Dolar 32,3767
Euro 34,9830
Altın 2.326,16
BİST 9.075,39
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 21°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 19°C

MHP’Lİ AYHAN: DAR GELİRLİYE YÜZDE 15 OYUNU

A+
A-

MHP Genel Başkan Yardımcısı E.Haluk Ayhan, Başbakan Davutoğlu’nun açıkladığı 10. Eylem Planı’nın hayal mahsulu olduğunu belirterek, “Şu anda yaklaşık iki buçuk milyon satılmayan konut vardır. Konut alacaklara %15 yardım edileceği hususunun ise iyi çalışılmadığı Başbakan’ın açıklamaları sırasında ortaya çıkmıştır. Beş yılın uzun olduğunu daha önce de stokları eritmek için %15 rakamlarının 4-3-2-1 yıl için farklılaştırılabileceğinin farkına varmışlardır. Çalışana 38 TL, emekliye 18 TL maaş artışını reva gören hükümetin tek derdi Ak Saray’ı arkasına alan inşaat lobisine şirin görünmek. AKP’yi ayakta tutan inşaat lobisini desteklemek ve seçim kıyağı çekmektir” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, “hayal mahsulü eylem planlarını açıklamak yerine ekonominin gerçek sorunlarına odaklanması gerektiğini” söyledi.

Ayhan, düzenlediği basın toplantısında, Yüce Divan oylamasının ardından AKP’nin sarsıldığını, içindeki sızıntının büyüdüğünü savundu.

“Siyasi bekaları sağlam iradeye bağlayanların, milletin değerlerine, ahlak ve erdeme ne kadar değer verdikleri gözler önüne serilmiştir” ifadesini kullanan Ayhan, yolsuzluk ve rüşvetin parmak hesabıyla aklanamayacağını söyledi.

“30 milyon kişinin, çalışanın, emekçinin yoksulluk sınırında yaşadığı ülkemizde Başbakan neyin derdindedir?” sorusunu yönelten Ayhan, şunları kaydetti:

“21 Ocak’ta yapılan 3 oylamada AKP Hükümeti hükümet olma sayısını kaybetmiştir. TBMM’de Genel Kurulunda 21 Ocakta yapılan oylama ile rüşvet ve yolsuzluk aklanmak bir yana milletin vicdanında ebediyen suçlu olarak anılacak bir dönem ortaya çıkmıştır. AKP sarsılmıştır. içindeki sızıntı büyümüştür.

cbpat2ltrparfi300Siyasi bekalarını sağlam iradeye bağlayanların, milletin değerlerine, ahlak ve erdeme ne kadar değer verdikleri gözler önüne serilmiştir. Her şey milletimizin gözleri önünde cereyan etmiştir.

Yolsuzluk ve rüşvet parmak hesabıyla aklanamaz.

İktidar partisi onca baskıya rağmen 50’ye yakın fire vermiş AKP’deki derin çatlağın varlığı iyice gün yüzüne çıkmıştır.

AKP’de artık KAOS görüntüsü hakimdir. AKP kendi kaynattığı kazanda erimeye başlamıştır.

Dört eski bakan oy hesabıyla aklanamamış, üzerlerinde yapışan pek çok ithamdan arınmamıştır.

AKP’nin bu olayı sandıkta temizleme planlarına da inanıyoruz ki aziz milletimiz izin vermeyecektir.

Başbakan Kolunu kesme cesaretini gösteremedi Milletimize bir diyet borcu vardır. Milletimiz 7 Haziran günü o kolu kesecek Başbakana diyetini ödetecektir.

AKP SANDIĞI GÖRÜNCE PAÇALARI SIVAMAYA BAŞLADI

Aksaray-Merkez Bankası arasındaki faiz kavgasını, maalesef TCMB değil Avrupa Merkez Bankasının aldığı karar bitirmiştir.

Ekonomi yönetimini dış gelişmelere teslim eden AKP ya ABD Merkez Bankasının yada Avrupa Merkez Bankasının kararlarına boyun eğerek ülkeyi yönetmek durumda kalmaktadır.

Her gün yeni masallarla Ekonomiyi siyasete alet etme, Popülizmi devreye sokma, uluslararası konjonktürün getirdiği faiz düşüşünü bile oya tahvil etme sevdasındadır.

