MENFAAT ORTAKLARI KILICLARI CEKTI

Köşk’e çıkma, hükümeti elde tutma, partinin başına geçme, bakan olabilme, 3 dönem kuralını değiştirip yerinde kalma, bu kuralı devam ettirip milletvekili olma hesapları birbirine karıştı

Parti değil menfaat ortaklığı

BİR partiden çok toplama menfaat ortaklığı olarak şekillenen AKP’de, Cumhurbaşkanlığı seçiminin gündeme girmesiyle birlikte ortaklar arasında ince hesaplar öne çıkmaya başladı. Başbakan Erdoğan, bir taraftan fiili bir başkanlık sistemi yürütebileceği Cumhurbaşkanlığı’nın planlarını yapıp diğer taraftan AKP’nin iktidarda kalabilmesi için seçim sistemiyle oynamaya hazırlanırken, partinin kurmayları kendi geleceklerini şekillendirmeye uğraşıyor.

Genel merkeze baskı artıyor

İLK restleşme Cumhurbaşkanı Gül’den geldi. Erdoğan’a yakın bazı isimlerin, “Yedi yıl yeter, Gül’e borcumuz kalmadı” dediği, Gül’ün de “Siyaset planım yok” diyerek bu isimlere rest çektiği belirtiliyor. 3 dönem kuralına takılan bakan ve milletvekilleri bu kuralın kaldırılması için uğraşırken, teşkilatlardan parti yönetimine kendilerine sıranın gelebilmesi maksadıyla tüzüğün korunması baskısı yapılıyor.

 3 dönem kuralına takılanlar

AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Erdoğan’ın yerine partinin  başına Başbakan Yardımcılarından birinin geçebileceğini ilan etti. Ancak bu isimlerden Bülent Arınç, Ali Babacan, Beşir Atalay 3 dönem kuralına takılıyor. AKP’nin bu perişan hali en çok PKK ve uzantılarının işini kolaylaştırıyor. İmralı’daki bebek katili Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde destek karşılığı kalan ihanet tavizlerini de koparabilmenin hesaplarını yapıyor.

Bir partiden çok ‘toplama menfaat ortaklığı’ olarak şekillenen AKP’de, Cumhurbaşkanlığı seçiminin gündeme girmesiyle birlikte ortaklar arasında ince hesaplar öne çıkmaya başladı. Köşk’e çıkma, hükümeti elde tutma, partinin başına geçme, bakan olabilme, 3 dönem kuralını değiştirip yerinde kalma, bu kuralı devam ettirip milletvekili olma hesapları birbirine karıştı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir taraftan fiili bir başkanlık sistemi yürütebileceği Cumhurbaşkanlığı’nın planlarını yapıp diğer taraftan AKP’nin iktidarda kalabilmesi için seçim sistemiyle oynamaya hazırlanırken, partinin kurmayları kendi geleceklerini şekillendirmeye uğraşıyor.

İLK RESTLEŞME GÜL’DEN

İlk restleşme Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den geldi. Erdoğan’a yakın bazı isimlerin, “Yedi yıl yeter, Gül’e borcumuz kalmadı” dediği, Gül’ün de “Siyaset planım yok” diyerek bu isimlere rest çektiği belirtiliyor. 3 dönem kuralına takılan bakan ve milletvekilleri bu kuralın kaldırılması için uğraşırken, teşkilatlardan parti yönetimine kendilerine sıranın gelebilmesi maksadıyla tüzüğün korunması baskısı yapılıyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Erdoğan’ın yerine partinin  başına Başbakan Yardımcılarından birinin geçebileceğini ilan etti. Ancak bu isimlerden Bülent Arınç, Ali Babacan, Beşir Atalay 3 dönem kuralına takılıyor. AKP’nin bu perişan hali en çok PKK ve uzantılarının işini kolaylaştırıyor. İmralı’daki bebek katili Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde destek karşılığı kalan ihanet tavizlerini de koparabilmenin hesaplarını yapıyor.

GÖZLER 4 İSME ÇEVRİLDİ

AKP Genel Başkan Yardımcısı Şahin ise, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması halinde AKP’nin başına geçebilecek ve Başbakan olabilecek isimleri açıkladı.  Şahin NTV canlı yayınında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Şahin kendisine “Recep Tayyip Erdoğan’ın Köşk’e çıkması halinde Başbakanlık için isminiz geçiyor” denilmesinin üzerine “Benim böyle bir beklentim ve talebim yok” dedi ve AKP’nin başına geçebilecek isimleri açıkladı. Şahin’in açıklamaları şöyle:”Başbakan’ın Cumhurbaşkanı adayı olacağı ve seçileceği sonucuna varırsak bu istişareler sonucunda Başbakan kim olacak, kongrede genel başkanlığa kim gelecektir. Bu görevlerle ilgili beklentim ve talebim yok. Ancak Başbakanımız, Cumhurbaşkanı adayı olursa ve seçilirse Başbakanlığı bırakacak. Bu durumda Başbakan yardımcısı arkadaşlardan birinin seçime ya da kongreye kadar Başbakanlık yapması mümkündür. Bu konu da en az Cumhurbaşkanlığı kadar önemli diye düşünüyorum.

