SİNAN OĞAN VE ELÇİBEY DÜŞMANLIĞI, HAYDAR VE İLHAM ALİYEV SEVGİSİ

Sinan OĞAN’ın Azerbaycan ile ilişkilerine baktığımız zaman, Merhum Ebulfez ELÇİBEY’den hazzetmediği, Aliyev ailesi ile iyi ilişkiler geliştirdiği görülmektedir.

Sinan OĞAN’ın Azerbaycan ile ilişkilerine baktığımız zaman, Merhum Ebulfez ELÇİBEY’den hazzetmediği, Aliyev ailesi ile iyi ilişkiler geliştirdiği görülmektedir. Son adaylık açıklamalarına kadar ELÇİBEY’i yok sayan, Haydar ve İlham ALİYEV’e övgüler düzen bir Sinan OĞAN vardır. Sinan OĞAN’ın Azerbaycan Avrasya Araştırmalar Merkezi’ndeki görevinden dönüşünden sonraki bütün hayatının her aşamasında adeta ALİYEV ailesinin Türkiye temsilcisi gibi çalıştığı görülmektedir. Bu çalışmalarından dolayı Azerbaycan yönetimi tarafından zaman zaman ödüllendirilmiştir. Mesela 2011 yılında bir törenle kendisine Azerbaycan’da daha çok sanatçılara verilen “Terakki (İlerleme) Madalyası” verilmiştir. Azerbaycanlı gazeteci F. Uğur bu konuda şunları söylüyor:

“S. OĞAN’ın Azerbaycan’la özel ilişkileri o kadar genişledi ki, onu Azerbaycan diasporasının temsilcilerinden biri olarak kabul ettiler. Nitekim bu hizmetlerinden dolayı da (başka hangi hizmetlerinin olabileceğini tasavvur etmek istemiyoruz) onu 2011’de “Terakki” Madalyası ile ödüllendirdiler. O zamanlar Sinan OĞAN milletvekili idi.

İtiraf etmeliyiz ki, 2011’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bir üyesinin, komşu ülkede ciddi siyasi iddiaları olan birisinin “Terakki” madalyası ile ödüllendirilmesi beklenilen bir şey değildi. Çünkü bu madalya verilen kişiye uygun değildi. Doğrudur, Sinan Bey özel hevesle “İlham ALİYEV’in bana “Terakki” madalyası vermesi benim için büyük gururdur.” Demişti. Fakat bu yanlış bir açıklama oluyordu. Yani, Azerbaycan’la ne kadar yakın olsa da, “Terakki” madalyasının kimlere ve hangi sebeplerle verildiğini bilmeyebilirdi. Gerçek şudur ki, Azerbaycan’da bu madalyayı daha çok demiryolculara, çalışmalarında üstün başarı görülen hekimlere, şarkıcılara… Verirler ve kesinlikle yüksek devlet ödülü sayılacak bir şey değildir. Düşünüyoruz ki, o zaman Sinan Bey’e karşı haksızlık yapılmıştır. Aslında, Komşu ülkede ciddi siyasi iddiaları olan bir kişiye “Terakki” madalyası vermek şu anlama gelebilir ki, “sen bizim adamımızsın, amma hizmetlerini de kalıcı hale getirmelisin.” Buna göre de, düşünmek olur ki, saygılı Sinan Bey’e sonraki madalyalardan biri de verilebilir…”

“Terakki” (İlerleme) Madalyası 2006 yılında Azerbaycan Devlet Şirketi SOCAR Yönetim Kurulu Üyelerinden Süleyman GASİMOV’a da verilmiştir. S. GASİMOV 2011 yılında “Şöhret” (Şeref) Madalyası da almıştır.

S. OĞAN aldığı ödüllerin hakkını vermektedir. TÜRKSAM’da asistanı olarak çalışan birisi sosyal medyada yaptığı bir yorumda, Sinan OĞAN’ın araştırma merkezinin internet sitesine kesinlikle ELÇİBEY’in resimlerini koydurtmadığını ifade etmektedir. Zaten onun ELÇİBEY düşmanlığı veya ELÇİBEY’i yok sayma anlayışı ile ALİYEV sevgisi zaman zaman aleniyet kazanan bir konuydu.