AKP sandığı görünce paçaları sıvamaya başlamıştır.

Acaba Aksarayın faiz ısrarının sebebi, düşük faizle inşaat piyasasındaki balonunu yeniden şişirilmesi, bu yolla AKP’nin inşaat ve ithalata dayalı ekonomisine yeniden hayat öpücüğü verilmesi düşüncesi midir?

Yoksa, kamu bankalarından verilen kredilerle ” avantajlı ” yatırımlar yapma imkanına kavuşan ancak halihazırda ödeme güçlüğüne düşen zor durumdaki yandaş firmaların durumlarının da bir an önce düzeltilmesi gerekliliği midir?

Seçim öncesi kamu bankalarından yandaşların düşük faizli kredilerle takviye edilmesi ve bu yolla AKP’yi seçime ulaştıracak imkanlar için mi sabırsızlık gösterilmektedir?

MANİPÜLASYON VE YOLSUZLUK DÜZENİ

Gölge ekonomi ile sağlanan kayıtdışı kazançlar, yolsuzluk ve soygun ile adeta yandaşlar nemalandırılan paralel bir ekonomi oluşturulmuştur.

AKP 12 yıllık iktidarı sürecinde beraber yürüdükleri, ıslandıkları ve kendi değirmenine su taşıyan paralel bir yapıya devlet içinde göz yummuş ve palazlandırmış, aynı şekilde, yandaşları aracılığıyla siyasetini finanse etmek üzere kamu kaynakları üzerinde kayıtdışı bir ” gölge ekonomi “, kirli bir kazanç, manipülasyon ve yolsuzluk düzenini ekonominin içine yerleştirmiştir.

Bize göre faizi yükselten Aksaray’ın vesayeti altındaki Hükümetin bizzat kendisi ve hizmet ettiği havuz ekonomisidir.

“TÜRKİYE ENFLASYON, DURGUNLUK, İNŞAAT VE VARLIK BALONU TEHLİKESİ İLE KARŞI KARŞIYADIR

Merkez Bankası yılın ilk enflasyon raporunu açıklamıştır. Enflasyon hedefi %6,1de %5,5 e çekilmiştir..

Henüz 2015 bütçe kanunu daha 1 ayını bile doldurmadan enflasyon hedeflerini revize etmiştir. Ekonomi yönteminin ne kadar vizyon sahibi olduğunu deyim yerindeyse “burnunun ucunu bile göremediğini” merkez bankasının bu kararı ispatlamıştır.

Başbakan ve Ekonomi yönetimi Piyasalarda ve ekonomi çevrelerindeki güvenilirliğini hızla yitirmekte ve kredibilitesini AKsaray’a teslim etmektedir.

Merkez bankası AKsarayın baskısına yenik düşmüş, önümüzdeki günlerde süpriz faiz indirim kararlarını alabileceği sinyalini vermiştir. Bu durum mali piyasalarda Kurlara anında yansımıştır.

Ekonomi yönetimindeki bu çekişme maalesef alınan önemli ekonomik kararların etkilerini zayıflatmakta yada piyasa tarafından sıfırlanmaktadır.

“AKP EKONOMİ YÖNETİMİNE İKİ ÖNEMLİ PİYANGO VURMUŞTUR”

Petrol fiyatlarının 40 doların altına gerilemesi ve Euro alanındaki parasal genişleme sonucu 2016 yılı ortalarına kadar sürecek Avro bolluğu. Ancak buna rağmen, ekonomi yönetimindeki çok başlılık ve güvensizlik nedeniyle mali piyasalardaki volatilite artmakta, belirsizlik yükselmektedir. Faiz, kur ve enflasyon beklentileri öngörülebilir olmaktan çıkmıştır.

“İHRACATÇIMIZ ÇAPRAZ KUR RİSKİ ALTINDADIR”

Aksaray ve ekonomi yönetimi faizle uğraşırken Dolar aldı başını gitti. 2,35 seviyesine geldi son bir yılda Türk lirası %18 devalüe oldu. Son günlerde de İhracatçımız Avro’nun değer kaybından kaynaklanan kur riski altına girmiştir.

