İHSANOĞLU: BAŞKALARI GİBİ KAÇACAK DELİK ARAMIYORUM

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, “haberleşme hürriyetini ve sandık güvenliğini tehdit eden o şişko kedilerin, o karanlık ellerin ortaya çıkmaya başladığını” ifade ederek, sandık güvenliği konusunda görev alacaklardan uyanık olmalarını istedi.

İhsanoğlu, Botanik Park’ta, CHP Bakırköy İlçe yönetimi sandık görevlileri eğitimi programına katıldıktan sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

Bir gazetecinin, “İçişleri Bakanlığı’nın, Emniyet Genel Müdürlüğü kanalıyla il emniyet müdürlerini şifahen Cihan Haber Ajansı’nın ilçe seçim kurullarına yaklaştırılmaması yönünde uyardığı yönünde haberler var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusuna İhsanoğlu, böyle bir iddianın, demokrasinin, insan hakları anlayışının ve Türkiye’nin medeni ülkeler seviyesinde oluşunun altına atılan bir dinamit olduğunu söyledi.

“Buna inanmıyorum, bunun doğru olduğuna inanmak istemiyorum” diyen İhsanoğlu, bir basın ajansının haberleşme özgürlüğünü, hürriyetini önlemenin, kesmenin, faşist, diktatöryel bir tavır olduğunu ifade etti.

İddia gerçekçe sorumluların mahkemelerde hesap vermesi gerektiğini dile getiren İhsanoğlu, şunları kaydetti:

“Bütün dünyaya teşhir edeceğiz. Sakın kimse basın ve seçim hürriyetini engellemesin. Zaten yapılan bir eşitsizlik, adaletsizlik, haksızlık, kamu kaynaklarını kullanmak, bunlar ayyuka çıktı. AGİT raporlarında, Avrupa raporlarında. Şimdi Amerikan Kongresi’nde de bu meseleler görüşülüyor. Türkiye nereye götürülüyor arkadaşlar. Türkiye’nin, üçüncü dünyaya geri dönmesi projesi mi var? Bizim projemiz milli proje. Bizim projemiz demokrasi projesi. Bizim projemiz ileri gitme projesi. Daha çok hak ve hürriyet tanımak, daha çok insan hakları. Bu sözü ben kabul etmek istemiyorum, bunu reddediyorum. Böyle bir şey yapıldıysa biz bunun takipçisi olacağız. Yüksek Seçim Kurulu’nun da (YSK) müdahale etmesini istiyorum. O arkadaşların, YSK’ya müracaat etmesini istiyorum.”

– Seçim güvenliği

“Seçim güvenliğine ilişkin en büyük endişeniz nedir” yönündeki soruya İhsanoğlu, seçim sandığı güvenliği konusunda en büyük tedirginliklerinin güvensizlik olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu, baştan beri sürecin adil olmadığını ifade ederek, şöyle konuştu:

“Hatta, başka bir adayın ortaya çıkma fikrinin kabul edilmediğini, yani bu seçimlerin bir tek kişi için final olarak ayarlandığını, kanunlar, mevzuat o şekilde yapıldı 30 günde. 30 günde bütün hikaye başbakan koltuğundan Çankaya koltuğuna taşınmak. Dünyanın neresinde görülmüş, 76 milyonluk bir ülkede, 81 vilayetin bulunduğu ülkede 30 günde seçim kampanyası ve vatandaştan ancak 9 bin lira alabilirsiniz. Bir tarafta siz etrafınızdaki iş adamlarından milyonlarca alıyorsunuz, devletin bütün imkanlarını kullanıyorsunuz, trenlerin açılışını yapıyorsunuz, bunları seçim kampanyası faturasına yazıyorsunuz. Bir taraftan da karşınızdakilerin para toplamasını engelliyorsunuz. Bu 30 günde. Bir de şimdi haberleşme hürriyetini ve sandık güvenliğini tehdit eden o şişko kediler, o karanlık eller ortaya çıkmaya başladı. Biz bunu Soma’da gözlerimizle gördük, kul dinledik vatandaşlarımızdan. Onun için biz vatandaşlarımızla gönüldaşlarımızla bu sandık güvenliği ile ilgili bütün Türkiye sathında bulunan kardeşlerimize uyanık olmalarını tavsiye ediyoruz. Bütün Türkiye, 76 milyon bunu takip ediyor. Bütün dünya bunu takip ediyor, AGİT takip ediyor, Avrupa takip ediyor, Amerika takip ediyor. Bu sefer yanılacaklar, bu sefer yapamayacaklar. Çünkü millet karşılarında duracak.”

– “Kaçacak delik aramıyorum”

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, “Kaybederseniz, bundan sonraki hayatınızı Türkiye’de mi geçireceksiniz. Siyaseti düşünürseniz hangi partide siyasette katılmak istersiniz?” sorusunu hiç partinin üyesi olmadığını ifade ederek yanıtladı.

Hayatını Türkiye’de idame ettirdiğini belirten İhsanoğlu, “Başkaları gibi kaçacak delik aramıyorum” dedi.

İhsanoğlu, “Cumhurbaşkanı seçildiğinizde Meclis’ten önünüze gelen bütün evrakları onaylayacak mısınız? Yoksa inceleyecek misiniz?” sorusu üzerine inceleme yapacağını söyledi.

“Orası ne otomatik noter ne de otomatik veto yeridir” diyen İhsanoğlu, ülkenin menfaatlerini gerektiren, kamuoyunun hassasiyetini gözeten ve devletin, milletin yüce çıkarlarını koruyan bir anlayış içerisinde Anayasa’ya uygun bir şekilde olacağını bildirdi.

Ekmeleddin İhsanoğlu, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde ilk icraatının ne olacağı yönündeki soruya, şu karşılığı verdi:

“İlk icraat şunu şuraya alıp, şunu şuraya koymak değil. Bu bir kurumdur, cumhurbaşkanlığı. Önünde programları, zaman cetveli var. Bunlar elbette yürüyecekt. Devlette keyfilik olmaz. Esas hedef nedir cumhurbaşkanlığında? Ben şahsen ülkede huzuru sağlamak, ikiliği, kutuplaşmayı, zıtlaşmayı, bu cepheleşmeyi ortadan kaldırmak istiyorum. Hukukun üstünlüğünü sağlamak. Bunlar bir günlük yazı yazmakla kararname imzalamakla bir açıklama yapmakla olmaz. Bunlar sabırla serinkanlılıkla yapılacak şeyler. Bunlar uzun vadeli şeylerdir. Bir de tabi perişan olan dış politikamız. Türkiye hiç bir zaman bu hale düşmemiştir. Cumhuriyet tarihinde bugünkü düştüğümüz durum hiç bir zaman olmamıştır. Türkiye’yi bu sıkıntılardan kurtarmak, bu acemiliklerden kurtarmak, bu beceriksizliklerden kurtarmak yapılacak başlıca işlerdir.”

aa