MHP Iğdır Milletvekili iken ALİYEV “sevgisi” depreşen ve Yeniçağ Gazetesi’ne “Haydar Aliyev Türkiye ile Türk dünyasının Azerbaycan üzerinden birleşmesini arzu ediyordu. O’nun bu yol haritasını izlemeye çalışıyoruz. Zor bir dönemde Azerbaycan‘ı düzlüğe çıkardı ve oğlu İlham ALİYEV‘e bıraktı. Azerbaycan sağlam temeller üzerinde yürümektedir.” Şeklinde açıklama yapan Sinan OĞAN’ın bu demeci, 14 Aralık 2013’te MHP yetkilileri tarafından düzeltilecekti.

Yapılan yazılı açıklamada, bu sözlerin partiyi “bağlamadığını” bildiren MHP yöneticileri, Oğan’ın “Kendisi (Haydar ALİYEV) Türkiye ile Türk Dünyasının Azerbaycan üzerinden birleşmesini arzu ediyordu. Onun bu yol haritasını izlemeye çalışıyoruz. Zor bir dönemdeAzerbaycan‘ı düzlüğe çıkardı ve oğlu İlham Aliyev‘e bıraktı. Azerbaycan sağlam temeller üzerinde yürümektedir” cümlelerinin MHP’nin görüşleriyle ilgili olmadığını vurguluyorlardı. MHP’nin açıklamasında şu hususlar öne çıkarılmıştı:

“Türk Dünyası’nda Azerbaycan‘ın yeri ve önemi açıktır. Bu çerçevede Azerbaycan‘ın yakın tarihinde en önemli ve başat mevkiin, merhum Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ebulfez ELÇİBEY‘e ait olduğu unutulamaz. Çünkü ELÇİBEY, son nefesine kadar Türklük davasının neferi olarak çalışmış ve Azerbaycan‘ın bağımsız bir ülke olarak devletler ailesinde yer edinmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Ebulfez ELÇİBEY, sadece Azerbaycan halkı tarafından değil, Türk halkı tarafından da gurur ve iftiharla anılmalıdır.Iğdır Milletvekilimiz Sinan OĞAN‘ın sözleri, kendi şahsi görüşlerini yansıtmaktadır.MHP‘nin Azerbaycan‘ın gerçeklerine bakışıyla ve politikalarıyla ilgisi yoktur.”

S. OĞAN’ın Aliyevlerle olan ilişkisi daima merak konusu olmuştur. Mesela kendisiyle bir polemiğe giren Ortadoğu Gazetesi yazarlarından Şükrü ALNIAÇIK O’na, “Onun Türkiye’deki 13 yıllık AKP hükümeti yüzünden kendi devletinin 50 yıllık dış politika rezervlerini ciddiye almazken, Moskova merkezli BDT üyesi Azerbaycan’daki 23 Yıllık ALİYEV diktatörlüğünün emrine nasıl girdiğini;

Türkiye’deki en köklü Azerbaycan Derneği olan “Azerbaycan Kültür Derneği’nin” kaygılarını hiçe sayarak ALİYEV’e neden bu kadar yaklaştığını ve ondan neden “madalya” aldığını” sormuştur.

Sinan OĞAN’ın ALİYEV ailesi ve yönetimi ile olan ilişkileri Azerbaycan’da da sorgulanmıştır. Gazeteci Ferda UĞUR “Yaşasın Sinan Oğan” başlıklı yazısında; Azerbaycan diasporası ve Sinan OĞAN’ın bu kapsamdaki çalışmalarını, Azerbaycan Hükümeti ile (parasal) ilişkilerini, Sinan OĞAN’ın seçim kampanyasının Azerbaycan yönetimi tarafından finanse edildiği konusunu üzeri örtülü ve biraz da “ironik” olarak şu şekilde anlatmaktadır:

“Sinan Bey, göründüğü gibi ya Rusya üzerinden Azerbaycan’a, ya da Azerbaycan üzerinden Rusya’ya bağlıdır.