Sayın Arınç ”Başbakanımız Cumhurbaşkanı adayı olursa seçileceğine inanıyorum. Gönlümden geçen de Gül’ün Başbakanlık görevine gelmesidir” demişti. Ben de hâlâ aynı hissiyatta olduğumu söylemek isterim.”

”GÜL’E BORCUMUZ KALMADI”

Gazetelerde AKP ile ilgili bir bilgi daha yer aldı. İddiaya göre, Erdoğan’a yakın isimlerden birinin “Yedi yıl yeter. Gül’e borcumuz kalmadı” demesi, Köşk seçimi sürecinde gerginliği artırdı.  Siyaset, Köşk seçimlerine kilitlendi. Düğüm, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ‘ın yapacağı kritik görüşmede çözülecek. Pek çok AKP’li vekilin de benzer fikirlere sahip olduğu ve bu gelişmeleri yakından takip eden Gül’ün “Siyaset planım yok” diyerek bu isimlere rest çektiği ifade ediliyor. Gül’ün, kendisiyle görüşmeden yaptığı açıklamalar ve istişarelerden dolayı Başbakan Erdoğan’a kırgın olduğu ve Kütahya’daki çıkışının arkasında bu gelişmelerin bulunduğu da dillendiriliyor. Cumhurbaşkanı Gül’e karşı sistemli bir “rahatsızlık” propagandasının sergilenmesi, Erdoğan’ın bu süreci sükunetle götüreceklerini söylemesine karşın günlerdir krizin boyutlarının tahmin edilenin üzerinde olduğunu ortaya koydu.

Gözler, 23 Nisan Bayramı ile TBMM’nin açılışının 94. yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde Meclis’te yapılacak özel oturum ve akşam verilecek resepsiyonda olacak. Son olarak 10 Nisan’da görüşen Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan, 13 gün aradan sonra ilk kez 23 Nisan’da TBMM’de karşılaşacak.

OLAĞAN GÖRÜŞME YAPMADILAR

Cumhurbaşkanı ve Başbakan, en son 10 Nisan’da Çankaya Köşkü’nde haftalık olağan görüşmede aynı karede görülmüştü. Geçen haftaki olağan görüşme ise gerçekleşmemişti. “Köşk’e çıkarsam tam yetki kullanacağım” diyen Erdoğan’a, Gül’ün, Kütahya gezisinden “Bugünkü şartlar siyaset planım yok” sözleriyle cevap vermesi çok tartışıldı.

 ÜÇ DÖNEM HESABI

Diğer yandan AKP tüzüğünde yer alan üç dönem şartının kaldırılmasına yönelik tartışmalar sürerken parti teşkilatı ”Yasak kalkmasın” dedi. AKP’nin teşkilat toplantısında belediye başkanları ile il ve ilçe yöneticileri, 3 dönemdir milletvekili olan isimlerin, 2015 genel seçimlerinde yeniden aday olmasını engelleyen tüzük maddesinin değiştirilmemesini istediler. Teşkilat Başkanlığı tarafından hazırlanan raporda da aynı istek yer aldı.

Başbakan Erdoğan bir süre önce yaptığı açıklamada 3 dönem yasağından yana olduğunu açıklamış ancak kongre kararı ile bunun değişebileceği sinyalini vermişti. Başbakan Erdoğan da Çankaya yerine partinin başında kalmak isterse bu yasağa takılıyor. 3 dönem yasağı kaldırılmazsa, 2015 genel seçimlerinde aday olamayacak 10’u bakan yaklaşık 70 milletvekili şöyle:

BAKANLAR: Bülent Arınç, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Ali Babacan, Ömer Çelik, Mehdi Eker, Mevlut Çavuşoğlu, Hayati Yazıcı,Taner Yıldız, Faruk Çelik.

PARTİ YÖNETİMİ: Abdülkadir Aksu, Hüseyin Çelik, Salih Kapusuz, Bülent Gedikli, Reha Denemeç, Nükhet Hotar, Haluk İpek.

MİLLETVEKİLLERİ: Cemil Çiçek, Nurettin Canikli, Mustafa Elitaş, Sadullah Ergin, Nihat Ergün, Binali Yıldırım, Egemen Bağış, Suat Kılıç, Burhan Kuzu, Hüseyin Tanrıverdi, Nimet Baş, Recep Akdağ, Necati Çetinkaya, Sadık Yakut, Vecdi Gönül, Nafiz Özak, Mehmet Ali Şahin, Sefer Üstün, Cevdet Erdöl, Mustafa Ataş, Sait Açba, Halide İncekara, Ruhi Açıkgöz, Rıza Alaboyun, Fahrettin Poyraz, Vahit Kiler, Bayram Özçelik, Ali Küçükaydın, Mehmet Daniş, Ünal Kaçır, Nevzat Pakdil, Hakkı Köylü, Muzaffer Baştopçu, Fehmi Kinay, Mehmet Katsal, Nusret Bayraktar, Şaban Dişli, Yılmaz Demir, Ali Çelik, Mustafa Demir, Ahmet Yeni, Afif Demirkan, Yahya Akman, Şükrü Ayala, Zeyit Aslan, Köksal Toptan, Ziyaettin Akbulut, Mehmet Sarı, Kerim Özkul, Harun Tüfekçi, Murat Yıldırım.

ORTADOĞOGAZETESİ