Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 22°C
Sal 24°C

MHP’LI ÖZTÜRK: SIZIN İKTIDARINIZ GIDICIDIR

MHP’LI ÖZTÜRK: SIZIN İKTIDARINIZ GIDICIDIR
11/07/2014 16:57
A+
A-

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Ülkücü camiaya fitne sokmakla suçladı.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Ülkücü camiaya fitne sokmakla suçladı. Başbakan Erdoğan’a elinizi Ülkücülerin üzerinden çekin çağrısında bulunan Öztürk, “Sizin iktidarınız gidicidir, MHP’nin gelecekteki iktidarı ise kalıcı olacaktır” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Oktay Öztürk Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın TBMM grup toplantısında ve Tokat mitinginde ülkücülere hitaben yaptığı konuşmayı sert bir dille eleştirdi.

Başbakan Erdoğan’a çağrıda bulunan Öztürk, “Tayyip Bey; gözyaşlarıyla duygulara hitap etme sanatını artık bu millet yutmuyor; zira artık siyasal istismar malzemelerine doydu. Bu tarz duygu sömürüsü bir işe yaramakla kalmıyor, mağduriyet alanlarınız her taraftan tıkandığı için kendinize yeni düşmanlar yaratarak milleti kutuplaştırıyorsunuz” İfadelerini kullandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasal propaganda yöntemlerinin “Goebbels’i andırdığını anımsatan Öztürk, “Goebbels Hitler’in propaganda bakanıdır. Onlar için geçerli olan temel propaganda ilkesi, akıllardan daha ziyade duygulara yönelik propaganda faaliyeti yapmaktır. Böylece kitle duygusal tepkilere boğulur ve rasyonel olanı kaçırır. Çünkü duyguda yoğunlaşan kitleye yön vermek daha kolaydır. Sanırım kitle psikolojisine yönelik bu metotlar size yabancı değil” dedi.

Öztürk’ün açıklaması şu şekilde:

 

Tayyip Bey; gözyaşlarıyla duygulara hitap etme sanatını artık bu millet yutmuyor; zira artık siyasal istismar malzemelerine doydu. Bu tarz duygu sömürüsü bir işe yaramakla kalmıyor, mağduriyet alanlarınız her taraftan tıkandığı için kendinize yeni düşmanlar yaratarak milleti kutuplaştırıyorsunuz.

Tayyip Bey sizin sadece timsah gözyaşları değil; aynı zamanda korku gözyaşları döktüğünüzü biliyoruz. Sükûnetinizin altındaki saldırganlık, istismarcılığınız ve “van minütçü” sahte kahramanlıklarınız deşifre olmuştur Tayyip Bey. Ülkücülerin önünde ağlayıp arkalarından ipini çekme anlayışınız deşifre olmuştur.

Tayyip Bey biliyor musunuz, sizin siyasal propaganda yöntemleriniz GOEBBELS’i çok andırıyor. O da kimdir diyeceksiniz, isterseniz ben size biraz bahsedeyim: Goebbels Hitler’in propaganda Bakanıdır. Onlar için geçerli olan temel propaganda ilkesi, akıllardan daha ziyade duygulara yönelik propaganda faaliyeti yapmaktır. Böylece kitle duygusal tepkilere boğulur ve rasyonel olanı kaçırır. Çünkü duyguda yoğunlaşan kitleye yön vermek daha kolaydır. Sanırım kitle psikolojisine yönelik bu metotlar size yabancı değil.

Ama artık bu taktikleri milletimiz yutmuyor Tayyip Bey.

Türk milleti; gemicikleri alıp babam sağ olsun diyenlere, ev hanımı geliriyle(!) hastane zinciri kuranlara, İslam’dan dem vurup Datça’da çıplaklar oteli açanlara, sigarayı yasaklayıp bölücülüğü serbest bırakanlara dur diyecektir.

Türk milleti; Süleymaniye’deki askerlerimize çuval geçirenleri unutanlara, ABD askerlerine dua edenlere, ABD ‘den memleketi yönetenlere, şehide kelle terörist başına sayın diyenlere, zinayı suç olmaktan çıkartanlara, Türk deyince cinnet geçirip daha sonra da Ülkücüleri istismar etmeye kalkanlara dur diyecektir.

Tayyip Bey ay yıldızlı al bayrağımızın Diyarbakır’da gönderden indirilmesine göz yumabilir, itibarını korumayabilirsiniz. Ancak şanlı bayrağa siz sahip çıkmasanız da dadaşlar, efeler, zeybekler, kızanlar ona sahip çıkacaktır.

