Dolar 32,5470
Euro 34,7468
Altın 2.495,43
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

NYT’den ‘Kaşıkçı olayında 5 Suudi şüphelinin kimliği tespit edildi’ iddiası

NYT’den ‘Kaşıkçı olayında 5 Suudi şüphelinin kimliği tespit edildi’ iddiası
17/10/2018 08:38
A+
A-

NYT’den ‘Kaşıkçı olayında 5 Suudi şüphelinin kimliği tespit edildi’ iddiası

New York Times gazetesi, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi için Türkiye’ye geldiği belirtilen kişilerden 5’inin kimliğinin tespit edildiğini iddia etti.

Amerikan New York Times (NYT) gazetesi, Türkiye’nin, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı‘nın öldürülmesinde rolü olduğundan şüphelenilen bazı kişilerin kimliğini tespit ettiğini öne sürdü.

ABD’nin önde gelen gazetelerinden NYT, 2 Ekim’den bu yana haber alınamayan ve Suudi Arabistan’dan gelen kişilerce öldürüldüğü iddia edilen Suudi gazeteci Kaşıkçı hakkında yeni bir iddia ortaya attı.

Gazetenin haberine göre, Türk yetkililer olaya karışan bazı kişilerin kimliğini belirledi.

Şüphelilerden biri Prens Selman’a çok yakın bir isim

Şüphelilerden birinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’a Paris, Madrid, Houston, Boston ve Birleşmiş Milletler ziyaretlerinde eşlik eden ve Prens’e çok yakın bir isim olduğu belirtildi.

Zanlılardan diğer üçünün, Suudi Veliaht Prensi’nin güvenlik detaylarına bakıldığında bu kişilerle yakın bağlara sahip olduğu iddia edildi.

Beşinci şüphelinin ise Suudi Arabistan İçişleri Bakanlığı ve tıp kurumlarında yüksek rütbeli görevlerde bulunan bir adli tıp uzmanı olduğu kaydedildi. Bu ülkede bu tür yüksek pozisyonlara gelebilmek için üst düzey Suudi makamlarla doğrudan bağlantılı olunması gerektiğine dikkat çekildi.

Gazete, aradaki bağı sorguladı

Haberde, “Türk yetkililerin söylediği gibi bu adamlar, Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de ortadan kaybolduğu Suudi konsolosluğunda bulundularsa, orada o gün ne olduğuna ve Prens Muhammed’e doğrudan bir bağlantı sağlayabilirler. Bu, Kaşıkçı’nın Veliaht Prens’ten habersiz bir şekilde, serserilerin düzenlediği bir operasyonda öldüğü iddiasını da ortadan kaldırır. Böyle bir bağ, Beyaz Saray ve ABD Kongresinin bu tür bir açıklamayı kabul etmesini de daha zor bir hale getirir.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Türk yetkililerin 15 kişilik bir ekibin, 2 Ekim’de İstanbul’a uçakla geldiği, Kaşıkçı’yı infaz ettiği, vücudunu parçaladıkları ve aynı gün ülkeden ayrıldıklarına dair belgelere ulaştıklarını ve Kaşıkçı’nın konsolosluğa girişinden sonra iki saat içinde öldürüldüğünü söylediklerini öne süren NYT, isimlerinin açıklanmasını istemeyen Türk yetkililerin kendilerine söz konusu 15 kişiden hepsinin Suudi güvenlik yetkilileri, istihbarat ajanları ya da hükümet çalışanları olduğunu ifade ettiğini belirtti.

NYT 5 şüphelinin kimliğine ulaştığını iddia etti

Ayrıca kendi çalışmalarında da söz konusu 15 kişinin Suudi güvenlik servisleri, ordusu ve diğer hükümet organları ile bağları olduğunun teyit edildiğini aktaran NYT, yüz tanıma sistemi yazılımı, halka açık kayıtlar, sosyal medya hesapları, Suudi cep telefonu numaraları altyapısı, Suudi haberleri, sızdırılmış Suudi belgeleri ve Suudi Arabistanlı tanıkları kullanarak birtakım bilgiler topladığını kaydetti.

Buna göre, şüphelilerden biri olan Maher Abdulaziz Mutreb, 2017’de Suudi Arabistan’ın Londra Büyükelçiliğine atanmış bir diplomat ve Suudi Prens’le muhtemelen koruması olarak birçok yeri ziyaret etti.

Suudi kraliyet ailesiyle çalışan Fransız bir profesyonel ise ikinci şüphelinin Prens Muhammed ile seyahat eden güvenlik ekibinin bir parçası olan Abdulaziz Mohammed al-Hawsawi olduğunu ileri sürdü.

Suudi Arabistan’ın basın organlarından birinde, üçüncü şüpheli Thaar Ghaleb al-Harbi’nin geçen yıl Suudi kraliyet muhafızlarında Muhammed’in Cidde’deki sarayını korurken gösterdiği cesaretinden dolayı teğmenliğe yükseltildiğinin yazıldığı aktarıldı.

Muhammed Saad Alzahrani olarak kimliği belirlenen ve başka birisinin pasaportu ile seyahat eden dördüncü şüphelinin de kraliyet muhafızı olduğu iddiasına yer verildi.

