Dolar 32,3109
Euro 35,0805
Altın 2.279,41
BİST 8.962,45
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Açık
İstanbul
20°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

CHP’LI ALTAY FIRARLARDAN HÜKÜMETI SORUMLU TUTTU

A+
A-

Koç Holding’e müfettiş gönderilmesine karşı çıkan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Mustafa Balbay’ın saksısındaki bir avuç toprağa tahammül edemeyen AK Parti, Bingöl’de tonlarca toprağı nasıl görmedi, bu da merak konusudur.” dedi.

Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinin cezaevlerindeki çiçek bahçesi, AK Parti tarafından sulanmaktadır” dedi.

TBMM düzenlediği basın toplantısına, “AK Parti toplumsal muhalefeti baskı altına almak için yargı ve denetim terörünü her geçen gün artırarak sürdürüyor. Koç Holding’e 200 müfettiş ile yapılan denetim tacizi kabul edilebilir ve edepli değildir” ifadeleri ile başlayan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, yargının daha vahim bir hal aldığını söyleyerek, “Ankara’da yeni eğitim sistemini protesto etmek isteyen insanların polisle yaşadığı üzücü olaylar sonrasında, 12 Eylül’ü aratmayacak şekilde 502 kişi hakkında soruşturma başlatıldı. Bu soruşturmada savcılığın polisin ölçülü gaz ve su kullandığını tespit etmesi çok garip bir olaydır. Sayın Savcı’ya sesleniyorum, gazın ve suyun ölçülürlüğünü tespit edecek cihazdan milletvekillerine de, meclise de birkaç tane göndersin. Savcılık 19 CHP’li, 4 BDP’li milletvekili hakkında da soruşturma başlattı. Artık milletvekillerinin vatandaşla bir araya gelmesi bile sorun hale geliyor” diye konuştu.

Bingöl Cezaevi’nde yaşananları ibret verici olarak değerlendiren Engin Altay, “Cezaevi rezaletinde bir infaz koruma memuru kurban seçilmiştir. Cezaevi Müdürü’nün PKK’lılardan korktuğunu açıklayan memur Kastamonu’ya sürgün edilmiştir. Daha önce de Dolma Bahçe Camisi Müezzininin gerçekleri söylediği için, karısı kanser tedavisi gördüğü halde sürülmesi, hükümetin ne kadar ucuz işlerle meşgul olduğunun bir ölçüsüdür. Mustafa Balbay’ın saksısındaki bir avuç toprağa tahammül edemeyen AK Parti, Bingöl’de tonlarca toprağı nasıl görmedi, bu da merak konusudur. Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinin cezaevlerindeki çiçek bahçesi AK Parti tarafından sulanmaktadır” şeklinde konuştu.

Cezaevinde kaçan PKK’lıların yakalanmalarıyla ilgili sorulara cevap veren Altay, “Yakalanmamaları çok garip olurdu. 18 kişiden bahsediyoruz, toplu bir kaçış var. Toplu kaçışlarda kamufle olmak kolay değildir. Vahim olan, infaz koruma memuru ‘burasını PKK yönetiyor’ diyor. Bu bir zaaftır, bu devletin bekası ve büyüklüğü açısından daha vahim bir durumdur. Bu çağda, bu teknolojide aylarca tünel kazacak ve kimsenin haberi olmayacak; mümkün değildir.

Mutlaka cezaevi yöneticilerinin ya da kimi devlet yöneticilerinin haberi vardır diye düşünüyoruz. Kamufle olması konusunda onlar bir basiretsiz örneği göstermiş olabilirler ama burada her şey akla geliyor. Bu çok değişik bir manzara. ‘Biz istersek senin cezaevinin de altını üstüne getiririz’ mesajı verildi. Böyle bir firar olayının Bingöl’de olması devletin işleyişi ile ilgili akla her şeyi getirir. Devlet müfettiş yollayacaksa buralara müfettiş yollasın. Koç Holdingle uğraşmak yerine devlet bu işlerle uğraşsın” açıklamasında bulundu.

Ertuğrul Günay’ın tüm siyasi kesimlere yaptığı sağduyu çağrısı ile ilgili sorulara cevap veren Altay, “Türkiye’yi bu gergin ortama biz getirmedik. İçinde bulunduğumuz ortam gergin ve toplumun tümünü endişeye sevk eden bir durumdur. Sayın Günay’ın mensubu olduğu partinin Genel Başkanı ve düne kadar Sayın Günay’ın içinde olduğu hükümetin uygulamaları Türkiye’yi bu hale getirmiştir. Bir milletvekilinin parlamentoda sağduyu çağrısı yapması gereği duyması bile durumun hangi noktaya geldiği bakımından güzel bir örnektir. Eğer sağduyuya, makuliyete çağrılacak birileri, bir kesim varsa çok uzaklara gitmeye gerek yok. Recep Tayyip Erdoğan’ı sağduyuya çağırmak ve makul bir noktaya gelmesi Türkiye’de yaşanan bir çok gerginliği kendiliğinden ortadan kaldırır” ifadelerini kullandı.

Toplumsal olaylarda kullanılan biber gazı ile ilgili konuşan Altay, “Kimi doktorların ve bilim adamlarının açıklamaları var. Bilimsel bir rapor henüz görmedim. Tabi ki Suriye’de kullanılan Sarin gazı ile mukayese etmiyoruz ama bilimsel olarak ikisi de kimyasal silahtır. Etkileri ve sonuçları farklı olmakla birlikte Suriye’de gaz kullananlarla AK Parti hükümeti arasında bence hiçbir fark yoktur” dedi.

İHA