TÜRKİYE SEVDALILARI ÜLKE SENİN

1990’lı Yılların başlarında duyduğum lüzum üzerine bir çok teşkilatlarda ve ülkücü camiada sürekli söylediğim söz bugün de yerinde.
O günlerde ne demiştim !

Bu Teşkilatların başına Evliya diksek,bizler onu bile Evliyalığından ederiz,demiştim…
Bugün bu sözümün de arkasındayım.
Görünen köy kılavuz istemez misali..

Süreki eleştiren bir kişinin en samimi bir arkadaşını her hangi bir teşkilata başkan koysanız inanın belli bir zaman bakmışsınız o sürekli eleştiri yapan başlamış,dün beraber olduğu ama bugün eleştiri oklarını ona yönettiğini görürsünüz…

Efendim falan başkan görev den alınmış !
Efendim falancı çok başarılıymış !
Eeeee daha sonra….

Sürekli eleştiren ama asla üretmeyen, camiasına faideli olmayan bu insanlar inanın gönüldaşlarım dünde vardı bugünde varlar..
Bu durum gençler üzerinede sirayet etmiş durumda..
A üniversiteli B üniversiteli ile çekiştiği gibi v.s..

Ben bunca zaman Teşkilatlarda bulunmama rağmen hiç kendiliğinden istifa  eden yeni gelenlere önünü açanı pek görmedim. Tabi istisnalar kaideyi bozmuyor..
Ortalıkta bir benlik duygusu var ki sormayın…

Araştırmayan Okumayan bir toplum çevresine nasıl faydalı olur bilemiyorum !
Kime sorsam herkes ben çok çalıştım,gece gündüz demedim der !
Ama sonuç ortadadır…

Halkla bütünleşmeyen sürekli masa başında bir insan nasıl başarılı olur bilemiyorum…
Seçim zamanı meydanlara ineriz.Adayımız yada adaylarımızı önceden belirlediğimiz belli pilot bölgelerde yada ülkücü esnafların olduğu alanlara götürürüz ve çok çalıştık deriz….

Unutma ki Her Ülkücü bir adaydır..

Her ülkücü bir aday gibi seçimlerden önce çalışmaya başlasa durum daha farklı olur.
Bayrak asmak afiş asmak ile gönüller fethedilmiyor.Vatandaşı birebir fethetmek gerekiyor…
Yapılan bir çok orginizasyonlara baktığımızda hep aynı suretleri görürüz..Simalar hemen hemen aynıdır.
Organizasyonlarımıza vatandaşı çekmek başarısını maalesef yakalayamadık..
Buna kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz da diyebiliriz..

Lider Devlet Bahçeli,geceli gündüzlü sürekli çalışırken,zamanını boşa harcamazken biz ne yapıyoruz diye kendimize sormamız gerekmez mi…
Kongrelere harcanılan efor’u İktidar yoluna harcayabilsek inanın başarı peş peşe ardı ara gelecektir…
Marifet yemekli ve sanatçılı organizasyonlara sadece ülküdaşlarımızı salonlara doldurmak değildir. Oralara bizden olmayan insanları doldurabilmektir…

Kıymetli ülküdaşlarım lütfen bu yazdıklarımı kulak arkası etmeyiniz.
Teşkilat eleştirisi yapanlardan da hızla uzaklaşınız.
Onlar veba gibidir sizlerede bulaşır..
Bu hastalıktan kurtul.

Ülkücü Hareketin Muktedir ve İktidarı için ben bu dava da yalnızım deyip bugünden ülkücü durulun İslam ahlak ve faziletinle çalışmaya başla..
Asla mevki makam peşinde koşma.

Başarı hepimizin yek vücut olup MHP’nin İktidarı için çalışmaktan geçer…
Kendi aile,akrabalarını ziyaret et.Sıla-i Rahim’i sıkça yap.
Örnek davranışların Ülkücü Ahlakınla onları cezbet..

Komşularını ve mahalle’nde bulunan tüm insanlarla kucaklaş.
 Fitne ve Fesat sofralarında asla bulunma.Bunun ne Davamıza nede hareketimize bir faydası vardır.
Türkiye sevdalıları haydi gün senin yol senin Ülke senin.

MHP’nin mutlak İktidarı için sakın geç kalma çalış..

Yusufiyeli Cengiz AKYILDIZ