Çakıcı; Kapıdan dönen Dervişoğluna, “Devlet Bahçeli el kaldırırsa sana yakışanı yap diyeceğim”

İP’li Dursun Müsavat Dervişoğlu geçtiğimiz günlerde Alaattin Çakıcı’yı Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde ziyaret etmek için geldi. Ancak, ziyâret için Adalet Bakanlığından onay gelmedi. Kapıdan geri döndü.

Çakıcı,

Sayın MHP lideri değerli insan, ben ömrümde Tansu Çiller’e çanta taşıyıp, korumalığını yapmadım. Müsavat Dervişoğlu çok eski dostum ve yakın arkadaşımdır. Ziyaretime geldi, konuşamadık ve yine gelecek. Kendisine siyasi olarak söyleyeceğim. Devlet bekası ve devletin menfaatini gerektiren konularda sayın Devlet Bahçeli el kaldırırsa, 50 yıl ülkü gömleğini giymişsin sana yakışanı yap diyeceğim.

Sayın Devlet Bahçeli, size söz verdim, ölene kadar kalbim sizinledir;Hem ülkü hem de devlet bekası için. İğne ucu kadar sorunda dahi kimseye yağ çekmem, ne demek istediğimi anlatayım. Öpülecek kişinin elini – terbiyem gereği- öperim; gücü ne olursa olsun tükürülecek ele de tükürürüm dedi.

Kırıkkale Keskin T Tipi Kapalı Cezaevinde yatan ve rahatsızlığı nedeni ile Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde tedavi gören Alaattin Çakıcı basın danışmanı  Aracılığı ile  ‘’Yolsuzlukların üzerine gidiniz , ben toprağın altında ve üstünde ülkücüyüm, Türkmen alevilerine şeref sözü verdiniz’’ başlıklı yazısını kamuoyuna duyurdu.

Sayın Kamuoyuna, sayın Devlet Başkanına, yol arkadaşı sayın MHP genel başkanı sayın Devlet Bahçeli’ye;

Ömrümde ne adam sattım ne de ağabey dediğime ağabey cümlesini kurduktan sonra yanlış yapmadım, yapmam. Kimseye de yalakalık yapmadım. Biat ALLAH’a sadakat devlete ve inandığım insanadır. Biz böyle biliriz.

Sayın Devlet Başkanı ile ortak noktamı defalarca dile getirmiştim. Devletin bekası söz konusu olursa yerim devletin yanıdır, kendilerini yabancı bir devlet tehdit ettiğinde veya ona yönelik onur kırıcı bir cümle kurduğunda kendi yol arkadaşlarının söyleyemediklerini yıllarca ben söyledim.

Sayın MHP genel başkanı; Ben toprağın altında ve üstünde ülkücüyüm. Ülkücü olmak kimsenin özel insiyatifinde değildir. Asla İYİ Parti’ye -seçim dönemi ve sonrası- hiç iyi bakmadım. Ama orada 40 yıla yakın süren dostlarım var. Ülkü pınarından beslenmiş ve yaşam bulmuşlar.Yazılarımda taban ve tavandakileri değil, genel başkanlarına ve ABD projesine parmaklarıyla mühür basanlara hep konuştum.

Sayın MHP lideri değerli insan, ben ömrümde Tansu Çiller’e çanta taşıyıp, korumalığını yapmadım. Müsavat Dervişoğlu çok eski dostum ve yakın arkadaşımdır. Ziyaretime geldi, konuşamadık ve yine gelecek. Kendisine siyasi olarak söyleyeceğim. Devlet bekası ve devletin menfaatini gerektiren konularda sayın Devlet Bahçeli el kaldırırsa, 50 yıl ülkü gömleğini giymişsin sana yakışanı yap diyeceğim.

Sayın Devlet Bahçeli, size söz verdim, ölene kadar kalbim sizinledir;Hem ülkü hem de devlet bekası için. İğne ucu kadar sorunda dahi kimseye yağ çekmem, ne demek istediğimi anlatayım. Öpülecek kişinin elini – terbiyem gereği- öperim; gücü ne olursa olsun tükürülecek ele de tükürürüm.

Sayın Devlet Başkanım; Neden Kırıkkale’deki yolsuzluğun ve Türkiye’de kamuya ait yolsuzlukların üstüne gitmiyorsunuz?  Kırıkkale milletvekili, AKP İl Başkanı ve Valinin bu yolsuzluklarla ilgili geçmişte size yakın bakan ve danışmanlarınızla bir bağı mı var? Nedense Kırıkkale’deki mebuslarınız, eski ve yeni yöneticiler, MHP’liler sessiz kalıyorlar lütfen siz sessiz kalmayın. Namuslu insanları işleriyle tehdit ediyorlar, İhtisas Hastanesinde 1800 kişilik kadro içerisinde hastanede çalışan 8 tane Hasandede beldesinden Türkmen Alevisi var, iktidarınızın her kurumunda uygulanış aynı mı? Türkmen Alevilerine özel statü vereceğim diye şeref sözü verdiniz. Partinizde AKP Müslümanlığı yapılırsa; birinci derecede vatansever, Atatürk’çü, Kürtler, Zazalar, Türkmen Aleviler ve devlete göbekten bağlı – PKK ve teröristlerin dışında kalan- her etnik mozaikten “tek devlet tek vatan tek bayrak hep beraber Türkiye olacağız” bu sizin son 4 yıldır yüzlerce defa kullandığınız bir sözdür. Geçen yazımda belirttiğim gibi sizi ABD, AB, İsrail iti ve Üst akıla bu millet yedirmez. Onlar avuçlarını yalasınlar. Yeter ki 80 milyon hep birlikte Türkiye’yiz sözünüzün sonuna kadar arkasında durun.

