Dolar 32,5187
Euro 34,9082
Altın 2.431,46
BİST 9.813,35
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Az Bulutlu
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cum 19°C
Cts 16°C
Paz 16°C
Pts 18°C

ERDOĞAN ESİR Mİ ALINDI (3)

05/11/2018 18:45
A+
A-

ERDOĞAN ESİR Mİ ALINDI (3)

Mehmet Ihsan Arslan onemli ve ilginc bir isim.

Oylesine ilginc ki, devlet icinde devlet olmanin teamullerini net olarak anlayabilmek icin bu kisinin yaptirim gucu gayet iyi anlasilmalidir.

Yani, “devletin tum kilcal damarlarina sizilmasi geregi” Gulen cemaati tarafindan dusunulmustur de, baskalari dusunmuyor mudur sorusu arastirilmasi gerekmektedir.

Kurd kokenli Islamci yapilanmanin temel isimlerinden biri olan Ihsan Arslan’in siyaset sahnesinde ilk defa isminin duyulmasi, 1970 yilinda Suleyman Demirel’in basbakan yardimcisi Sadettin Bilgic’in evini kundaklamasi ve hukum giymesi ile duyuluyor.

Paket icinde Sam fistikli lokum yerine, dort adet dinamit lokumu ile gerceklestirilen terorist eylem akillara geliyor.

Kimilerince “lokum gibi” adamdir denilmesi de bu yuzden olsa gerek.

Diyarbakir Milletvekili olarak iki donem mecliste bulunan Arslan, yabanci sermaye ile Turkiye’nin sayili is adamlari listesine girmekle birlikte, hangi ulkelerin yabanci sermayesi ile zenginlestigi konusu halen sir olarak saklanilmakta. Bu sirri, Erdogan icin Bush ailesine yonelik, “tuvalete supurmeden kullanin” tabiri ile hatirlarda kalan Cuneyt Zapsu’dan baska bir kisinin tum detaylari ile aciklayabilmesi de mumkun gozukmuyor denilebilir.

Turk kimligi ile gurur duyanlari irkci ve fasist olarak karalayan guruhlarin, Kurd kimligim ile gurur duyuyorum diyen fakat Kurdistan konusunda hicbir yorum yapmayan Cuneyt Zapsu’nun bu cumlesini unutturmaya calismasi ise, bir baska ikilem.

Ozellikle de Zapsu’nun sahadaki en yakin dostu Arslan’in unutmamasi gerekir.

Aydinlik Gazetesi’nin 23 Ocak 2013 tarihinde yayinladigi haberde, Ihsan Arslan’in korumaligini yapmis olan, Orhan Aykut hakkinda detayli tum bilgiler paylasilir, hatta resmi izin ile kayda alinan telefon gorusmelerinde Arslan’in, Aykut’a, “Sen bizim Yeşilimiz ol” dedigi bile aciklanirken, Ergenekon ve Balyoz sorusturmalari icin hazirlanan CD’lerin Kirikkale’de bir araba icinde kendisine teslim edildiginin detaylarindan bahsedilmemis olmasi da diger bir ilginc husus olarak dikkati cekiyor.

Bu konu, Aydinlik ve Dogu Perincek’in gozunden mi kacmis veya bilgileri haricinde gelismis bir olay midir, o husus da bilinmiyor.

Bizim Yeşilimiz ol denilen Aykut’un kimlerin Yesil’i olmasi istendigi hususundan da bahsedilmiyor. Bahsedilmemekle birlikte Aykut’un daha sonralarda tehdit edildigi, emniyete verdigi ifadelerini geri cektigi, hala bugune kadar konusmamayi tercih etmesindeki nedenler de sorgulanmiyor.

Iki donem Mazlumder Baskanligi yapan Arslan’in, kurucu uyesi oldugu AKP’nin kuruldugu gunden bu yana, hala AK Parti icinde Cumhurbaski Erdogan’a en yakin isim olarak yerini koruyabilmesi, tum diger kurucu uyelerin bir sekilde elimine edilmesi, Inonu politikalari sonucunda Ataturk’un etrafindan tum eski silah arkadaslarinin uzaklastirilmasi ve tek basina birakilmasi gibisinden bir benzerlik tasiyor.