Camiamıza fitne sokmak için yaptıklarınız Ülkücüleri ayrıştırmayacağı, korkutmayacağı gibi, sadece öfkesini artıracaktır.

Oynadığınız oyunlar Ülküdaşlarımızı yıldıramayacağı gibi, yalnızca inancını tazeleyecektir.

Bu yalın gerçeği aklınızdan çıkarmayın.

Tayyip Bey, elinizi Ülkücülerin üzerinden çekin ve camiamıza mensup insanların duygularını boşuna istismar etmekten vazgeçin. Bilesiniz ki haramla doldurmaya alıştığınız iktidar tasına bizim çeşmemizden su akmaz.

Belki hükümetin emrindeki kamu görevlilerini üzerimize göndererek Ülküdaşlarımızı susturacağınızı sanabilirsiniz.

Belki TRT ve Anadolu Ajansı gibi devletin yayın kuruluşlarını borazan hâline getirebilir, havuz medyasını yirmi dört saat emrinize alabilirsiniz.

Ancak Ülküdaşlarımın gönlündeki vatan sevgisini nasıl söndüreceksiniz? Ruhumuzda bayraklaşmış millet sevdasını nasıl indireceksiniz? Ülküdaşlarımızın çığ gibi büyüyen “hesabı ahrete koymayıp dünyadayken sorma” azmini nasıl yok edeceksiniz?

ÜLKÜCÜLERİ SİZ BİR AVUÇ GÖRSENİZ DE ONLAR TEK BİLEK TEK YÜREKTİR

Evet her Ülkücü bir avuç yürektir ve o yürek ki ihanet odaklarını sarsmaya dosta güven verip düşmanı deli etmeye yetecektir. O yürek ki Kürşad’ın kırk çerisinden biri Fatihin fedaisi, İstanbul burçlarındaki Ulubatlı Hasanın yüreğidir. O yürek Yenisey’den çıktı yola, Horasan’da otağ kurdu, Yesevi’nin kutlu ocağında pişti, Alp’ti Alperen oldu, Anadolu’da beklenen ışık Malazgirt’te yaydan çıkan ok, İstanbul’da Hazreti peygamberin müjdelediği komutan oldu. Yedi düvele meydan okudu, Çanakkale’de Koca Seyit, Gaziantep’te Şahinbey Adana’da Kara Fatma Osmaniye’de Rahime BACI Erzurum’da Nene Hatun Oldu. Tek bir vücutta birleşti Anadolu’da Mustafa Kemal Oldu.

O yürek 1944′te tabutlukta çile doldurup Esir Türklere hürriyet dedi. İslam’ı ruhuna nakşeden Türk’e yön gösteren Başbuğ Alparslan Türkeş oldu. 1965′te köylü millet, 69′da Türk milletinin kalbinde üç hilal, Adana’da MHP oldu. 1970′te şahadet şerbetini içenler kervanı büyüdü: Yusuf İmamoğlu, Ruhi Kılıçkıran oldu.

O yürek kılıçlara boynunu verse de kızıllara yurdunu vermedi. 1980′de zindanlarda yusufiyeliydi, taş medreseliydi; emanetleri ehline teslim edip ardında milyonlar bırakan tarihin haklı çıkardığı Başbuğ’un takipçisi oldu. Emanetleri teslim alan, önce ülkem ve milletim diyen, ömrünü millete adayan lider Devlet Bahçeli oldu. Dün milyonlar hep bir ağızdan Başbuğlar ölmez diyordu bugün o milyonlar hep bir ağızdan: Devletin Başına Devlet gelecek diyor.

Çizgisinde hiçbir kırılma olmadan harekete liderlik yapan Devlet Bahçeli’nin Ülkücü kararlılığı sadece ezberinizi değil, kimyanızı da bozmuş olmalı Tayyip Bey.

Çırpınışınız nafile Tayyip Bey, zira milletimiz; emperyalizmin uşaklarına, bölücü maşalarına, takiyyeci kapitalistlere, sahte 12 Eylül düşmanlarına, türbanı oy malzemesi yapanlara, devletle kavga ederek devlet yönetenlere, milleti bölenlere, BOP eş başkanlarına dur diyecektir.

Kısacası sizin iktidarınız gidicidir, MHP’nin gelecekteki iktidarı ise kalıcı olacaktır Tayyip Bey.