DAVUTOĞLU MİLLİYETCİ OLUVERDİ

Çözüm süreci adı altında PKK ile müzakerelerini sürdüren AKP hükümeti, eriyen itibarını ve oylarını koruyabilmek için sahte milliyetçilik yapmaya başladı.Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP’nin hem milli hem evrensel bir hareket olduğunu belirterek, “Orta Anadolu’da, Batı Anadolu’da milli birlik nutukları atmak, Türkiye’nin milli birliğini teminat altına almaz. Türkiye’nin her yerinde al bayrağı dalgalandırmayan hiç kimse, milli birlik iddiasında bulunamaz” dedi

AKP 23. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı, Güral Afyon Otel’de başladı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Davutoğlu, Gandi ve Martin Luter King’in kararlı duruşlarının tarihte derin bir iz bıraktığını belirterek, “Martin Luter King olmasaydı Obama şu anda ABD’nin Başkanı olamazdı. Biz AKP, yürüyüşlerin neferleriyiz. Hz. İbrahim’den Mandela’ya kadar bütün kahramanları unutmayarak davamıza devam edeceğiz. Bu kadroların içinden insanlık onuruna ihanet eden çıkmayacaktır. AKP, konjonktürel şartlarda kurulan bir parti değildir. AKP konjonktürel şartlarda krize girecek bir parti olmayacaktır. Türkiye’de yıkıcı her siyasi akımın karşısında biz tamir edici olacağız. Bizim hareketimiz bir restorasyon, inşa, ihya hareketidir. Yürüyüşlerin mirasını devralmış olan partidir. Bizim savunduğumuz idealler nedir. İnsandır.

İnsan söz konusu olduğunda onun değerine sonuna kadar sahip çıkarız. Biz mekanın da zamanın da insanın da hakkını vermek üzere yol çıktık. AK Parti hareketi milli, yerli, özgün bir harekettir ama dünyanın her yerine mesaj ulaştırabilecek evrensel nitelikli bir harekettir. Milli olan ve evrenseli birleştiren hareketlerden biri olacaktır hareketimiz. AKP hem milli hem evrensel bir harekettir. AKP yeni bir inşa sürecinde herhangi bir parti olmadığını sıradan bir hareket olmadığını göstermiştir. Davos’ta bizi eleştirenleri dinlemedik, biz tarihin sesini, insanlığın sesini dinleyeceğiz. Ama tarihi realiteyi de hiçbir zaman göz ardı etmeyeceğiz. Beklediler ki AK Parti türbülansa girsin ama hiç bir zaman istedikleri olmadı. AKP’nin fertleri birbirleri ile ihtilaf içinde siyasi ikbal peşinde koşsunlar diye beklediler ama olmadı” dedi.

Cumhurbaşkanlığı makamının milli iradeyi savunan AKP kadrolarının içinden biriyle temsil edilmesi üzerine AKP’ye kapatma davası açıldığına dikkat çeken Davutoğlu, “Ne yaptılar geçmiş dönemlerde. Önce kurucu genel başkanımızı siyaseten yasakladılar. Lideri siyasetten yasaklı olan bir hareket Türkiye’de çok üstün bir başarı ile Parlamento’da hakim parti oldu. 2004-05 yıllarında adından başka hiçbir şekliyle cumhuriyeti anlatmayan Cumhuriyet mitingleri ile demokrasiye set çekmeye kalktılar. 2007’de -e muhtıra ki muhtıraların sonuncusudur. Bundan sonra hiç kimse muhtıra veremeyecek. Ama bunların karşısında kaya gibi duran bir iktidar vardı. Yeni Anayasa yapma tartışmaları yürürken bu çabalar içindeyken kapatma davası açıldı. Kökünden kurutalım dediler. Halbuki bre gafiller, kökü millet olanın kurutulması mümkün mü? Menderes’i astınız, durdurabildiniz mi? Durduramazsınız! Hangi güç bizi durdurabilir. Bu topraklarda Horasan Erenleri olarak gelenlerin yolundan yürüyoruz” diye konuştu.

Davos’taki onurlu duruşu cezalandırmak için uluslararası güçlerin devreye girdiğini kaydeden Davutoğlu, “Partimiz kapatılamayınca bu sefer uluslararası alanda büyük kampanyalar yürütüldü. Davos’taki onurlu duruşumuzu cezalandırmak için eksen kayıyor dediler. Uluslararası teröre destek veriyor iddiasıydı son olarak. Baktılar ki bürokratik vesayet üzerinden durdurulamıyor. Bu sefer 2013’te Gezi olayları ile sokağı şiddetle hareketlendirerek, bize karşı olan kim varsa onların toplantı ve gösteri yapma özgürlüğünün de savunucusu biziz ama Gezi olayları bahane edilerek başlatılan gösterilerde şiddetin her türlüsü uygulandı, toplumsal tahrikin her türlüsü uygulandı. Türkiye Mısır gibi toplumsal bir kaosun içine sokulsun istendi. Uluslararası güçler harekete geçti ama sonuç alamadılar. Seküler görünümlü olaylarla beklediğini alamayanlar daha dindar 17 – 25 Aralık gibi girişimleri devreye soktular. Ona da direndik. Millet sandıkta bunlara cevabını verdi. Küçük fireler dışında hareketimiz sıyrıldı” şeklinde konuştu.

Davutoğlu, CHP’den istifa eden Emine Ülke Tarhan’ın istifa dilekçesine altına imzasını attığını belirterek, “İktidar umudu olmayan, sorumsuz çağrıları olan parti diye bir CHP’li eleştiride bulunuyor” dedi.

HDP’nin sokak çağrısını da değerlendiren Davutoğlu, “HDP, çözüm sürecini sabote etmek için gencecik çocukları sokağa sürdü. Dün kendilerine söyledim toplantı ve yürüyüş hakkına saygılıyız ancak şiddet ve kaosa kesinlikle izin vermeyiz. Türkiye’nin her yerinde Türk bayrağını dalgalandıramayanlar milli birlikten bahsedemezler. AK Parti paralel devlet anlayışını tarihin çöplüğünde atacaktır” dedi