Dolar 32,5470
Euro 34,7468
Altın 2.495,43
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 16°C
Az Bulutlu
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Cum 15°C
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 20°C

Kaset komplosu için ilk adım 2008’de atılmış

Kaset komplosu için ilk adım 2008’de atılmış
28/09/2017 18:17
A+
A-

Kaset komplosu için ilk adım 2008’de atılmış

Eski CHP Genel Başkanı Baykal ile bazı eski MHP’li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internetten yayımlanmasıyla ilgili hazırlanan iddianameye göre şüpheliler, kayıt cihazlarını yerleştirmek için 28 Ağustos 2008’de harekete geçti.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile bazı eski MHP’li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internetten yayımlanmasıyla ilgili hazırlanan iddianamede, Baykal’ın, ses ve görüntü kaydı yapmak amacıyla iki yıl teknik ve fiziki takibe alındığı kaydedildi.

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 171 şüpheli hakkında 8 ayrı suçtan hazırlanan iddianamede, müştekilerin özel hayatlarına ilişkin görüntü alan şüpheli polislerin eylemlerine yer verildi.

Bu kapsamda, Baykal’ı hedef seçen şüpheliler, Baykal’ın Ankara’daki konutuna böcek tabir edilen ses ve görüntü aktarmaya yarayan cihaz yerleştirmek için 28 Ağustos 2008’de hazırlık yapmaya başladı.

Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli şüpheliler Kaan Özyiğit, Özgür Türker, Mustafa Koparan, Selim Yasdıbaş ve Rüstem Atik, çilingir yardımıyla Baykal’ın evine girdi.

Bu çalışma sırasında çevre kontrolü yapan istihbarat görevlileri, sitenin güvenlik görevlilerinin binaya yaklaşmaları üzerine evdeki polisleri uyararak yakalanmamalarını sağladı. Çalışma sonunda şüpheliller, Baykal’a ait adrese görüntü ve ses aktarma cihazı yerleştirdi.

Elde edilen özel görüntüler, örgütsel amaç için kullanılmak üzere şüpheli Cevheri Güven’e verildi. Güven de görüntüleri yayınlaması için internethaber.com sitesi yöneticileri Süleyman ve Abdülbaki Özışık’a ulaştırdı ancak bu yöneticiler görüntüleri yayınlamayı reddetti.

Bunun üzerine habervaktim.com isimli sitesinin ihbar hattına gönderilen görüntüler, bu sitenin yazarı şüpheli Yener Dönmez’in katkılarıyla yayınlandı.

Öte yandan aynı şüpheli polisler, Baykal ile görüntüleri olduğu iddia edilen N.B’nin ikametgahına farklı tarihlerde 5 kez girerek eve ses ve görüntü cihazlarını yerleştirdi.

Şüpheli polislerin cep telefonlarının suç tarihlerinde N.B’nin evinin yakınındaki baz istasyonunda sinyal verdiği tespit edildi.

Hırsız diye yakalandılar

Şüphelilerin, iş adamı Yusuf Ziya Yağmur’un iş yerine 08-09 Temmuz ile 22-23 Temmuz 2008’de teknik çalışma yapmak için girdikleri belirlendi.

Şüpheli polislerin ikinci kez girişlerinde hırsızlık ihbarı üzerine asayiş ekiplerince yakalandıkları, buna rağmen aynı işlemi yapmaya devam ettikleri kaydedildi.

Müştekinin, sahte isim ve uydurma suçlarla telefonun usulsüz olarak dinlenildiğine ilişkin tespit de iddianamede yer aldı.

Müşteki Aydın Deliktaşlı’nın da evine 11 Temmuz 2008 ile 12 Ağustos 2008’de iki kez giren şüpheliler, evdeki televizyona kayıt cihazı yerleştirdi. Aydın’ın da diğer müştekiler gibi usulsüz şekilde dinlenildiği belirlendi.

Eski Devlet Bakanı Bekir Aksoy’un iş yerine de 30 Eylül-3 Ekim 2009’da iki kez teknik çalışma yapmak maksadıyla girildiği belirlendi.

Kamera yerleştirdiklerini itiraf etti

Eski siyasetçi Feridun Pehlevan’ın İstanbul’daki ikametine 2009’da 4 kez girildiği tespit edildi.

Şüphelilerden eski polis Cengiz Söğüt ifadesinde, Pehlevan’ın evine kayıt cihazı yerleştirdiklerini kabul ederek şunları anlattı:

“Sedat Zavar isimli Daire Başkanlığımız, Teknik Şubede görevli amirimizi arayarak ‘Çantanı hazırla göreve gideceksin’ dedi. R Büroda çalışan Başkomiser Tamer Özbek ile İstanbul’da bir adrese görüntü aktarma cihazı yerleştireceğimizi söyledi. Özbek, beni Ankara Söğütözü’nden aldı. Daha önceden birkaç kez gördüğüm Başkent Sanayiden bildiğim bir çilingir de vardı. Görev yazısı yazılmadığını hatırlıyorum. Kadıköy’de bir eve üçümüz gittiğimizde İstanbul İstihbarattan görevliler de bu adreste bekliyorlardı. Hatta izlemede kullanılacak obzer aracını da getirmişlerdi. Kapıyı Ankara’dan getirdiğimiz çilingir açtı. Oturma odasındaki televizyonun içine görüntü alıcı cihazı yerleştirdim. Yatak odasına da cihaz atmamı Tamer Başkomiser söyledi. Ancak müsait bir yer yoktu, ben de odada bulunan yapma süs çiçeklerinin fotoğrafını çektim. Buna göre bir şey yaparım diye düşündüm. Tamer Başkomiser ile Ankara’ya döndük. Dışkapı’da çiçeğin aynısından yaptırdım. Daha sonra çiçeğin içine İstihbarat Daire Başkanlığında görüntü ve ses alabilecek uzaktan kumandalı çalışan bir cihaz yerleştirdim. Yaklaşık 10 gün sonra tekrar İstanbul’a gittik, eve girdik. Hazırladığım çiçeği evdekiyle değiştirdim. Televizyona attığım cihaz sadece görüntü almak içindir. Yatak odasına attığımız çiçek ise hem görüntü hem de ses alır. Bu göreve Sedat Zavar amirimizin talimatı ile gittik.”

Diğer müştekilere yönelik de aynı eylemleri gerçekleştirdikleri belirnen şüpheli polislerin FETÖ/PDY’nin amaçları doğrultusunda hareket ettikleri vurgulanan iddianamede, şu tespite yer verildi:

“Sonuç olarak, tüm organları ile birlikte devlet yönetimini ele geçirme amaç ve hedefi bulunan Fetullahçı Terör Örgütü’nün, bu hedeflerin gerçekleştirilmesine yönelik olarak siyasi hayatı dizayn etmek için Emniyet İstihbarat Birimlerindeki örgüt mensuplarının etkin çalışmalarıyla kaset kumpasları denilen operasyonları gerçekleştirdiği, örgüt kurucusu ve yöneticisi şüpheli Fetullah Gülen’in örgütün istihbarat birimlerindeki mensuplarına doğrudan ve dolaylı talimatlar vererek soruşturmaya konu edilen müştekilere yönelik eylemlerin gerçekleştirildiği anlaşılmıştır. Eylemler, yöntem, hedef kişi, zamanlama, amaç, kurgu, yayınlanma gibi özellikleriyle birbirlerine benzer niteliktedir.”