Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 24°C
Çar 22°C

YILDIRIM: “AKP OLARAK PROĞRAMLARI MHP’DEN AYRI YAPACAĞIZ”

YILDIRIM: “AKP OLARAK PROĞRAMLARI MHP’DEN AYRI YAPACAĞIZ”
22/02/2017 18:40
A+
A-

Referandum sürecinde MHP ile ortak kampanya hakkında açıklama yapan Başbakan Binali Yıldırım, “Programları AK Parti olarak biz ayrı yapacağız, onlar ayrı yapacaklar. Belki süreç içerisinde, hangi formatta olacağını şu anda söyleyemem ama bir iki programda beraber olabiliriz. Bu da yine karşılıklı mutabakat çerçevesinde olacak ama prensipte kampanyayı her iki parti de ayrı sürdürecek.” dedi.

Başbakan Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde medya temsilcileri ile bir araya geldi.

“MHP ile yapacağımız işleri aleni yapıyoruz”

Binali Yıldırım, “Grup toplantısında bozkurt işareti yaptınız. Sürecin başından bu yana MHP ile ortak hareket ettiniz. Nasıl bir mesaj verdiniz. Bazı kişiler tarafından bu işaretiniz tartışıldı. Kürt oyları etkileyecek mi, Kürtlerin referanduma katılımını etkileyecek mi” sorusu üzerine, şu değerlendirmede bulundu:

“MHP ile yapacağımız işleri işaret dili kullanarak yapmıyoruz, aleni yapıyoruz. Başından beri anayasa değişikliği kararından uzlaşma içinde bir yola girdik. Bu bir sır değil, bütün kamuoyunun bilgisi dahilinde yürüyen bir mesele. Dolayısıyla, bu kampanya döneminde MHP ile ortak etkinlik yapma konusu şu anda karara bağlanmış bir şey değil. Şunu unutmamak lazım, MHP ayrı bir tüzel kişilik, ayrı bir parti, ayrı bir siyasi programı var. Bizim de ayrı bir siyasi programımız var ama burada bir hedef birliği var. Referanduma yönelik bir amaç birliği var dolayısıyla her iki partinin de söylemlerinin ‘Evet’ yönünde olması doğaldır. Buna uygun olarak da programları AK Parti olarak biz ayrı yapacağız, onlar ayrı yapacaklar. Belki süreç içerisinde bir iki programda, hangi formatta olacağını şu anda söyleyemem ama bir iki programda beraber olabiliriz. Bu da yine karşılıklı mutabakat çerçevesinde olacak ama prensipte kampanyayı her iki parti de ayrı sürdürecek. Bilinen bu şu anda.”

“Türkiye’nin bütün renkleri bizim için aynıdır”

Dünkü AK Parti Grup Toplantısı öncesinde kendisine, “Salonda işitme engelliler var. Onlara da bir mesaj verir misiniz?” denildiğini dile getiren Yıldırım, konuşması esnasında işitme engellilere de işaret diliyle “Tabii ki evet” mesajı verdiğini anımsattı. Yıldırım, bu sırada, salondaki bir izleyicinin bozkurt işareti yaptığına aktararak, şöyle devam etti:

“İzleyici, ‘Biz ülkücüleri de unutmayın Sayın Başbakanım.’ diye bağırınca, ben de ülkücülerin işaretini yaparak karşılık verdim. Hepsi o. Bunda yanlış bir şey var mı? Herkesin işaretini yaparız. Türkiye’nin bütün renkleri bizim için aynıdır. 80 milyonu kucaklayacağız derken bunda tek istisna olan terör örgütleridir. Bu ülkenin bölünmesini, parçalanmasını isteyen, bu ülke için kötü emelleri olanlar dışında herkesle beraber oluruz, birlikte oluruz. Yeter ki demokrasi içinde, ülkemizin birliği, beraberliği, kardeşliği, üniter yapısını özümsemiş, içselleştirmiş kim varsa onlarla bir oluruz, her türlü ortak çalışmayı da yapabiliriz.”

KHK’larla yapılan görevden almalar

KHK’larla yapılan görevden alınanların mağdur olduklarına yönelik değerlendirmeler bulunduğunun hatırlatılması üzerine Başbakan Yıldırım, KHK’ların FETÖ ve bölücü terör örgütü olmak üzeri iki boyutu bulunduğunu anlattı.

“Bunun dışında bir üçüncü şık yok.” diyen Yıldırım, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Oradaki suçlanma, kişinin bir irdelenip ortaya çıkarılması lazım. Bu yapılmadan, bu dediğiniz tarzda bir yola girersek o zaman bu mücadele topyekun sorgulanmaya başlanır. Ne kadar irtibatı var, ne kadar işin içinde, ne kadar değil, bunların ortaya çıkması lazım. İşin göbeğinde olan bir kişiyle hasbelkader bir işin içine dahil olmuş bilmeyerek, bunu birbirinden ayırt etmeden bu dediğiniz tarzda bir mağduriyet giderme sürecini başlatmak doğru değil. Bu, mücadelenin etkinliği bakımından sorgulanmaya başlaması bakımından doğru bulmuyoruz ama bunun da uzun sürmemesi lazım.”

“Olayların derinliğini bilmeyince böyle konuşmalar oluyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Rakka’da ne işimiz var?” yönündeki açıklamalarını hatırlatan Yıldırım, “Olayların derinliğini bilmeyince böyle konuşmalar oluyor. Rakka’da sizin işiniz olmazsa onların sizin memleketinizde işi oluyor. Onların buradaki işlerinin önüne geçmek, yok etmek, terörü kaynağında kurutmak için işimiz var. Türkiye’nin bugün bölgede inisiyatifi niye arttı? Fırat Kalkanı Operasyonu ile beraber arttı” diye konuştu.