Bu soruna acil çözüm bulunması gerekmektedir. Aksi takdirde ihracatın %60ını Avro cinsinden yapan ihracatçımızı zor günler beklemektedir. Başbakan hayal mahsulü eylem planlarını açıklamak yerine ekonominin gerçek sorunlarına odaklanmaktadır.

10 YILI KAPSAYAN DÖNEM İÇİN ÖNEMLİ EKONOMİK RİSKLER

Başbakanın haberi var mı bilmiyoruz ama “Dünya Ekonomik Forumu” bu yıl Davos toplantıları için hazırladığı Küresel Riskler 2015 Raporu’nu açıkladı. Buna göre önümüzdeki 10 yılı kapsayan dönem için bazı önemli ekonomik riskler şöyle sıralanıyor.

İşsizlik, finansal istikrarsızlık, düşük faizlerin şişirdiği varlık balonu, enerji fiyatları şoku, altyapı yetersizliği ve yönetilemeyen enflasyon olarak sıralanıyor.

Özellikle düşük faizlerin varlık fiyatlarında balon yarattığı, bunun sonucunda önümüzdeki dönemde banka sisteminde kurtarma operasyonlarının tekrar yaşanabileceği söyleniyor.

Bütün bu risklere ilave olarak enerji fiyatlarındaki gerilemenin Rusya ve Asya ekonomilerinde şok yarattığı şokun ihracat pazarlarımıza yaratacağı olumsuz etki küresel büyümede ve dış talepte yaratacağı olumsuz etkiler, küresel düzeyde enflasyonun yönetilemediği ileri sürülüyor.

Anlayacağınız, Davos’ta açıklanan ekonomik risklerin pek çoğu şu anda Türkiye ekonomisinin halihazırda karşı karşıya kaldığı sorunlardır.

Ancak ne sayın başbakanın ne de ekonomi yönetiminin bunun farkındadır. Popülizmde başını kaldırıp bu sorunlara eğilmeleri gerekir.

Umarız Başbakan ve Ekonomi Yönetimi bu raporu anlamıştır. En azından Merkez Bankası Başkanı kadar cesur olurlar. Ve özellikle işsizlik, yönetilemeyen enflasyon, İnşaat ve varlık balonu gibi alanlarda AK Saray’ın baskılarına boyun eğmeden doğru politikaları ivedilikle hayata geçirirler.

DAR GELİRLİ NASIL PARA BİRİKTİRECEK?

Oysa Başbakan ne yapıyor. Yandaş inşaat lobisinin boyunduruğuna girmiş milletle alay ediyor.

Konut almak için para biriktirenlere %15 devlet katkısı verecekmiş. Sayın başbakan bu parayı biriktirebilecek olanlar ev ihtiyacı olan dar gelirliler evsizler değildir. Kimdir yüksek gelir grupları, rantiyeciler ve yatırımcılardır. AKP hükümetin kimlerin yanında olduğunu bu tedbirle bir kez daha ortaya koymuştur. Teknik olarak konuşmak gerekirse TUİK açıkladığı aralık ayı verilerinde 2014 yılında hane halkının tasarruf etme ihtimalini yansıtan endeksin %-7 gerilediği.

Yani hane halkı anketlerinde halkımızın tasarruf etme ihtimalinin de hızla azalmakta olduğu görülmektedir.

Başbakan bu soruna çözüm getireceğine halkın tasarruf edinilmesi için, vergileri düşürüp, dar gelirlerinin hayat standardını maaşlarını arttıracağına, zaten borç yükünün altında kıvranan vatandaşımızla alay eder gibi, ev parası biriktirene bütçeden %15 katkı sağlanacağını söylüyor.

Şu anda yaklaşık iki buçuk milyon satılmayan konut vardır. Bu sıkıntıdan AKP karalar bağlamaktadır. Konut alacaklara %15 yardım edileceği hususunun ise iyi çalışılmadığı Başbakan’ın açıklamaları sırasında ortaya çıkmıştır. Beş yılın uzun olduğunu daha önce de stokları eritmek için %15 rakamlarının 4-3-2-1 yıl için farklılaştırılabileceğinin farkına varmışlardır. Hafta sonunda imar rantları için Denizli’de nasıl kıyaklar çekildiği konusunda bilgi almalı ve kamuoyu ile paylaşmalıdır.

