ZAYTUNG DEĞIL BAKAN ŞIMŞEK!

Bakan Şimşek: “Tekrar erişimi dört gözle bekliyoruz.”

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Twitter yasağıyla ilgili şu açıklamaları yaptı:

“Twitter halka açık bir şirket hassasiyet göstermiyor. Türkiye’den reklam alıyorlar vergi vermiyorlar. Bu da kabul edilebilir bir şey değil. Twitter veya başkası olsun. Kendi ülkelerinde hangi hassasiyetleri taşıyorsa oraya nasılsa burada bunu yapmak zorundalar. Yasaklanmasına üzüldüm ama yasakçı bir zihniyet söz konu değil. Toplumun sosyal medyayı zenginlik olarak görüyoruz. Bence çok faydalı sosyal medya. Kişilik haklarına özel hayata saygı gösterilmesi lazım. Tekrar erişimi dört gözle bekliyoruz. Oradaki idareye nasıl hassasiyetler cevap veriyorsa bize de versin… Vatandaşların özel hayatına müdahale gerekeni yapsın. Tekrar Twitter’a kavuşalım.”

BABACAN: ÇOK İSTENEREK ALINAN KARAR DEĞİL

Bakan Ali Babacan Twitter’a erişim engellenmesiyle ilgili şu açıklamaları yaptı:  “Bugün siz sokakta bir kişiye hakaret etseniz bunu görenler olsa bunun hukukta karşılığı var ancak aynı hakaretleri elektronik ortamda yaparsanız boşluklar var. Sadece Türkiye’de değil dünyada. Bugün ismini vermeyeyim, pek çok ülkede özel görüşmeler yoluyla bazı kavramları elektronik ortamda aradığınız zaman sonuç bulanamadı cevabı çıkıyor. Aslında o kavramlar suç unsuru teşkil edecek konular. Bunlar görüşülerek hallediliyor. Bazı noktalarda, nokta atışı imkanı yok. Öyle olmayınca da maalesef tamamen erişimin engellemesi ile karşılaşılabiliniyor. Son seçenek olarak mecburiyetten bu kararlar alınıyor. Çok istenerek alınan kararlar değil. Hukuk çiğneniyorsa, hukuk ihlali varsa o konuda bir şeyler yapmak gerekiyor. Davos’taki tartışmada gündeme gelen en önemli konulardan biri şuydu, gerçek hayatta nasıl insan kimliği ile ortaya sanal ortamda da gerçek kimliği ile ortada olmalı.

TÜRKİYE’NİN İMAJI

Kötüler arasında seçmiş oluyorsunuz. Doğru Türkiye’nin imajı için iyi değil ama hiçbir şey yapmadığınız zaman da kötü oluyor. Hukuk ihlalleri var. Tercihler kötü, kötü ama bir şey yapılması gerekiyor. Bu tartışmalar sadece Türkiye’de değil, dünyada tartışılıyor. İfade özgürlüğü, düşence özgürlüğü, fikirlerin özgürce tartışılması çok çok önemli. Ama bunların başkalarına hakarete varmayacak, nefret suçu işlemeyecek şekilde olması çok önemi. İnternet ortamında hukuk çerçevesi oturtulmamış. Hukuk çerçevemizin ihlali var.

UZUN SÜRECEĞİNE İNANMIYORUM

Bunun çok uzun süreceğini de sanmıyorum. Karşılıklı bir çözüm bulunacağını düşünüyorum. Bakanlıklar muhatapları ile konuşup, 15 milyon kullanıcısı olan Türkiye’de ne yapmayı düşünüyorsunuz diyerek konuşulacağını düşünüyorum. Ve bunun çok çok uzun süreceğini sanmıyorum.