Başta Ülkücülerin ağabeyi, son Türkmen Beyi MHP genel başkanına, şahsınıza ve devlet başkanlığı makamınıza arz ederim. Alaattin ÇAKICI 07.08.2018

Kırıkkale Keskin T Tipi Kapalı Cezaevinde yatan ve rahatsızlığı nedeni ile Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesinde tedavi gören Alaattin Çakıcı basın danışmanı gazeteci Ferhat Aydoğan Aracılığı ile  ‘’Yolsuzlukların üzerine gidiniz , ben toprağın altında ve üstünde ülkücüyüm, Türkmen alevilerine şeref sözü verdiniz’’ başlıklı yazısını kamuoyuna duyurdu.

Sayın Kamuoyuna, sayın Devlet Başkanına, yol arkadaşı sayın MHP genel başkanı sayın Devlet Bahçeli’ye;

Ömrümde ne adam sattım ne de ağabey dediğime ağabey cümlesini kurduktan sonra yanlış yapmadım, yapmam. Kimseye de yalakalık yapmadım. Biat ALLAH’a sadakat devlete ve inandığım insanadır. Biz böyle biliriz.

Sayın Devlet Başkanı ile ortak noktamı defalarca dile getirmiştim. Devletin bekası söz konusu olursa yerim devletin yanıdır, kendilerini yabancı bir devlet tehdit ettiğinde veya ona yönelik onur kırıcı bir cümle kurduğunda kendi yol arkadaşlarının söyleyemediklerini yıllarca ben söyledim.

Sayın MHP genel başkanı; Ben toprağın altında ve üstünde ülkücüyüm. Ülkücü olmak kimsenin özel insiyatifinde değildir. Asla İYİ Parti’ye -seçim dönemi ve sonrası- hiç iyi bakmadım. Ama orada 40 yıla yakın süren dostlarım var. Ülkü pınarından beslenmiş ve yaşam bulmuşlar.Yazılarımda taban ve tavandakileri değil, genel başkanlarına ve ABD projesine parmaklarıyla mühür basanlara hep konuştum.

Sayın MHP lideri değerli insan, ben ömrümde Tansu Çiller’e çanta taşıyıp, korumalığını yapmadım. Müsavat Dervişoğlu çok eski dostum ve yakın arkadaşımdır. Ziyaretime geldi, konuşamadık ve yine gelecek. Kendisine siyasi olarak söyleyeceğim. Devlet bekası ve devletin menfaatini gerektiren konularda sayın Devlet Bahçeli el kaldırırsa, 50 yıl ülkü gömleğini giymişsin sana yakışanı yap diyeceğim.

Sayın Devlet Bahçeli, size söz verdim, ölene kadar kalbim sizinledir;Hem ülkü hem de devlet bekası için. İğne ucu kadar sorunda dahi kimseye yağ çekmem, ne demek istediğimi anlatayım. Öpülecek kişinin elini – terbiyem gereği- öperim; gücü ne olursa olsun tükürülecek ele de tükürürüm.

Sayın Devlet Başkanım; Neden Kırıkkale’deki yolsuzluğun ve Türkiye’de kamuya ait yolsuzlukların üstüne gitmiyorsunuz?  Kırıkkale milletvekili, AKP İl Başkanı ve Valinin bu yolsuzluklarla ilgili geçmişte size yakın bakan ve danışmanlarınızla bir bağı mı var? Nedense Kırıkkale’deki mebuslarınız, eski ve yeni yöneticiler, MHP’liler sessiz kalıyorlar lütfen siz sessiz kalmayın. Namuslu insanları işleriyle tehdit ediyorlar, İhtisas Hastanesinde 1800 kişilik kadro içerisinde hastanede çalışan 8 tane Hasandede beldesinden Türkmen Alevisi var, iktidarınızın her kurumunda uygulanış aynı mı? Türkmen Alevilerine özel statü vereceğim diye şeref sözü verdiniz. Partinizde AKP Müslümanlığı yapılırsa; birinci derecede vatansever, Atatürk’çü, Kürtler, Zazalar, Türkmen Aleviler ve devlete göbekten bağlı – PKK ve teröristlerin dışında kalan- her etnik mozaikten “tek devlet tek vatan tek bayrak hep beraber Türkiye olacağız” bu sizin son 4 yıldır yüzlerce defa kullandığınız bir sözdür. Geçen yazımda belirttiğim gibi sizi ABD, AB, İsrail iti ve Üst akıla bu millet yedirmez. Onlar avuçlarını yalasınlar. Yeter ki 80 milyon hep birlikte Türkiye’yiz sözünüzün sonuna kadar arkasında durun.

Başta Ülkücülerin ağabeyi, son Türkmen Beyi MHP genel başkanına, şahsınıza ve devlet başkanlığı makamınıza arz ederim.

Alaattin ÇAKICI

07.08.2018