Tekelleşen Dernek Zihniyetlerine Hayır….

Derneklerin kurulma amacı gurbetteki hemşerileri bir arada toplayıp, gönül bağını koparmamak olsa gerek…
“Hastaya şifa, üşüyene kömür okuyana burs olmak….”

Kurulum amacı hemşerilerine hizmet etmek olan derneklerin, yıllar sonra tabiri caizse sapıtmaları ;üyelerini ve özellikle gençleri bu bağlamda tepkisiz, bir o kadar da uzak tutmuştur derneklerden…

Ne yazık ki , aynı yörenin insanları, birbirlerini dışarıda görseler tanımayacak  duruma gelmişlerdir…

Derneğin duayenlerinden, yönetimin bel kemiği olan insanlar; derneğin tekelleşmesinden rahatsızlık duymaları halinde suya sabuna karışmaz olmuşlardır…

Sözüm ona;  “1 KASIM 1922” yılında kaldırılan saltanatlık sistemi günümüz dernekçiliğinin yaygınlaşması ile adeta tekrar gelmiştir…
Bu bağlamda tekelleşen bir dernek zihniyeti ortaya çıkmıştır..

Tabeladan ibaret dernekçilik anlayışı, keşkek açma, koç ağalığı, davul zurnadan öteye gidememiştir.

Genç yönetimin arkasından konuşarak dernekçiliğe adam kazandıramazsınız…. 30 sene önceki dernekçilik gençlere zaman kaybı oluşturur… Tekelleşen dernek sistemine hayır…

Yaşadığım bir olayı baz alarak sıkıntı duyduğum bir konuyu bahsedeceğim…

Yakın zamanda bir cenaze olduğunun haberini aldım. Çevre köylerden bir vefat haberini duymanın üzüntüsünü yaşadım…

Malum derneklerimiz…

Haber vermeleri açısından derneğe başvurmamı tarafıma ilettiler…

Bağlı bulunduğumuz köy derneğine bu konuyu arz ettik. Yönetimin mesaj ile haber vereceğini söylemesine üzerine cenaze yakınlarına dönüş sağladım…

Sözüm ona ki cenaze defnedildi… Fakat ne mesaj, ne arayan, ne de konuya özen gösteren oldu…

Vaktin geçmesi ile kimseye mesaj gitmediğini anlamış bulunmaktaydım…
Birkaç kişiye konuyu izah ettiğimde; her türlü mesaj atılan kişilere de bu haber ne yazık ki atılmamıştı…

Dernek yönetimine tekrar bir dönüş sağlama lütfünde bulundum…

Çünkü vefat eden kişiye en azından bu son görevi yapmak vazife olsak gerekti…

Derneğin bu mesajı atmadığını  yönetimle konuşmam ile bir kez daha şahit oldum…

Peki ya atılmama gerekçesi neydi?

Vefat eden kişi başka köylüydü… fakat eşi ve kayınpederi o köylüydü…
Vefat eden kişinin kayınpederi eşi yahutta hiçbir akrabası derneğe üye değildi…

Bu sözlerin ardından üzülerek ve sinirlenerek şaşırdım…

Nasıl olurdu…
Bu mesaj bu yüzden atılmazdı.. peki ya dernekler neden var… Tabelası bile olmayan dernekti oysaki. Dışarıdan bakılınca bir sürü üyesi olan bir dernekti….
7 8 yıl olmuş bir dernekti…

Dernek kurulduğunda ; düğün, bayram, seyranların dernek kanalı ile yayılmasını hedefleyen dernek; peki ne oldu da fikrini değiştirdi.?

Dernek kanalı ile davetiyelere kaşe basılan düğünlere sadece üyeler mi gelebilmekteydi?

Bir yan köyündeki cenaze haberini yapamayan dernekten ne beklemeliyiz..

Hiç bir anlamda kendini gösteremeyen, adlarının başına sırf reklam olsun diye, köy dernek başkanı olarak lanse edilen bir dernek reklamdan öteye gidemez..

Derneklerde esas olan kişi midir?

Yaşımız itibari ile çok tanık olmasakta eskiden imece vardı…
 Şimdi yerini menfaat, nam, şöhret, reklam almış ….

Mevlam Neyler; Neylerse Güzel Eyler….

Serhat ARSLAN

http://sinoptimes.com