MHP’li Taşlıçay: Kadın meselesi milli gayemizdir

Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları Genel Koordinatörü ve Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçay,”Önümüzdeki bu çıkış kapısı şu an için Türk kadınının en büyük misyonu olmalıdır. Kadınlarımız artık şiddetle değil, toplumun en kıymetli parçası olarak ekonomik başarıları ile gündeme gelmelidir. Gündelik çalışan ev işçisi kadınların imkanlarının iyileştirilmesinden, kadın tarım işçilerinin sorunlarının çözümüne, kadınların uğradığı mobbingin engellenmesinden, üst düzey kadın yöneticilerin önünün açılmasına kadar üzerinde çalışılması gereken birçok sorun ile başa çıkma yolları aranmalıdır. Kadın odaklı teşviklerin verimlilikleri ölçülmeli, daha işler şekilde devreye sokulmalıdır.”dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları Genel Koordinatörü ve Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçay, “Ekonomi ve Kadın” üzerine açıklamalarda bulundu.

Milliyetçi Hareket Partisi Kadın Kolları Genel Koordinatörü ve Ankara Milletvekili Nevin Taşlıçay,”Önümüzdeki bu çıkış kapısı şu an için Türk kadınının en büyük misyonu olmalıdır.

Kadınlarımız artık şiddetle değil, toplumun en kıymetli parçası olarak ekonomik başarıları ile gündeme gelmelidir. Gündelik çalışan ev işçisi kadınların imkanlarının iyileştirilmesinden, kadın tarım işçilerinin sorunlarının çözümüne, kadınların uğradığı mobbingin engellenmesinden, üst düzey kadın yöneticilerin önünün açılmasına kadar üzerinde çalışılması gereken birçok sorun ile başa çıkma yolları aranmalıdır.

Kadın odaklı teşviklerin verimlilikleri ölçülmeli, daha işler şekilde devreye sokulmalıdır.”dedi.

MHP’li Taşlıçay’ın açıklamaları şu şekilde: Kökü derinlerde olan meselelerin derin düşüncelerle üstesinden gelinebilir. Bugün için Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durum göz önüne alındığında da meseleyi tamamen ekonomi yönetiminin başarısızlığına indirgemek tek kelimeyle vicdansızlık olacaktır. Apaçık ortada olan, Türkiye’nin dış kaynaklı bir operasyonla istikrarsızlığa sürüklendiğidir. Derin tarihi hesaplaşmalar bugün de ekonomi üzerinden devreye sokulmuştur. Ayağımızın altındaki zemin her gün biraz daha kaydırılmaya çalışılmaktadır.

Tutunmak için ise bu topraklarla bağımızı güçlendirmekten, milli kaynaklarımıza sarılmaktan başka çaremiz olmadığı ortadadır. Bin yıldan beri sahibi olduğumuz bu topraklar, insan kaynağımız, önümüzdeki en büyük şansımızdır. Cılızlaşan ve eğretileşen bu bağlar güçlendirilmeli, içinde bulunduğumuz kriz fırsata çevrilmelidir. Yara kangrenleşmeden tedavi edilecekse şifalı eller vaktiyle devreye sokulmalıdır. Hayhuyla avunmak yerine birlik ve beraberlik içerisinde meseleye el konulmalıdır.

Bugün Türk milletinin ülkesine ve insanlarına duyduğu borcu ödeme şansı ortaya çıkmıştır. Söz açıldığında devlet olarak ifade edilen teşkilatın her sorunun üstesinden gelmesi beklenir. Bu genel bir algıdır. Ne yazık ki bu tutumla devlet mekanik bir varlık olarak görülür, yasaların her şeyin ilacı olması beklenir. Ama devlet, liyakati her şeyin üstünde tutan milletiyle, milli şuurla yetiştirdiği çocuklarıyla ancak bu güce sahip olabilir. İşte tam da bu noktada, tarihi misyonuyla ihya ve inşa müessesinin temel taşı olan kadınlarımız ülkesi için bilfiil elini taşın altına koymak mecburiyetindedir.

Özkaynaklar her zaman başat çözümün temel unsuru ise, bu milletin yarısını oluşturan kadınlarımız çözümün tarafı olmak durumundadır. Darb-ı meseldir, bir erkek çocuğunu yetiştirirseniz bir adamı iyi yetiştirmiş olursunuz, bir kız çocuğunu iyi yetiştirirseniz bir nesli iyi yetiştirmiş olursunuz. Bu bilinçle işimiz kadın gücümüz kadın diyoruz; toplumsal, ekonomik meselelerin çözümü olarak kadının önemli bir yere sahip olduğuna işaret ediyoruz. Türkiye hedeflerine ulaşacaksa kadınına sahip çıkarak, ona hak ettiği değeri vererek ulaşacaktır.

Kadın meselesi milli gayemizdir. Yaşadığımız pek çok sorunun çözümü niteliğindedir. Önümüzdeki bu çıkış kapısı şu an için Türk kadınının en büyük misyonu olmalıdır. Kadınlarımız artık şiddetle değil, toplumun en kıymetli parçası olarak ekonomik başarıları ile gündeme gelmelidir. Gündelik çalışan ev işçisi kadınların imkanlarının iyileştirilmesinden, kadın tarım işçilerinin sorunlarının çözümüne, kadınların uğradığı mobbingin engellenmesinden, üst düzey kadın yöneticilerin önünün açılmasına kadar üzerinde çalışılması gereken birçok sorun ile başa çıkma yolları aranmalıdır. Kadın odaklı teşviklerin verimlilikleri ölçülmeli, daha işler şekilde devreye sokulmalıdır.

Kadın istihdamı erkeğinkinin neredeyse yarısı kadar, %33.4’lerde. Kadın istihdamı iki katına çıktığında gayri safi milli hasılanın 200-250 milyar TL artacağı iktisatçılarca aşikardır.

Gereğini bu gerçeğin istikametinde yapmak topyekün bir sorumluluktur. Bu kriz, kadınlarımızla Türkiye’nin güçlü bir yükseliş ve diriliş hamlesine vesile olacaktır.