Yukaridaki paragraf cok ciddi bir ima tasiyor, bunu unutmayin.

Gecmiste Ataturk’u Cankaya’ya kapatan ve tum silah arkadaslari ile munasebetini kesin Inonu ve uc Aliler cetesi gibi, bugun de Erdogan Saraya kapatilmis ve Ihsan Arslan ve Kurd Lobisi tarafindan dis dunya ile iliskisi kesilmis olabilir mi diye dusunun istiyorum.

Arslan’in teamul geregi PKK’ya gonderilen heyet icinde yer almasi, bu donemde Erdogan’in yalniz birakilmamasi icin Ankara’dan Milletvekili secilen oglu Ali Ihsan Arslan veya diger adiyla Mucahit Arslan’in, Erdogan’in yanina angaje edilmesi de diger ilginc bir husus. Turkluk konusunda rahatsizligi bilinen Kurdcu Islamistlerden olusan Mazlumder uyeleri ve AKP’li Kurdcu Milletvekillerin hemen hepsinin, Ihsan Arslan’in oglu Mucahit Arslan’in dugununde boy gostermesi de AK Parti icindeki Kurd Lobisinin gucunu gosteriyor.

Yurt disindaki Fetullah Gulen okullarinin buyuk cogunlugunun Arslan ailesinin yakinlari ve Mazlumder ile sicak iliskiler icinde oldugu bilinen Maarif Vakfi tarafindan devralinmasi, orgutun devlet icindeki guc savasini kazananlarin kimler oldugunu netlestiriyor.

Bu orgutun, ozellikle MHP ve ulkuculere yonelik dislama politikasi uygulamsi, MHP’li oldugu bilinen isimlerin islerinden cikarilmasi, ulkucu ailelerin ekmegi ile oynanmasini, magdur ve mazlum birakilmasinin Mazlumder tarafindan umursanmamasi ise, Kurd etnik milliyetciliginin onundeki engel olarak gormelerinden kaynaklanmiyorsa, hangi nedene dayaniyor sorusuna halen, sozum ona Islamist Kurdcu cenah tarafindan cevap verilemiyor.

Turkculuge karsi cikan Cumhurbaskani Erdogan, Kurdculere yol mu veriyor sorusuna sebebiyet yaratabilecek bu tur gelismelerden, nicin haberdar edilmiyor, danismanlari tarafindan bilgilendirilmiyor…

MHP ve ulkuculerin, 15 Temmuz sonrasinda cope atilmasina neden olunan “cozum surecinin” onundeki yegane olmalari, Cumhur Ittifakini yikmak, Erdogan’i tekrar yalnizlastirmak ve ikinci cozum surecine mahkum birakmak amaci gibisinden bir amac tasiyor da, bu hususun aciklanmasindan korkmakta midirlar sorusuna da cevap veremiyor kimse…

Copten cikarip millete “tekrar” sunmayi planladiklari cozum sureci icin dikensiz gul bahcesi mi hazirlamak istiyorlar, Cumhur Ittifakini yikip, MHP’siz bir AK Parti atmosferi yaratarak, Erdogan’i kendilerine mahkum birakmak mi istiyorlar sorusunun cevabi da muallakta…

Cumhurbaskani Erdogan’in sag kolu gibi gorev yapan M. Ihsan Arslan ve Mazlumder ekibi, Milliyetci Hareket Partisi’nin af konusundaki israrina en hararetli karsi cikan ekibin basinda geliyor, herkesin bildigi gibi…

Neden bu boyle diyenler, bir arastirma yapmislar ve bazi bulgulara ulasmislar. Bu bulgulara gore, bahsi gecen ekibin, 250 ile 300 kisilik, Gladio militanlari misali yetistirilmis bir silahli gruba sahip oldugu ve AK Parti icindeki milli devlet politikalarina destek veren, Cumhur Ittifakini savunan milliyetci kesimde bir mahalle baskisi olusturduklarini ogrenmisler.

Cumhurbaskani Erdogan’in en guvendigi isimlerden birisi olan Ibrahim Kalin’in etkisizlestirilmesi de bu projenin bir parcasi midir, o hususu da bilemiyoruz.