HAKİKATEN SİZ KİME HİZMET EDİYORSUNUZ?

30 milyon kişinin, çalışanın, emekçinin, yoksulluk sınırında yaşadığı ülkemizde Başbakan neyin derdindedir?

Çalışana 38TL, emekliye 18 TL maaş artışını reva gören hükümet, milletin ödediği vergileri rantiyeye, inşaat lobisine destek için aktarmaktan çekinmiyor.

Başbakanın vatandaşı falan düşündüğü yok. Tek derdi AKsarayı arkasına alan inşaat lobisine şirin görünmek, AKPyi ayakta tutan inşaat ithalat lobisini desteklemek ve seçim kıyağı çekmektir.

Bu tedbir Vatandaştan toplanan vergilerle, inşaat sektörünün palazlanması ve orta-üst gelirlilere usulsüzce avantaj sağlanmasıdır. Dört senede 100 milyon biriktirecek dar gelirli vatandaş nerededir. Başbakan Kendini hangi ülkede sanıyor? Apaçık ki burada belirli bir zümrenin menfaati söz konusudur. Yoksulluk sınırında borç harç geçinen milyonlarca vatandaşımızın ödediği vergiler çar çur edilecektir . Sosyal adalet ve eşitlik ilkesine aykırı bir politikadır.

EYLEM PLANINDA CİDDİYET YOK

Sayın Başbakan ciddiyetini ve inandırıcılığını kaybetmiştir. Bayat eylem planı çok, ama icraat yok. Eylem planında ciddiyet yok.

Başbakan sandık yaklaştıkça şirazesini iyice kaybetti. Ağzına geleni söylüyor, önüne gelen her bayat fikri sözde eylem planını reform diye açıklıyor. Sayın başbakandan Plan değil eylem icraat bekliyoruz.

Sayın Başbakan Bürokratik masallar, eylem planlarından medet ummaya başladı.

Sayın Başbakan hayal mahsulü eylem planlarını açıklamak yerine ekonominin gerçek sorunlarına odaklanmalıdır.

Akademik hayalleri ile önce Türk dış politikasını çözümsüz bir krize sürükleyen başbakan şimdi de ekonomiyi bürokrasinin rutin eylem planları ve masalları ile felakete sürükleyecektir.

Sayın başbakan vesayet altında olmanın acısıyla önüne her gelen fikre sarılıyor. Başbakanı saf bellediler herkes bir reform açıklatma derdinde.

Bürokrasi sayın başbakanı rehin almış Sayın Başbakanı saf buldular 2013 yılında açıklanan 10. 5 yıllık kalkınma planını her gün yeni bir şey gibi sayfa sayfa açıklıyor.

Sayın Başbakan bu güne gel bugüne! Bu bayat eylem planlarını zaten biliyoruz. Millete masal anlatmayın.

Ekonomik sorunlara doğru teşhisleri koyun, gerçek tedbirleri alın. Daha 1 ay öne kabul edilen bütçede enflasyonu bile tahmin edemiyorsunuz. Sonra çıkıp 500-1000-1400 küsur eylem planından bahsediyorsunuz. Başbakana bir tek şey söylüyoruz

Sayın Başbakan, talimatlarınız, eylem planlarınız, akademik sunumlarınız karın doyurmuyor. Vatandaşımıza bir şey ifade etmiyor!

Sayın Başbakan size 2017 GSYİH’nin 970 Milyar Dolar, 2018 yılının GSYİH’sini ise 1,3 Trilyon Dolar olarak açıklattılar. Bunun olup olmayacağını danışmanına sorsa kırdığı potu anlatırlar.

AKP KENDİ KAYNATTIĞI KAZANDA ERİMEYE BAŞLAMIŞTIR

Artık AKP’deki çatlak su yüzüne çıkmıştır. Kaos görüntüsü hakim olmaya başlamıştır. AKP kendi kaynattığı kazanda erimeye başlamıştır. Vesayet altındaki hükümet ve Başbakan vesayet makamı tarafından rehabilite edilmeye başlanmıştır. Bir nevi ayar verme hareketi olarak da nitelendirilecektir.