YILDIRIM: “TÜRKİYE’DE FİİLEN BAŞKANLIK SİSTEMİNE GEÇİLMİŞTİR”

Başbakan Binali Yıldırım, Rixos Otel’de 22, 23, 24. ve 25. Dönem milletvekilleriyle iftar yaptı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 5 yıldan 4 yıla indirilmesine ilişkin, “Referandum ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı halkın Cumhurbaşkanı olarak getirdik. Seçimleri 5 yıldan 4 yıla indirdik. Doğru mu, eğri mi yaptık ayrı mesele. O günün şartları onun gerektiriyordu, onu yaptık detayına girmiyorum” dedi.

‘TÜRKİYE’NİN NE GÜNEYİ, NE DOĞUSU, BATISI, KUZEYİ AYRILMAK İSTEMİYOR’

Ağrı’daki iftara ilişkin Yıldırım, “Dün Ağrı’da binlerce vatandaşımız ile iftar sofrasında bir araya geldik. Bir kez daha gördük ki; Türkiye’nin ne güneyi, ne doğusu, batısı, kuzeyi ayrılmak istemiyor. Hasım olmak istemiyor. Herkes bu güzel vatanda bir ve beraber olarak, kardeş olarak aynı ay yıldızlı bayrağın altında yaşamak istiyor. Ağrı’daki fotoğraf bunu gösterdi. Hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Devlet ile millet arasındaki mesafeyi kaldırdık. Bölgelerimiz arasındaki ayrımcılığı kaldırdık. Şehirlerimiz arasında ayrım yapmadık” diye konuştu.

‘DOST BİLDİĞİMİZ O ÜLKELER YÜZÜMÜZE BAKMAYA UTANACAKLAR’

Yıldırım, “Beka mücadelesi verdiğimiz bu günlerde görüyoruz ki; dost bildiğimiz bazı ülkeler, bizimle değil, bizim birliğimizi dirliğimizi … yok etmeye çalışan bölücüler ile daha çok haşir neşir oluyorlar. Gözlerimizden kaçmıyor. Sitem etmek yerine ülkemiz içerisindeki şer odaklarını ortadan kaldırmak olduğunu biliyoruz. 40 yıl geçti, yeter artık. Biz bu terör işini halledeceğiz, bölgedeki yaraları da saracağız, bölgeleri de birer zenginlik merkezi haline getireceğiz. Ama gün gelecek bu taşeronların sırtını sıvazlayan dost bildiğimiz o ülkeler yüzümüze bakmaya utanacaklar. O hale getireceğiz. İnşallah milletimiz görecek” dedi.

‘VARSIN OLMAZ OLSUN VİZE MUAFİYETLERİ’

Türkiye’nin AB sürecine ilişkin Yıldırım, “AB süreci yarım asrı geçti. Adeta bir ömür, daha ne kadar devam edecek? ‘Mültecilerde Türkiye daha etkin rol alırsa, frenleyebilirse, biz de buna karşılık vize muafiyetini haziran sonuna çekebiliriz’ dendi. Bunun dışında 72 şartı yerine getirmek için gece gündüz çalıştık. Tam karar beklerken bir ses geldi AB’den. Terör ile mücadele kanununun değiştirmeniz lazım. Teröristlere çok sert muamele yapıyormuşuz. Çocukları, yaşlılara öldürenlere gül verelim. Akla ziyan bir talep. Kusura bakmasınlar, Türkiye’yi ne zannediyorlar. Vize muafiyeti verecekler diye ülkemizin birliği, bölünmez bütünlüğünü tehlikeye atan, canlı bombalar ile infilak ettiren bu ölüm makinalarına müsamaha mı göstereceğiz. Bunlar bizim aklımız ile akılları sıra alay etmeye çalışıyor. Avrupa Birliği şunu bilmelidir ki; Türkiye’nin bağımsızlığından, toprak bütünlüğünden daha önemli hiçbir şey yoktur, Avrupa Birliği üyeliği de dahildir buna. Varsın olmaz olsun vize muafiyetleri” ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE, VERDİĞİ SÖZLERDE ASLA VE ASLA TORNİSTAN YAPMADI’

Türkiye’nin AB sürecine de değinen Başbakan Binali Yıldırım konuşmasına şöyle devam etti:

“İnsanımızın hayat kalitesini artırmak için ne yaptıysak yaptık. Ama ‘Musa, musa bu kadar da uzun boylu değil.’ Kusura bakmasınlar. Taahhütlerimizi yerine getiriyoruz. AB’den de şimdi artık dürüst davranma zamanıdır. İç siyasetin içindeki problemleri Türkiye ile çözmeye çalışmasınlar. Kendi işlerini düzgün yapsınlar. Türkiye’yi iç siyasetlerine malzeme yapmasınlar. Türkiye’nin konuşulması iyi bir şey de. Ölçüyü de kaçırıyorlar.

