Dolar 32,4813
Euro 34,5678
Altın 2.477,20
BİST 9.573,37
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 24°C
Az Bulutlu
İstanbul
24°C
Az Bulutlu
Çar 19°C
Per 19°C
Cum 16°C
Cts 18°C

ŞAHIN: MILLET KARAR VERIR

ŞAHIN: MILLET KARAR VERIR
02/02/2014 17:52
A+
A-

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Bu ülkede kimin iktidara geleceğini, kimin zamanı geldiğinde iktidardan gideceğine “millet karar verir” dedi.

 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, partisinin Karabük merkez ve ilçe belediye başkan adaylarının tanıtım toplantısına katıldı. Karabük Merkez Kapalı Spor salonunda yapılan toplantıda konuşan Şahin, 30 Mart 2014 seçimleri öncesi tüm adaylarını açıklayan tek parti olduklarını söyledi.

Dün akşam yapılan ve 6 saat süren Genel Merkez Seçim Üst Kurul toplantısında Genel Başkan ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte olduklarını da anlatan Şahin, “Dün akşam ayrılırken, Karabük’e geleceğimi söyledim. Başbakanımızın sizlere özel selamları var. İnşallah seçim öncesi mitingler planlanırken, Karabük’ü unutmayacaklarını söyledi. Bende Karabüklerin kendilerini çok özlediğini söyledim. En kısa zamanda Şubat sonu ya da Mart başı Başbakanımızı Karabük’te misafir edeceğiz. Morali nasıl diye sorarsanız, Ben uzun yıllardır hatta ortaokul sıralarından beri Başbakanımız ve Genel Başkanımızla birlikteyim. Siyasete onunla birlikte başladım ve siyasete onunla birlikte devam ediyorum. Mutluluğu ve sıkıntıları birlikte paylaştık. Tabii siyaset uzun soluklu bir iş, düz bir yol değil. Zaman zaman engeller çıkabiliyor. Bütün bu engelleri ve badireleri birlikte yaşadık ve birlikte atlattık. Benim özellikle dün akşam gördüğüm Recep Tayyip Erdoğan, son derece moralli bir Genel Başkan ve Başbakandı. Önünü çıkarılmak istenen engelleri geçmişte olduğu gibi bir bir atlayarak millete hizmet yolunda inançla yürüyen bir Başbakandı ve Genel Başkandı” dedi.

“SEÇİM VESİLESİ İLE ULUSLARARARI BİR PROJE UYGULANMAKTA”

30 Mart 2014 seçimlerinin sadece bir yerel seçim olmasının ötesinde anlamlar içerdiğini belirten Mehmet Ali Şahin şunları söyledi:

“Şuanda içinden geçtiğimiz süreçte bu seçim vesilesi ile uluslararası bir proje uygulanmakta. AK Parti’nin 30 Mart seçimlerinde gerileme yaşanması beklentisi içersindeler. Böylece Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken acaba aday olursa Recep Tayyip Erdoğan’ın önünü nasıl keseriz düşüncesi ile bir takım adımlar atılmaya çalışıyor. Biz bunun farkındayız. 17 ve 25 Aralık operasyonunun gerçek sebebi budur. TV’lere, gazetelere yansıyan, internet sitelerine düşen konuşmaları incelediğinizde bunu apaçık görürsünüz. Türkiye’nin düşmanları ve rakipleri olabilir, her zaman olmuştur. Bizim iyi noktaya gelmemizi kıskanabilirler. Başbakanımız Dünya 5’ten büyüktür sözü bir takım ülkelerde tavır alınmasına karşı yol açtığını düşünüyorum. BM 196 üyeden ibaret. Orada 5 tane üyesi var ki, daimi üyesidir. Bunların 195’i evet dese biri hayır dese onun dediği olur. ABD, Rusya, Fransa ve Çin bunlar güvenlik konseyinin daimi üyesi. Bunların bir tanesi herhangi bir işe karşı çıksa herhangi bir adım atmak mümkün bile değil. Başbakanımız bu yapıyı değiştirelim dedi. BM’ye üye ülkelerin büyük çoğunluğu Müslüman ülkelerden oluşuyor. Neden 5 tane ülke arasında neden Müslüman bir ülke yok, neden Müslüman bir ülke burada temsil edilmiyor diye söyledi. Bu bazılarını rahatsız etti. Bu zamana kadar bu konu hiç gündeme getirilmemiş. O ülkedeki mağfirler AK Parti ile hesaplaşma düşüncesi içersinde olabilir. AK Parti iktidarı gitsin diye bir takım çalışmalar yapabilirler. Bunu yadırgamıyorum. Bu projede kardeş bildiklerimizin yer alması beni üzüyor, yaralıyor.”

“CUMHURİYET DÖNEMİNDEDEKİ İLİM ADAMLARI DEVLET İÇİNDE YAPILANMA YAPMAMIŞLAR”

İlim adamları gönül insanlarının insanlara ibadeti, ahlakı doğru yol gösterenlere büyük saygı gösterdiklerini de anlatan Şahin, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Onları dinleriz ve onlardan yararlanmak için gayret etmişizdir. Bizim medeniyetimiz ilim alanında kutup yıldızı olarak gösterebileceğimiz önemli adamları yetiştirmiştir. Bizim medeniyetimizin yetiştirdiği insanlardan biridir İmam-ı Azam, Hoca Ahmet Yesevi, Mevlana, Hacı Bektaşi Veli insanların gönüllerine kafalarına hitap etmiş insanlardır. Son zamanlarda Bediüzzaman Said Nursi hazretleri, Süleyman Hilmi Tuna hazretleri gibi daha sayabileceğim birçok insanlar, hep insanlara dünyaya niçin geldiği şuuru ile yetişsinler yaşasınlar. Dünyaya geldikleri temizlikle ruhlarını teslim etsinler diye hep gayret etmişlerdir. Bunlardan hiçbiri özellikle Cumhuriyet döneminde devlette bir yapılanma içersine girelim ve bir takım kamu görevlilerini kendi amaçlarımız doğrultusunda kullanalım düşüncesi içersinde hiçbir zaman olmamışlar. Siyasi parti içersindeki milletvekilleri ile ilgili, istifa edin diye siyaset içersine girin dememişler. İki gündür internete düşen konuşmaların gönül insanı, insanları doğruya sevk eden ve etmesi gereken insanlar olması gerekirken, siyasete doğrudan ilgilendikleri şekilde bir izlenime yol açtığı için bunları söylüyorum.”

