Dolar 32,3363
Euro 35,1725
Altın 2.241,49
BİST 8.729,63
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 9°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
9°C
Hafif Yağmurlu
Çar 11°C
Per 11°C
Cum 12°C
Cts 13°C

Yalçın: Emin Çölaşan tetikçi gazeteciliğin iflah olmaz bir numunesidir

A+
A-

MHP’li Yalçın: Emin Çölaşan tetikçi gazeteciliğin iflah olmaz bir numunesidir.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekilimiz Prof.Dr. E. Semih Yalçın: Çöl Bedevisi Çölaşan; solun geleneksel sözde demokratlığına, millî iradeyi yok sayan nobranlığına ve militarizmine bariz bir örnektir. Tetikçi gazeteciliğin iflah olmaz bir numunesidir.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekilimiz Prof.Dr. E. Semih Yalçın: Ne kadar gizlemeye çalışsa da Çöl Bedevisi Çölaşan’ın saldırılarının nedeni, şuuraltını besleyen MHP ve Ülkücü düşmanlığıdır. Yazılarında, MHP ve Ülkücülere duyduğunuz kin ve nefretin çirkin yüzü sırıtmaktadır.

Türkiye’de hem beynini hem de kalemini Atatürkçülük ve Cumhuriyetçilik maskesi altında sosyalist ideolojiye tahsis edenler, ortaya koyduğu politikalarıyla MHP’nin çözüm üretmeye çalıştığını daima görmezden gelirler. Asıl görülmesi gereken Sayın Devlet Bahçeli’nin siyasi pozisyon olarak iktidara yakın veya uzak durmak gibi bir çaba içinde olmaktan öte, ülkemizin temel meselelerinde “milli duruşu” sağlamaya çalışmasıdır.

MHP, Türkiye’nin meselelerine çözüm üretme yolunun, her şeye körü körüne muhalefetten geçmediğine inanmaktadır. Dolayısıyla MHP, ülkenin bekası adına makul siyasi birlikteliklerden kaçacak bir parti asla olmamıştır.

Bilinmelidir ki 20 yıldır Sayın Devlet Bahçeli’yi Genel Başkanlıkta tutan, Ülkücü iradedir.
Emin Çölaşan’ınki beyhude uğraştır. Hazret; suya yazı yazarak, göğe çukur açarak kendini boşuna paralamaktadır. MHP kervanı bundan sonra da yolunda yürüyecektir.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın EtikHaber’e yaptığı özel açıklamada “Çöl Bedevisi Çölaşan; solun geleneksel sözde demokratlığına, millî iradeyi yok sayan nobranlığına ve militarizmine bariz bir örnektir. Tetikçi gazeteciliğin iflah olmaz bir numunesidir.” dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın EtikHaber’e özel açıklamada bulundu.

Yalçın’ın açıklaması şu şekilde:

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, uzunca süredir işi gücü bir kenara bırakmış; MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye düşmanlıkla yatıp kalkmaktadır.

Hazret, ömrünü Devlet Bahçeli aleyhtarlığıyla tüketmektedir.

Oysa yerli dizi senaryosu gibi bir türlü son bulmayan MHP konulu yazılarından Çölaşan’ın eline geçen, yeis ile hayal kırıklığıdır.

Aklını MHP ve Lideri ile bozan Emin Çölaşan; bu yüzden sağlıklı düşünme ve analiz yeteneğini yitirmekle kalmamış, Türkiye’nin gerçeklerinden de tamamen kopmuştur.

Ne kadar gizlemeye çalışsa da saldırılarının nedeni, şuuraltını besleyen MHP ve Ülkücü düşmanlığıdır. Yazılarında, MHP ve Ülkücülere duyduğunuz kin ve nefretin çirkin yüzü sırıtmaktadır.

Çöl Bedevisi Çölaşan; solun geleneksel sözde demokratlığına, millî iradeyi yok sayan nobranlığına ve militarizmine bariz bir örnektir.

Tetikçi gazeteciliğin iflah olmaz bir numunesidir.

Meslek hayatı boyunca bütün sağ iktidarlarla kavga edip bir türlü sonuç elde edemediği için, yaşadığı inkisarı telafi maksadıyla ahir ömründe MHP’yi bir günah keçisi, bir hayali suçlu konumuna oturtmuştur.