CAMERON, ‘3 BİN YIL GEÇSE TÜRKİYE AB’YE GİREMEZ’ DİYOR, BUYURUN CENAZE NAMAZINA

İngiltere Başbakanı Cameron’un açıklamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başbakan Yıldırım, “Cameron, ‘3 bin yıl geçse Türkiye AB’ye giremez’ diyor. Buyurun cenaze namazına. AB bu kadar iyi de neden çıkamaya çalışıyorsun cevabını ver. Kanlı bıçaklı oldunuz. Milletvekilini bile öldürdünüz. Öldü. Öldürdünüz demek yanlış olur. Bir milletvekilinin hayatı bu uğurda gitti, bizde olsa acaba neler derdi bunlar? Onun için kimse kusura bakmasın, Türkiye’ye kimse nizam, istikamet vermeye kalkmasın. Biz, 53 yıl önce verdiğimiz sözün arkasındayız. Türkiye, verdiği sözlerde asla ve asla Tornistan yapmadı. Aynı şeyi AB’den de bekliyoruz. Tornistan’ın sonunda kaza riski olabilir, onun için gün samimiyet sınavından geçme günüdür. AB, bir samimiyet testindedir. inşallah bu kez de hayal kırıklığı ile sonuçlanmaz” şeklinde konuştu.

‘İLLA BİR DARBE İLE Mİ BİR ANAYASA OLACAK’

Yeni anayasa ve başkanlık sistemine ilişkin Yıldırım, “Yeni anayasayı birlikte yapmak istiyoruz. İlla bir darbe ile mi bir anayasa olacak. Bu Türkiye’ye yakışmaz diyoruz. Bir kez daha muhalefet partilerine çağrımız şudur; gelin Türkiye’yi bu vesayet, yamalı bohça olmuş anayasadan kurtaralım. Sistem sorununa da çözüm bulalım” dedi.

‘TÜRKİYE’DE FİİLEN BAŞKANLIK SİSTEMİNE GEÇİLMİŞTİR’

Türkiye’de fiilen başkanlık sistemine geçildiğini öne süren Başbakan Yıldırım, “Başkanlık sistemine fiilen geçilmiştir. Dediğimde hop oturup hop kalkıyorlar. Diyeceksiniz ki Cumhurbaşkanı karışmasın var mı öyle yağma. Vatandaşın önüne gitmiş oy istemiş. Hesabını siyaseten verecek. Onun için fiilen başkanlık sitemine geçilmiştir Türkiye’de. Yapılacak olan şey, anayasa ile Başkanlık Sistemi’ni uyumlu hale getirmektir. Eninde sonunda bu olacaktır. Bunun başka çaresi de yok. Aklın yolu bir” diye konuştu. ‘KILIÇDAROĞLU DİYOR Kİ, ‘AMERİKAN SİSTEMİNE VARSAN BEN VARIM’ VARIZ DEDİK’

Konuşmasında ana muhalefet partisi lideriKemal KIlıçdaroğlu’nu da eleştiren Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kılıçdaroğlu diyor ki, Amerikan sistemine varsan ben varım. Varız dedik, bu sefer sen Amerikan sistemini biliyor musun diyor. Sen Türkiye’nin sorunları ile uğraşmazsan, tabii ki bu konulardan bihaber olursun. Biz, Türklere uyacak bir anayasa istiyoruz, ama Amerikan sistemi diyorsa Kılıçdaroğlu ona da varız. Diyor orada vekiller çok konuşur, zaten konuşuyorsunuz, konuşmada uzmanlığınız artık dünyada ün saldı. Çünkü, iktidar vermiyor bu vatandaş. AK Parti’ye siz çalışın, muhalefete de diyor ki, siz de konuşun. Bunda bir terslik yok. Başkanlıkta daha da çok konuşursunuz, çünkü Meclis artık denetim yapacak, yasa yapacak. Başkan da ekibiyle icraat yapacak. Ne faydası olacak, koalisyon olmayacak. Her seferinde tek başına iktidar olacak. Aynı belediye başkanlığı gibi. İki tane başkan yok. Bizimkiler böyle özyönetim, eşbaşkanlık falan … çıkaranlar, böyle zırvalar da var. Bunlar gelişmiş demokrasilerde yok. Korsan işler yok. Her şey milletin kararıyla olur. Milletin verdiği bir yetkiyi kullanamazsınız. Biz, milletin verdiği yetkiyi sonuna kadar kullandık. Kullanmaktan da imtina etmedik. Bize emir verecek tek merci var, millettir. Milletten başka kimseden emir, Ak parti almadı, bundan sonra da almaz. Türkiye, her anlamda emin adımlarla gidiyor. Dünya küçülüyor. Mali disiplini aynen uygulayacağız. Paket hazırladık yatırımcının önündeki engelleri kaldıracağız. Önümüzdeki hafta bu paket Meclis’e gelecek.”