 21 günlük fizik tedavisini 1 günde ve 3 ayda yaptılar. Yine tahrik ettiler. Bana bakan doktorların hiçbir suçu yok. Sorumlusu Ali Haydar Ak ve Cumhuriyet Başsavcısı Muhammet Savran’dır. Her baskıda “bizde kabahat yok. Tayyip Erdoğan’ın emri ile” diyorlar. Sayın Rizeli Tayyip Efendi. Azrail olsan senden şefaat dilemem.”