Dolar 32,5532
Euro 34,9466
Altın 2.422,65
BİST 9.722,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Az Bulutlu
İstanbul
22°C
Az Bulutlu
Per 21°C
Cum 19°C
Cts 18°C
Paz 19°C

DESTİCİ: SALDIRANGANLARIN ARKASINDAKİ GÜÇ ORTAYA ÇIKARILMALI

DESTİCİ: SALDIRANGANLARIN ARKASINDAKİ GÜÇ ORTAYA ÇIKARILMALI
06/10/2015 18:00
A+
A-

BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, gazetecilere yönelik baskının sona ermesini ve saldırıların engellenmesini istedi. Ahmet Hakan’a yönelik saldırıyı kınayan Destici, “Bunun arkasındaki gücün, planlayanların mutlaka çıkartılması lazım ki bundan sonra hiç kimse bir gazeteciye, hakaret etme ya da fiile bir saldırıda bulunma cesaretini kendinde göremesin” dedi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin Gaziantep milletvekili adayları ile birlikte Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret etti. Ziyarette Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Ay’dan bilgi alan Mustafa Destici, yerel medyanın ulusal basına göre ilkeli yayın yaptığını savundu. Bütün basın kuruluşlarının tarafsız ve objektif davranması gerektiğini isteyen Destici, tarafgir yayıncılık anlayışının son bulmasını istedi.

Gazetecilere yapılan saldırıları kınadıklarını ve takipçisi olacaklarını da vurgulayan Destici şöyle konuştu:

“Gazetecilerin yazılarını beğenmeyebilirsiniz, düşüncelerini onaylamayabilirsiniz ama bu size onlara saldırma, onlara hakaret etme ya da fiili müdahalede bulunma hakkını hiçbir zaman vermez. Özellikle bu fiili müdahalelerin şu anda savcılık tutanaklarında nasıl yapıldığını öğrenince daha da hayret verici bir durumla karşı karşıyayız. Yani, bir organize iş olduğu örgütlü bir iş olduğu ortaya çıkınca, gerçekten ülkemizin demokrasisi açısından, içinde bulunduğumuz şartlar açısından ne kadar kötü, feci kabul edilemez bir durum olduğunu da görmüş olduk. Ben ilk gün bu hadiseler yaşandığında sadece saldırganların değil arkasındaki güçlerin de bulunup, çıkartılmasını beklediğimizi ve takipçisi olacağımızı söylemiştim. Bugün neticesine baktığımızda o fotoğrafla sınırlı olmadığını düşünüyorum. Arkasındaki gücün, planlayanların mutlaka o arkadaki büyük fotoğrafın mutlaka çıkartılması lazım ki, bundan sonra hiç kimse bir gazeteciye, hakaret etme ya da fiile bir saldırıda bulunma cesaretini kendinde göremesin.”

Bazı basın organlarının basın ahlak yayın ilkelerinden uzaklaştığını ve hiçe saydığını gördüklerini söyleyen Destici, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Basın ahlak yayın ilkelerinden maalesef bazı basın organlarımız ve bu basında çalışanların uzaklaşmış olduğunu görüyoruz. Basın ahlak yayın ilkelerini hiçe saydığını görüyoruz. Biz siyasi tarafgirlik içerisinde bir milletvekilinin söylemeyeceği sözleri, bir partinin taraftarı olarak söylediğini müsaade ediyoruz ya da bir partinin temsilcisi ya da milletvekili yani milletvekili görevini yapmıyor, partideki görevini yapmıyor, adam her gün televizyonda. Her gün bir televizyon sunucusu gibi, programcısı gibi haftalık düzenli konuk ve bütün Türkiye siyasetini de o yorumluyor. Basını da o şekillendiriyor. Halkımız da basını o kişilerden ibaret sanıyor. Halbuki milletvekili, milletvekilliğini yapacak. Partili, partilisini yapacak, siyasetçi siyasetini yapacak, işadamı işadamlığını yapacak, basın da basın görevini yapacak. Elbette ki siyasetçiler televizyona çıkıp, fikirlerini söyleyecek, ama bir konuk adabı içerisinde, bir konuk edebi içerisinde diğer siyasi partilere de saygı göstererek. Basın kuruluşlarına, basın çalışanlarına da saygı göstererek bunu yapması lazım, ama baktığınız zaman genel ahlak kurallarını da hiçe sayan, basın ahlak yayın ilkelerini de hiçe sayan tamamen iftira, yalan ne varsa bunlar söylenerek, siyaset şekillendirilmeye çalışılıyor, yönlendirilmeye çalışılıyor. Bundan Türkiye’nin kurtulması lazım.”