FİTNE-MÜNAFIKLIK VE MHP NİN “TAKOZLARI”

58 Yaşındayım… Bu yaşıma kadar onlarca seçim, onlarca siyasi yarışmaya şahit oldum. Türk siyasetinin kendi özelinin barındırdığı bir çok çirkeflik, kahpelik, kalleşliklerin yanında özellikle MHP üzerinde içeriden ve dışarıdan yapılan yüzlerce kalleşliklere, kahpeliklere, ihanetlerin de tanığı oldum.
Ödevli ve görevliler arasında yaşanan çekişmeler, muarızlıkların yanında, aday beğenmeme, benim adayım olmadı kavga ve kaygılarına, Hariçten tezgahlanan oyunlara gönüllü ya da iyi niyetinin kurbanı olarak içimizden katkı sağlayan, bu tezgahlara malzeme taşıyan bir çok “yol arkadaşımızın” hallerine yandığımız çok garabet günler yaşadık.
Bunların arasında asla unutmayacağımız tarihler vardır….
1991 İttifak seçimleri sonrası 19 milletvekili ile TBMM ye girdiğimizde bir tezgaha meze olan bir kısım arkadaşlarımızın Partiyi parçalayıp BBP ni kurdukları tarih bu tarihlerin en önemlisidir. Başbuğumuz bu yolun yolcularını asla affetmemiş asla hakkını helal etmemiştir ki Bizim etmemiz de mümkün değildir.Çünkü o hareket o günlerde yapılmamış olsaydı, ilk seçimlerde MHP en az % 15 oy alarak Türkiye siyasetinde çok önemli roller üstlenecekti.
4 Aralık 1995 seçimleri de en azından bu tarih kadar önemlidir. DYP kanadının teklifi ile başlatılan “Seçim İttifakı” görüşmeleri günlerce sürmüş hemen her konuda mutabakat sağlanmış, ancak MHP ve Türk milliyetçiliği düşmanlarının “ÇOMAK SOKMALARI” sonucu ittifak DYP lideri Tansu Çiller tarafından bozulmuş ve seçim boyunca MHP nin “Baraj altında kalması” için ellerinden geleni yapmışlardır.Nihayetinde %8.3 oy alarak baraja takılmış ve Cennet mekan Başbuğumuzun vaki ömründe bütün çabaları heba edilmiştir.Nihayetinde Türkeş li son seçim olarak o işe vesile olanları asla affetmemiş hakkını helal etmemiştir. Bizim etmemiz de mümkün değildir.
Arada akıl dışı saldırı ve kumpaslara maruz kalan MHP nihayetinde 1 Kasım seçimlerine geldiğinde, MHP yi baraj altında bırakmak adına ellerinden geleni arkalarına koymayanlara rağmen MHP % 12 oy alarak bu kahpeliklerin alayını bertaraf etmiş TBMM de ve Türk siyasetindeki Şerefli varlığını korumuştur.
Bu seçim sürecinde, elini taşın altına koymayan, 1991 fitnesinin % 1 lik oy oranlarına rağmen en büyük rakip olarak MHP yi görenler, Paradigma değişimciler, Liberal sağ, ve sol ittifakı, Perinçekçiler, Tarihin çöplüğüne atılmış eski merkez sağ partilerin müttefikleri, AKP nin 10 yıllık “KOALİSYON ORTAĞI” ve bütün garabet icraatların ortağı cemaatçiler, AKP nin iç dinamiklerinden dışarıda bırakılan siyaset cambazları bir araya gelmiş MHP yi yeniden “DİZAYN ETME” derdine düşmüşlerdir. Kendilerini “SURET-İ HAKTAN” göstermek için yalana, iftiraya, hakarete ve her türlü algı operasyonuna başvuran bu garabet yapı, yıllardır iktidara özlemiyle yanıp tutuşan MHP ve ülkücü hareket mensuplarını “İÇİ BOŞ, KARŞILIĞI OLMAYAN, İLKE VE ÜLKÜSÜNDEN BUDANMIŞ” bir iktidar sözüyle tabanımızı germeye, provoke etmeye ve nasıl ve ne şekilde topladıkları bilinen imzalarla “OLAĞANÜSTÜ KURULTAY” talep edenler, 9 Ocak 2016 tarihinde MHP MYK sının aldığı karara rağmen işi mahkemeye taşımışlar, üst mahkemenin kararını bekemeden Kurultay tarihi belirleyip delegasyona davetiye çıkarmışlardır.
Hukuk onların lehine karar verdiğinde hukuk olurken, nihai kararı “tanımayacaklarını söyleyen” bu garabet yapının tek amacı “BÜYÜK BİR KAVGADAN” başka bir şey değildir.
Çünkü dertleri MHP nin bekası, Ülkücü Hareketin geleceği değildir.
Rauf AYDEMİR
27 Nisan 2016-Ankara