“3 bin civarında DEAŞ mensubu etkisiz hale getirildi”

Suriye’nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik devam eden Fırat Kalkanı Harekatı ile Kilis ve Gaziantep’e atılan roketlerin durdurulduğunu, can güvenliğinin sağlandığını, yasa dışı sınır geçişlerinin önüne geçildiğini ve oralarda yaşanan sığınmacıların yeniden memleketlerine gittiğini bildiren Yıldırım, “Türkiye, bu hareketiyle terör örgütüyle özellikle de DEAŞ ile en etkin mücadele eden, lafını yapmayan gerçek anlamda mücadele yapan ülke olduğunu bütün dünyaya gösterdi. 3 bin civarında DEAŞ mensubunu biz etkisiz hale getirdik. Birçok ülke lafını ediyor, ‘DEAŞ ile mücadele’, ‘Hadi buyur’ deyince kimse yok ortada” değerlendirmesinde bulundu.

Farklı bir yaklaşımın, olumlu anlamda olacağını öngörüyoruz

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in iadesine ilişkin bir gelişmenin olup olmadığı sorusuna Başbakan Yıldırım, şu yanıtı verdi:

“Ben bu yönetimin, bu meselenin bizim açımızdan ne demek olduğunu çok daha iyi anladığını görüyorum .Farklı bir yaklaşımın, olumlu anlamda olacağını öngörüyoruz. Ayrıca şunu da açıkça söyledik dedik ki ‘Siz Türkiye kamuoyunun ABD karşıtlığının sona ermesini istiyorsanız mutlaka bu konuda adım atmanız lazım. Biz ne yaparsak yapalım kamuoyumuz ABD hakkında çok iyi şeyler de düşünmüyor. Özellikle bu FETÖ elebaşının orada olması dolayısıyla ne yaparsak yapalım bu ilişkileri düzeltemeyiz. Bu algıyı değiştirmenin yolu sizin bu yönde olumlu bir adım atmanız gerekir’ diye de söyledik. Bazı şeyler, iyi şeyler olacağını da ümit ediyoruz.”

“CHP kampanyasını yumuşatmış görünüyor”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasa değişikliğine ilişkin eleştirilerinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, Kılıçdaroğlu’nun “Bu teklif yüzde 98’le kabul edilse bile tanımıyoruz” sözüne kendisinin “Millet de onu tanımaz. Önemi yok, tanısın tanımasın.” karşılığını verdiğini hatırlattı.

“Şu anda CHP, kampanyasını yumuşatmış görünüyor.” diyen Yıldırım, bunun daha parti kimliği dışında bir kampanya olduğunu ifade etti.

Yıldırım, CHP’nin bu tavrının nedeninin sorulması üzerine, “Bilemiyorum. Bir taktik veren, bir kampanya aklı var diye düşünüyorum ama bu kötü bir şey değil böyle yapılmış olması. Bence kucaklayıcı olmak yani ayrıştırmadan, sertleştirmeden insanları… İşte kandı, hainliktir gibi hiçbir şekilde vatandaşın hoşuna gitmeyen, vatandaşın hiç hak etmediği söylemler olmaması iyi bir gelişme. Demokraside ve ülkenin birliğinin, beraberliğinin muhafazasında bu söylemin daha doğru bir söylem olduğunu düşünüyorum ama ne kadar sürecek bilmiyorum. Onu da zaman içerisinde göreceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

“2018’de de normal kongremizi yapmış olacağız”

Referandum takvimine göre AK Parti’nin kongre takviminde değişiklik olacağını söyleyen Yıldırım, “AK Parti kongreleri zaten bu sene en alt düzeyde başlıyor. 2018’de de normal kongremizi yapmış olacağız. Dolayısıyla bu referandum sonucuna göre kongre takviminde bir değişiklik olmaz.” değerlendirmesinde bulundu.

“100 binin üzerinde kamu görevlisinin görevinden uzaklaştırıldı”

Kanun hükmünde kararnameyle bazı akademisyenlerin üniversitelerden ihraç edilmelerine ilişkin soru üzerine Yıldırım, ülkede büyük bir olay yaşandığını, 15 Temmuz’un küçümsenemeyeceğini, canlarını vererek darbeyi etkisiz hale getiren bir başka ülkenin olmadığını belirtti. Yıldırım, burada bir travma yaşandığını, 100 binin üzerinde kamu görevlisinin görevinden uzaklaştırıldığını, tehlikenin henüz geçmediğini, örgütün çok kapalı olduğunu söyledi.

Başbakan Yıldırım, yıllarca yanı başında bulunan birisinin örgüt elemanı olabildiğini ve bunun farkına varılmadığını vurgulayarak, “Darbe günü ‘Buraya kadar.’ diyor ve o yanınızdaki insan sizi derdest edip götürüyor. Böyle bir olay yaşanmadı. İki Almanya birleştiği zaman 500 bin kamu görevlisi memuriyetten çıkarıldı. Hepsi bütün hukuki yollara, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) gitti, o da bu kararı değiştirmedi, doğru buldu. Hiçbir devlet, kendisine sadakatle bağlı olmayan memurlarla çalışmak zorunda değildir. Biz de buna benzer bir durumla karşı karşıyayız.” şeklinde konuştu.

AA