DAVUTOĞLU: PSIKOLOJIK EŞIĞIN AŞILMASI ÖNEM TAŞIYORDU FAYDALI OLDU

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Ermenistan Dışişleri Bakanı Nalbandyan ile yaptığı görüşmeye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Erivan’da Türk basın mensuplarına değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Karadeniz Ekonomik İşbirliği (KEİ) Dışişleri Bakanları toplantısı vesilesiyle Ermenistan’a geldiğini hatırlattı. Türkiye’nin kurucusu olduğu KEİ’nin 20 yıl sonra kendini ispat etmiş, kurumsallaşmış bir özelliğe sahip olduğunu belirten Davutoğlu, Ermenistan’ın da dönem başkanlığıyla ciddi katkılar sağladığını ve bugün yapılan toplantıyla hem bu dönemde yapılan çalışmaları gözden geçirdiklerini hem de önümüzdeki dönemde yapılacaklar konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını anlattı.

KEİ’nin etkin bir rol alması ve Karadeniz havzasında barış, refah ve istikrarın sağlanması anlamında son derece verimli bir toplantı gerçekleştirildiğini söyleyen Davutoğlu, bu vesileyle 4 yıl sonra bir Türk dışişleri bakanının Erivan’a ziyaretinin gerçekleşmiş olduğunu vurguladı. “Dolayısıyla bu açıdan da ziyaretimizin özel bir anlamı oldu” diyen Davutoğlu, Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbandyan ve Bulgaristan Dışişleri Bakanı Kristian Vigenin ile ikili görüşmeler yaptıklarını dile getirdi.

Nalbandyan ile uzun bir süreden sonra ilk defa uzun istişare imkanı bulduklarını ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti:

“Son derece sıcak ve samimi bir ortamda görüşme gerçekleştirdik. Görüş ayrılıklarımız zaten birçok konularda malum, biliniyor ama önemli olan bu görüş ayrılıklarımızın ötesinde, karşılıklı pozisyonlarımızın bilinmesine rağmen daha sık vesilelerle bir araya gelmek ve gelişmeleri takip etmek. Bu topraklarda halklarımız asırlarca bir arada yaşamışlardır.”

Davutoğlu, “Biz isteriz ki Ermenistan ile ilişkilerimiz tüm komşularımızla olduğu gibi en üst düzeye çıksın. Yine Türk ve Ermeni halkları nerede olurlarsa olsunlar karşılıklı anlayış içinde ortak tarihimizin olumlu ve olumsuz intibalarını da açıkça paylaşarak bir şekilde yeni bir dostluk ilişkisi içine girsinler. Bu anlamda hükümetlerimizin son yıllarda ciddi çabaları oldu” diye konuştu.

Türkiye-Ermenistan ilişkileri paralelinde Kafkasya’da da kalıcı bir barış havzasının oluşmasının elzem olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, kalan donmuş krizlerin hem Balkanlar’da hem de Kafkaslar’da enerjinin tüketilmesi sonucunu doğurduğunu belirterek, “Bizim arzumuz bu enerjinin ortak işbirliği halinde dışa dönük olarak bir ekonomik refah havzası oluşturulması yönünde kullanılması. Bu anlamda Türkiye, Gürcistan, Azerbaycan arasında çok geniş işbirliği imkanlarını geliştirdik. İsteriz ki Ermenistan da bu donmuş krizlerin aşılmasıyla birlikte bu ekonomik projelerin parçası olsun, en asli unsuru olsun” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin teklif ettiği Kafkasya barış ve istikrar havzası projesinin de gündemde olduğunun altını çizen Davutoğlu, bütün bölge halklarının ortak refahına yönelecek projelere ağırlık vermek gerektiğini bildirdi.

Nalbandyan ile görüşmede hem ikili ilişkileri ele aldıklarını hem de bütün bu perspektifi tekrar paylaşma imkanı bulduklarını dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:

“Ben kendisiyle protokoller sürecinde ve öncesi ve sonrasında birçok görüşme gerçekleştirdim. Son dönemde toplantılarımızda biraz daha kesinti söz konusuydu. Bugün bu görüşmelerimizi paylaşmaktan büyük bir memnuniyet duyduk. Daha çok ikili konular üzerinde durduk ama bölgesel perspektifimizi de paylaştık. Çok açık yürekli ve samimi bir görüşme oldu. Bu tür temaslarda bir seferde sorunların bütünüyle çözüldüğü ve hatta çözümün hemen oluştuğu izlenimine kapılmak doğru değil. Ancak görüşmeden, diyalog kurmadan, meseleyi açık yüreklilikle konuşmadan da o meselenin çözümü mümkün değil. Psikolojik eşiğin aşılması ve görüşmelerimizin daha yakından senkronize edilmesi önem taşıyordu. O bakımdan faydalı bir görüşme oldu.”

Sorular

Bakan Davutoğlu, değerlendirmesinin ardından soruları da yanıtladı.

“İşgal altındaki iki reyondan çekilmesi halinde karşılıklı sınırların açılacağı yönünde bir öneri getireceğiniz yönünde haberler yer almıştı. Bu konu gündeme geldi mi” sorusuna karşılık Davutoğlu, kendisinin ya da herhangi bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisinin somut anlamda bir öneri konusunu basınla paylaşmadığını vurguladı. Türk basınında ve buna reaksiyon olarak bazen Ermeni basınında çıkan yorumların bu anlamda bir zemine dayanmadığını ve tamamıyla spekülatif olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Ama bizim öncelikli hedefimiz bu diyalog ve görüşme ortamının sağlam bir psikolojik zeminde inşa edilmesi, sürdürülmesi. Bu çerçevede her türlü yaratıcı fikir gündeme gelebilir. Ülkeler pozisyonlarını zaten biliyorlar. Ama bu tür donmuş krizlerde pozisyonlarımızı biraz da yeni fikirlerle zenginleştirerek yol alınabilir” diye konuştu.

Erivan ziyaretinden notlar

Erivan’a Ermeni asıllı Türk vatandaşı gazetecilerin de bulunduğu heyetle birlikte gelen Davutoğlu, baş başa görüşme öncesinde Ermeni mevkidaşı Nalbandyan ile bu gazetecileri bir araya getirdi.

İki bakan, beklenenden uzun süren basına kapalı görüşme öncesinde Erivan manzarasını izlerken objektiflere poz verdi.

Bakan Davutoğlu, Nalbandyan ile görüşmesinin ardından da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile telefon görüşmesi yaparak Bangladeş’teki kaygı verici gelişmeleri değerlendirdi.

Ahmet Davutoğlu, Türk gazetecilere yaptığı değerlendirmenin ardından Yunanistan’a hareket etti.

aa