“TÜRKİYE’YE 76 MİLYON KİŞİYE ZARAR VERİCİ NOKTAYA GELMİŞ GELİŞMELERE DUR DİYECEK FERASETİ GÖSTERECEĞİNİZE İNANIYORUM”

Şahin, bir buçuk ay önce Fetullah Gülen’i Türkiye’ye davet ettiğini de hatırlatarak şunları söyledi:

“Kendisini sevdiğimizi ifade etmiştim. Bu konuşmamdan dolayı çok büyük gürültü çıkarıldı. Şimdi bir ay sonra buradan aynı değerlendirmeyi yaparken, doğrusu hizmet hareketinin yakın bir zamana kadar her türlü faaliyeti içersinde yer alan bir kişi olarak işte geçtiğimiz yıl burada yapılan Türkçe Olimpiyatlarında fiilen görev almış biri olarak stadın verilmesi söz konusu değildi. Bizzat bakanla konuşarak tahsisi konusunda yardımcı olarak, sponsor bularak mükemmel bir şekilde organizasyonun tamamlanması konusunda samimi dileklerle yaptım. Çünkü gerçekten hizmet amacıyla bir araya gelmiş insanlar olarak diyorum. Ama şimdi ben ve benim gibi düşünen arkadaşlarımız şunu söylemeliyiz; bu hareket bir siyasi parti değildir, biz siyasi parti olarak görmedik, hizmet hareketi olarak gördük. Niye bu işler içersindesiniz diye gür bir sesle seslerini çıkarıp ortaya koymamalıdır. Bunları söylemek durumunda kaldığım için son derece üzgünüm. Çünkü ben bir buçuk ay önce konuşmamı yaparken, devlet içersinde bir takım işgüzarların bir yerlere yamanmak için bazı işler yapmış olduğunu düşünüyordum. Ama şimdi gelmiş olduğum noktada işin farklı noktaya ulaşmış olduğundan derin üzüntü duyuyorum. Türkiye bunları hak etmiyor. Bu hareketin lideri durumundaki Hoca efendinin bütün bu gelişmeler karşısında bir durum değerlendirmesi yaparak Türkiye’ye zarar verecek noktaya gelmiş olan bu gelişmeler için tedbir almasını gerektiğini düşünüyorum, kendisine saygı duyan biri olarak. Mutlaka olaya vaziyet etmelidir.”

“GELİN LÜTFEN ARTIK TÜRKİYE’YE”

“Tekrar ediyorum 16 yıldır ABD’desiniz. Artık gelin Allah aşkına Türkiye’ye” diyen Şahin, “Sizin vatanınız burası. Kardeşiniz ve yakınlarınız öldü cenazelerine gelemediniz. Gelin lütfen artık Türkiye’ye. Yoksa orada istemediğiniz şekilde bir takım bağlantılar içine mi soktular, bırakmıyorlar mı. Lütfen, Türkiye’ye, 76 milyon kişiye zarar verici noktaya gelmiş gelişmelere dur diyecek feraseti göstereceğinize inanıyorum. AK Parti’ye, Recep Tayyip Erdoğan’a zarar vermeye çalışanlar çalışırken, Türkiye’ye, 76 milyona zarar verdiklerini unutmalılar. Bu ülkede kimin iktidara geleceğini, kimin zamana geldiğinde iktidardan gideceğine millet karar veriri. Sandıkla karar verilir. Türkiye’de demokrasi var. Bir takım yargısal yollarla yargıyı kullanarak Türkiye’de, elimizdeki bilgilere göre konuşurum, Başbakanın kolunu kelepçe vurmadan içimiz rahatlamayacak diyen savcılar gördük. Emniyet içinde bir takım yapılanmalar içinde olanlar kişiler merak etmeyin 25 Aralık’tan sonra bu hükümet gidecek tekrar yerlerinize geleceksiniz diye konuşmalar tespit ettik. O bakımdan arkadaş Türkiye’nin huzurunu bozmaya, millet iradesinin ortaya koymuş olduğu sonucu sandık dışı yollarla değiştirmeye kimsenin hakkı yoktur. Önce millet olarak siz izin vermeyeceksiniz. O nedenle 30 Mart seçimi sadece belediye seçimi değil derken bunu fark ediyorum. Sandıktan AK Parti çıkmalı. Şuanda Türkiye’ye ekonomik olarak sıkıntı vermeye çalışan insanların bu planları eğer millet sandıkta daha büyük ekseriyetle AK Parti’ye desteğini verdiğinde bütün bunların hepsi son bulacak. Ekonomiyi bozuyorlar, dövizi fırlattılar. Merkez Bankası dengelemek için istemediğimiz halde faiz yükseltti. Bunun Türkiye’ye kaybı var. Çarşı pazara yansıması var. Bütün bunlara son verecek milletimizdir. Bütün bu oyunlar 30 Mart’ta bozulacak. Türkiye’nin geleceği ve istikrarı için destek istiyoruz” dedi.

iha