Şüpheliler arasında yer alan Dr. Salah al-Tubaigy’nin ise bir otopsi uzmanı olduğu belirtildi.

Olay

Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve aynı zamanda Washington Post gazetesinde yazılar yazan Cemal Kaşıkçı’dan, 2 Ekim Salı günü resmi işlemler için Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittikten sonra bir daha haber alınamamıştı.

Emniyet kaynaklarınca yapılan değerlendirmede, Kaşıkçı’nın gittiği Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’ndan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla İstanbul’a gelen ve aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğu, bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndüklerinin belirlendiği kaydedilmişti.

Suud Konsolosluğundan çok sayıda DNA örneği alındı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda 9 saat süren çalışmasında, “Luminol” yöntemiyle çok sayıda DNA örneğinin toplandığı öğrenildi.

Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı‘nın içerisine girdikten sonra kendisinden haber alınamadığı Suudi Arabistan‘ın İstanbul Başkonsolosluğu‘nda polis ekiplerince yapılan incelemede, çok sayıda DNA örneğinin alındığı öğrenildi.

Kaşıkçı’nın, 2 Ekim Salı günü resmi işlemler için girdikten sonra kaybolduğu Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda dün akşam saatlerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı 9 saatlik çalışmanın detayları ortaya çıktı.

İncelemeler sırasında, “Luminol” diye adlandırılan yöntemle özel bir ışık tutulduktan sonra kullanılan kimyasal madde yardımıyla bina içerisinde çok sayıda DNA hücre örneğinin toplandığı belirtildi.

Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin konsoloslukta ve konsolosluğun bağlandığı kanalizasyonda da geçtiğimiz günlerde ve dün akşam yapılan aramalarda da numuneler aldığı kaydedildi.

Polis ekiplerinin ayrıca, konsolosluk binasının bahçesinden toprak numuneleri ile konsolosluk binasının çöplerini ve kutularını da incelemek üzere aldığı aktarıldı.

Elde edilen delillerin, Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından detaylı incelemelerinin yapılması için Halkalı’da bulunan Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’ne götürüldüğü bildirildi.

Kapalı garaj ve geçmişte konsolosluk konutunun kullandığı su kuyusunun da titizlikle araştırılacağı belirtildi.

Bu arada, emniyet yetkilileri, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi’nin Türkiye’den ayrılmasının çalışmalarına engel olmadığını, olayın çözülmesi için azami gayret gösterildiğini dile getirdi.

Çok sayıda valizle resmi plakalı bir araç ayrıldı

Türkiye’den ayrılan Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi’nin Levent’teki konutundan, içinde çok sayıda valizin bulunduğu resmi plakalı bir araç çıktı.

Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de resmi işlemler için Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na girdikten sonra kaybolmasına ilişkin soruşturma kapsamında dün arama ve inceleme yapılmayacağı belirtilen İstanbul Başkonsolosu’nun konutunun önünde yerli ve yabancı basın mensuplarının bekleyişi sürüyor.

Daha önce konutun kapalı garajına giren resmi plakalı bir araç, bagajında ve arka koltuklarında çok sayıda valizle buradan ayrıldı.

Bu aracın ayrılmasından sonra kapalı garaja yine resmi plakalı bir minibüs girdi.

Minibüs de yaklaşık 10 dakika sonra konutun kapalı garajından çıktı.

Trump’tan Suudi Arabistan açıklaması

ABD Başkanı Trump, gazeteci Cemal Kaşıkçı olayına ilişkin, “Kayıp gazeteciden dolayı Suudi Arabistan’ın suçlanması, ‘masumluğu ispat edilinceye kadar suçlu gösterilmenin’ farklı bir örneği.” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, AP haber ajansına, 2 Ekim’de resmi işlemler için Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı‘nın kaybolmasına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kaşıkçı olayından dolayı Suudi yönetiminin eleştirilmesine tepki gösteren Trump, “Kayıp gazeteciden dolayı Suudi Arabistan’ın suçlanması, ‘masumluğu ispat edilinceye kadar suçlu gösterilmenin’ farklı bir örneği.” diye konuştu.

Trump, Fox TV’ye yaptığı açıklamada ise “Kaşıkçı olayına tepkim, Kral ve Veliaht Kral’ın konuyu bilip bilmemesine bağlı. Öncelikle, ne oldu? Ya da onlar biliyor muydu? Eğer bilgileri dahilinde olduysa bu çok kötü.” ifadelerini kullanmıştı.

Olay

Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine katkı veren ve aynı zamanda Washington Post gazetesinde yazılar yazan Cemal Kaşıkçı’dan, 2 Ekim Salı günü resmi işlemler için Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittikten sonra bir daha haber alınamamıştı.

Emniyet kaynaklarınca yapılan değerlendirmede, Kaşıkçı’nın gittiği Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’ndan bir daha çıkmadığı teyit edilirken, başkonsolosluk binasında aynı saatlerde, 2 uçakla İstanbul’a gelen ve aralarında yetkililerin de yer aldığı 15 Suudi vatandaşının bulunduğu, bu kişilerin daha sonra geldikleri ülkelere döndükleri belirlenmişti.

aa