Dolar 32,3159
Euro 35,1191
Altın 2.296,14
BİST 9.064,75
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Açık
İstanbul
20°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

YAZICI: PARALEL DEVLET’ DIYE BIR ŞEY OLAMAZ

A+
A-

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, MİT’e ait TIR’larla ilgili “Kontrol ve denetimle görevli organların, bilgilendirilmiş olmalarına karşın bir yerde savcı, bir yerde polis, bir yerde jandarmanın mahkeme kararı alarak veya ‘gecikmesinde sakınca var’ diyerek doğrudan doğruya bu tür taşımalara müdahale etmesi hukuk dışıdır” dedi.

“BÖYLE BİR ŞEY OLAMAZ”

Bakan Yazıcı, Ak Parti Rize İl Başkanlığı’nda düzenlediği toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yazıcı, paralel devlet yapılanmalarına yönelik bir soru üzerine şunları söyledi: “Tek devlet, vatan, bayrak ve millet diyoruz. Bu topraklarda bu tek devletin yanında hiçbir zaman paralel devlet diye bir yapı söz konusu değil. Ama devletin yönetim şeması içerisinde bazılarının paralel uygulamalar içerisine girdiklerini söyleyenler var. Bunların bir paralel devlet şeklinde değerlendirilmesinin çok gerçekçi olmayacağını düşünüyorum. Böyle bir şey olamaz. Tek devlet var. Devletin yönetim şeması içerisinde yaşanan olayları dikkate aldığınızda paralel uygulamalar olduğu yönünde iddialar var. Bunların kanıt ve belgeleri ile ortaya çıkması gerekir. Öyle bir saptama olursa onu da hep birlikte görürüz.”

“BUNLARA ÇOK DİKKATLİ BAKMAK GEREK”

Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu Yasası ile ilgili soruyu da yanıtlayan Bakan Yazıcı, “Demokratik hukuk devletlerinde, devletin organizasyon şeması içerisinde görev üstlenen, yasama, yürütme ve yargı erki olarak nitelediğimiz egemenlik hakkını kullanan kuruluşların ve onları temsil eden kişilerin davranışları, halka sunumları ile kurumlarını korur, demokratik anlayışı takviye eder ve güçlendirir. Aksini yapar, çatışma ortamı oluşturacak ve herkese tepeden bakacak tarzda bir takım uygulama örnekleri ortaya koyarak bunu sürdürmeye çalışırsanız, elbette ki demokrasinin en belirgin özelliklerinden birisi hesap vermek, hesap sormaktır. Hesap vermek mevkiinde olan siyasi kadrolardır. Hesap verebilme bağlamında gerekli önemleri almaya sevk edersiniz. Yanlış uygulamalara giderseniz, hesap vermek durumunda olan siyasi kadrolar gerekli yetkilerini kullanmak suretiyle önlemleri alır. Bu ilk algılamada demokratik gelişmelere, erkler ayrımına biraz fren koymak gibi görünüyor. Ama daha büyük hastalıklara yol açacak unsurları önleyici anlamda birazda koruyucu hekimlik görevi gibidir. Herkesin yaptığının kamuoyu algısı ile irdelenmesi gerekir. ‘Ben yaptım, ettim’ ile değil. Niye yaptın Yaptığının bu topluma katkısı ne, demokrasiye sağladığı kazanım ne, hukukun üstünlüğü açısından kıymeti nedir Bunlara çok dikkatli bakmak gerekiyor” dedi.

“TAŞIMALARA MÜDAHALE ETMEK HUKUK DIŞIDIR”

MİT’e ait TIR’ların durdurulması konusunda da açıklamalarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, “İstihbaratın taşıdığı materyallerin aranması ve her hangi bir kritere tabi tutulması söz konusu değildir. Bir sorunu sona erdirmek için istihbaratın bunu taşımak zorunluluğu olabilir. ‘Bunu niye taşıyorsun’ diye suçlayamazsın. İstihbarat teşkilatı bize ait. Kontrol ve denetimle görevli organların, bilgilendirilmiş olmalarına karşın bir yerde savcı, bir yerde polis, bir yerde jandarmanın mahkeme kararı alarak veya ‘gecikmesinde sakınca var’ diyerek doğrudan doğruya bu tür taşımalara müdahale etmesi hukuk dışıdır. Bu son olaylarda enformasyon olmuş mudur bilemiyorum. Enformasyon olmasına rağmen, ‘Ben ararım, bakarım’ diye ısrar edilmişse orada başka amaç vardır diye düşünüyorum. Elbette ki hukuk devletinde olay bu boyutu itibariyle sorgulanır?” diyerek açıklamalarını noktaladı.