Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 23°C
Sal 24°C
Çar 21°C

GEBE KALMAK İSTEYEN HAREKET ETSİN

GEBE KALMAK İSTEYEN HAREKET ETSİN
21/07/2015 17:54
A+
A-

Üreme Sağlığı ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Hakan Özörnek, tüp bebek tedavisinde fazla istirahat eden anne adayının gebe kalmasının daha zor olduğunu söyledi. Anne adayları transfer edilen embriyonun ‘geri düşmesi’ kaygısı nedeniyle hareket etmekten çekindiklerini vurgulayan Özörnek, “Ancak bilimsel yayınların sonuçları embriyo transferi sonrası yatak istirahatinin yararını gösterememektedir. Hatta 24 saat gibi uzun yatak istirahatinin araştırıldığı çalışmalarda gebelik oranlarının azaldığı bile gösterilmiştir. Bunun nedeni muhtemelen bu kadar uzun süreli yatak istirahatinin anne adayı üzerinde yarattığı strestir.” dedi.

Üreme Sağlığı ve Tüp Bebek Uzmanı Op.Dr. Hakan Özörnek, tüp bebek tedavisi ile değerlendirmelerde bulundu. Tüp bebek tedavisinde yumurtaların olgunlaşması, arzu edilen sayıda yumurta gelişmesi, yumurtanın spermle birleştirilmesi, döllenen yumurtaların embriyo oluşturması ve son olarak da embriyonun anne rahmine nakli işlemleri gerçekleştirildiğini belirten Özörnek, “Yumurtaların toplanması ve embriyoların transfer edileceği aşamalar da dahi anne adayının hastanede kalmasına gerek yoktur. Yumurta toplama ve embryo transferi aşamasından sonra anne adayı, merkezde birkaç saat dinlendirilir ve ardından evine gidebilir.” diye konuştu.

Tüp bebek tedavisinde yumurtalıkların uyarılması için çeşitli ilaçların kullanıldığını kaydeden Özörnek, “Bu kullanılan ilaçlar ve gerçekleştirilen aşamalar sadece yumurta hücresinin ve sperm hücresinin birleşmesi içindir. Bu aşamadan sonra ise döllenme ardından embriyolar anne adayının rahmine transfer edilir.Tüp bebek tedavisi ile dünyaya gelecek olan bebeklerin, gebelik sağlandıktan sonraki aşamaları normal gebeliklerden farklı değildir. Normal gebelikler gibi yaşanan hamilelik süreci, normal gebelikler gibi sonlanır. Bundan dolayı da tüp bebek ve normal gebelikler arasında belirgin bir fark yoktur. Gebelik oluşum sürecinden sonra her iki gebelik de aynıdır.” ifadelerini kullandı.

Tüp bebek tedavisinin ilk uygulanmaya başladığı yıllardan bugüne anne adaylarının en sık merak ettiği konuların başında embriyo transferi sonrası ne kadar süre istirahat etmek gerektiğinin geldiğini vurgulayan Özörnek, şu bilgileri paylaştı: “Anne adayları transfer edilen embriyonun ‘geri düşmesi’ kaygısı nedeniyle hareket etmekten çekinmektedirler. Ancak bilimsel yayınların sonuçları embriyo transferi sonrası yatak istirahatinin yararını gösterememektedir. Hatta 24 saat gibi uzun yatak istirahatinin araştırıldığı çalışmalarda gebelik oranlarının azaldığı bile gösterilmiştir. Bunun nedeni muhtemelen bu kadar uzun süreli yatak istirahatinin anne adayı üzerinde yarattığı strestir. Bir saatten kısa süreli yatak istirahati hakkındaki araştırmalar ise gebelik oranlarını olumlu ya da olumsuz etkilememektedir.

Bu nedenle embriyo transferi sonrası anne adaylarının yatak istirahatine alınmalarının bilimsel altyapısı bulunmamaktadır. Ancak hemen hemen tüm tüp bebek merkezleri anne adaylarının kaygısını göz önünde alarak embriyo transferi sonrası bir süre yatak istirahati uygulamaktadır. Bilinmelidir ki, rahim içi zarı (endometrium) bir boşluk değildir ve rahim duvarları birbirine değen yapılardır. Embriyonun rahim içi zarına (endometrium) tutunması ise fiziksel değil biyolojik bir olaydır. En önemlisi de tedavi dışında, kendiliğinden oluşan hamileliklerin birçoğunda anne adayları gebeliklerini erken dönemde fark etmemektedirler ve sosyal hayatlarına aynı şekilde devam etmektedirler. Yani gebelik oluşması için sosyal yaşantıda kısıtlama gerekmediği açıktır.”

EMBRİYO TRANSFERİ SONRASI SPOR YAPILABİLİR Mİ?

Her kişinin fiziksel performansı farklı olacağı için hangi hastaya ne kadar sporun, nasıl etki edeceğini belirlemenin çok zor olduğunu ifade eden Özörnek şunları söyledi: “Bu nedenle spor yapmanın embriyo tutunmasına katkı ya da zararı olacağı konusunda çok güvenilir çalışmalar mevcut değildir. Ancak yapılan gözlemsel çalışmalar yoğun fiziksel aktivasyonlar tüp bebek başarısını olumsuz etkileyebilir düşüncesini desteklemektedir. Yoğun spor yapmanın başarı üzerine olumsuz sonuçları embriyo üzerine fiziksel etkiler dışında, vücudun sıcaklığının artması ya da rahime giden kan dolaşımının azalması gibi dolaylı etkilerle de olabilmektedir. Ancak şunu tekrarlamak gerekir ki anne adayının günlük aktivasyonları, 30 dakikalık düz yürüyüşleri ve hafif tempoda yüzmesi tüp bebek tedavisine olumsuz etki yapmayacaktır.”