MHP aleyhtarlığını bir takıntı, Devlet Bahçeli düşmanlığın fikrisabit hâline getiren, Çölaşan için bu bir saplantıya, şiddetli bir paranoyaya dönüşmüştür.

Bu saplantı Çölaşan’ı yiyip bitirmektedir.

Emin Çölaşan, ipe sapa gelmez itham ve suçlamalarla partimizi ve Genel Başkanımızı yıpratacağı zannıyla çaba sarf etmektedir.

Bugüne kadar yazıp çizdiklerinden hiçbir şey kazanamaması onun aklına başına getirmemiş, bilakis daha çok çıldırmasına yol açmıştır.

Çölaşan’a tavsiyemiz MHP paranoyasından kurtulmak için en kısa zamanda bir psikiyatriste görünmesi ve sıkı bir tedaviyle bu hastalıktan kendini kurtarmasıdır.

Bu tipler MHP’nin iktidar partisinin olumlu icraatına verdiği desteği payandalık olarak görür ama MHP’nin HDP’ye payanda olmasını isterler.

Bunun yanı sıra; bölücü terörün, terör örgütlerinin planlı ve düzenli şekilde topyekûn saldırıya geçtiğini, Türkiye’nin bir ateş çemberi içinde olduğunu görmezler.

Türkiye’de hem beynini hem de kalemini Atatürkçülük ve Cumhuriyetçilik maskesi altında sosyalist ideolojiye tahsis edenler, ortaya koyduğu politikalarıyla MHP’nin çözüm üretmeye çalıştığını daima görmezden gelirler.

Asıl görülmesi gereken Sayın Devlet Bahçeli’nin siyasi pozisyon olarak iktidara yakın veya uzak durmak gibi bir çaba içinde olmaktan öte, ülkemizin temel meselelerinde “milli duruşu” sağlamaya çalışmasıdır.

15 Temmuz’da sadece MHP veya AKP tasfiye edilmeye çalışılmamıştır. Asıl hedefe konulan Türk siyasi, sosyal ve iktisadi hayatı yani sistemin bütünü olmuştur. Bu travma karşısında Genel başkanımız meseleyi “beka meselesi” olarak görerek pozisyon geliştirmiş, kendisinin veya MHP’nin geleceğinden daha öte bir duyarlılık sergilemiştir.

MHP, Türkiye’nin meselelerine çözüm üretme yolunun, her şeye körü körüne muhalefetten geçmediğine inanmaktadır. Dolayısıyla MHP, ülkenin bekası adına makul siyasi birlikteliklerden kaçacak bir parti asla olmamıştır.

MHP’nin CHP ve HDP ile ittifakına evet, halkın yüzde oyunu almış meşru bir iktidarın terörlü mücadele, Irak ve Suriye konularındaki yapıcı her politikasına olumlu yaklaşılmasına hayır dememizi kimse beklemelidir.

Öyle anlaşılıyor ki MHP ne yaparsa yapsın, nasıl tavır takınırsa takınsın; çöl bedevisi gibi meraklı bezirgânların ön yargıları bitmeyecektir.

İşin trajikomik tarafı, Ülkücülere düşmanlıkla mesleğinde temayüz eden Çölaşan’ın, son dönemde şaşırtıcı şekilde Ülkücü muhibbi kesilmesidir.

Belli ki asıl niyeti Ülkücü camia ile MHP Lideri arasında tefrika perdesi germek, siyaset hendeği kazmaktır.

Bilinmelidir ki 20 yıldır Sayın Devlet Bahçeli’yi Genel Başkanlıkta tutan, Ülkücü iradedir.

Emin Çölaşan’ınki beyhude uğraştır.

Hazret; suya yazı yazarak, göğe çukur açarak kendini boşuna paralamaktadır.

MHP kervanı; yıllardır dost görünen nice düşmanın, suretihaktan görünen nice fitne ehlinin saldırılarına, çığlıklarına rağmen yürümüştür.

MHP camiasını parçalamaya ve başkalaştırmaya kimsenin gücü yetmemiştir.

Ülkücü iradenin tecellisine hiç kimse dahledememiştir.

MHP kervanı bundan sonra da yolunda yürüyecektir.

Çölaşan’ın da yanına zavallı paranoyası kâr kalacaktır.