Azerbaycan diasporasının inkişafında hususi hizmetleri olan ve bundan dolayı “Terakki” madalyası ile taltif edilen Sinan OĞAN’ın diaspora çalışmalarında hangi işlere imza attığını söylemek o kadar kolay değil. Türkiye’de Azerbaycan’ın lobi hizmetini temsil eden 50’den çok teşkilat var ve onların ekseriyetinde rehberlik, ya da sadece rehberlikten ibaret olan bütün çalışan heyet Türkiye vatandaşları olan Azerbaycanlılardır. 

Bizim bildiğimize göre, Avrupa ülkelerinin de çoğunda Türkiye vatandaşları olan Azerbaycan Türkleri “Azerbaycan Kültür Dernekleri” kurup çalışırlar. Ne iş gördükleri belli değil, kimin menfaatlerini temsil ettikleri anlaşılmıyor. Amma her halde, en azından, bütün Avrupa’yı kaplayan dönercilerin en az %15’i Azerbaycan hakkında sınırsız sohbetler ederler. Sinan OĞAN ise Türkiye’de Azerbaycan yönetiminin temsilcisi gibi tanınır. Bu, elbette, oldukça saygılı bir mevkiidir.

    Şüphesiz, tahmin ediyoruz ki, O normalde Azerbaycan’ın Diaspora Komitesi’nden kokuları gelen yolsuzluk sohbetlerine de bulaşmış birisi olmamalıdır. En azından, ona göre ki, Azerbaycan diktatörleri Türkiye’de iş yapmak istediğinde, öyle kendileri doğrudan iş görebilirler, lobi desteğine ihtiyaç olmuyor. Ve Türkiye’de nüfusun yüzde 70’den fazlasının Azerbaycan’ı kardeş ülke olarak kabul etmesinin de Türkiye’deki Azerbaycan kurumları ile hiçbir ilgisi yoktur. İnanıyoruz ki, Sayın Sinan Bey’in de bu alanda hizmetleri yorucu olmamıştır. Yorucu olmayan bu hizmetin karşılığında Azerbaycan tarafı da zamanında, örneğin (bu hükümetin içinde birçok yolsuzluk taraftarlarının olmasına rağmen, Sinan OGAN’ı bizim hükümete platonik bağların bağladığını tahmin etmeliyiz!) O’nun seçim kampanyasının oluşturulmasında “hörmetli” katkılarda bulunmuştur. O zaman Türkiye’de bazı yayınlar yazıyorlardı ki, Sinan OĞAN’ın seçim kampanyasının “pik” noktası Iğdır’daki Haydar Aliyev Parkı’nda seçmenlere yaptığı şiirsel konuşma olmuştur.”

Sayın Ferda UĞUR, Sinan OĞAN’IN MHP Genel Başkanlığı Adaylığının Azerbaycan Hükümeti (aynı zamanda Rusya) tarafından resmen desteklendiğini yazısının sonunda esprili bir şekilde anlatmaktadır:

“Kabul edilebilir ki, Sinan OĞAN’ın MHP’de Genel Başkanlık Adaylığına kalkışması Azerbaycan hükümeti için çok faydalı olur. Öyle biliriz ki, orada güçlü bir partimiz var, o çapta ülkenin iç siyasi çizgisinde bizim hükümetin sevgileriyle yönlendirdiği bir muhalefet partisi neden olmasın ki? Zaten, resmi makamların seslendirdiği değerlendirmelere göre Azerbaycan’da muhalefet yok, kalmadı. Buna göre de, Türkiye’de muhalif platformda duran bir partimizin olması tam yerine düşer. Ki, onunla da ERDOĞAN uğraşsın. Azerbaycan Hükümeti ile Türkiye muhalefetinin birliği ise oldukça büyük bir tarihi izdivaç olurdu. “Bir millet iki devlet” formülü “Valdai Forumu”ndan daha tutarlı olmalı değil mi? İktidarı bizden, muhalefeti ise Türkiye toplumundan! “Bir millet iki devlet” formülüne işte bu şekilde daha etkin bir içerik vermek için mükemmel bir fırsat ortaya çıktı! Yaşasın Sinan Oğan!”

MHP Genel Başkanlığı Adaylığı gündeme gelince Sinan OĞAN’ın ELÇİBEY’le yıllar önce çektirdiği fotoğraflar aklına gelmiş ve Merhumun ölüm yıldönümlerini hatırlar olmuştur.

Kaynak: Mustafa Önder / Haberiniz.com