Bu ekibin futursuzsa tehditler savurmasi, ozellikle de Istanbul Fatih ilce teskilati icindeki saha elemanlarinin “biz AK Parti icinde kafa kopartiriz” gibisinden tehditler ile Islamci kesim ustunde bir derebeylik yarattigi da bulunulan iddialar arasinda.

Saniyoruz ki, 300 kisilik Gladio orgutlenmesi gibisinden silahli bir teskilatlanmaya sahip olanlar, arkalarina aldiklarini dusundukleri devlet mekanizmasi icindeki karanlik isimler ile Milliyetci Hareket Partisi Genel Baskani, ulkucu hareketin lideri Devlet Bahceli’nin tek bir parmak isareti ile sokaga dokulebilecek 2 milyon ulkucunun hesabini yapmadan oylesine bir guc sarhoslugu yasiyorlar.

Iste, bahsi gecen bu orgutun af konusunda MHP’nin verdigi onergeye karsi cikmasi, Cumhurbaskani Erdogan’i baski altinda birakmasi da, af sonrasinda Alaattin Cakici’nin serbest kalmasi ve tek bir isligi ile binlerce kisiyi, bir cumlesi ile onbinlerce kisiyi sokaga cekebilecegi korkularindan baska hicbir nedene dayanmiyor.

Kurd mafyasinin sokaktan temizlenmesini istememeleri, Alaattin Cakici ve dostlari istemedigi taktirde, evlerinden bile cikamayacaklari gercegini kendilerinin de bilmekte oldugundan kaynaklaniyor.

Af konusuna siddetle tepki gosteren Mazlumder ve Kurd mayfasi, topluma yonelik aciklamalarda, “uyustucu tacirlerini serbest birakan iktidar olarak” anilmak istenmedikleri gibisinden bir gerekce ile kendilerini savunmaya calisiyorlar. Bu savununun ne kadar gercekci, ne kadar asilsiz oldugunu anlayabilmek icin MHP’li Yildiray Cicek’in Turkgun Gazetesi’ndeki aciklamalarina dikkat etmek gerekiyor.

Cicek, hapishanelerde tutulmakta olan, cogunlugu Kurd genclerin, icine dusuruldukleri caresizlik nedeni ile Kurd mafyasinin tuzagina dusurulmus olduklarini, bizzat Kurd mafyasinin bahsi gecen gencleri kullandiktan sonra harcadiklarini ima edercesinde bulundugu aciklamalarda, son derece hakli bir noktaya deginirken, uyustucu baronlarinin bir gece icinde yargi karari ile cikarildiklarini da isim vererek acikliyor.

Bunlarin icinden Iranli meshur uyusturucu baronu Naci Zindaşti’nin iki hafta once Cuma sabahi cikarildigini, ayni gunun aksami mesai sonrasinda ise tekrar yakalama karari cikarildigini fakat gecen sure icinde Zindasti’nin ortadan kayboldugunu ve halen haber alinamadigini haber yapiyordu Yildiray Cicek.

Yildiray Cicek’in ortaya attigi bu konu Haber Turk’ten Fatih Altayli’nin da dikkatini cekiyor ve yaptigi haber sonrasinda uyustucu baronu Zindasti’nin Istanbul Buyukcekmece’den Yunanistan’a, Yunanistan’dan Birlesik Arap Emirligi’ne, Birlesik Arap Emirligi’nden Dubai’ye, Dubai’den Panama’ya kadar uzanan bir uyustucu agini ortaya cikariyor.

Bununla da kalmiyor ve Zindasti’nin, Almanya’dan siginma alan meshur FETO savcisi Zekeriya Oz’un gizli tanik olarak kullandigi isim oldugunu da duyuruyor.

Mazlumder ve Kulliye icinde orgutlenen Kurd Lobisi, butun bu gelismeleri gormezden gelirken, baronlarin kurtarilip, tuzaga dusurulmus Kurd genclerinin hapsedilmesini onaylar gibisinden bir tavir sergilemesi ise, mazlum kelimesi ile halkin yoksul genclerini degil, uyustucu baronlarinin korumasini ustlenmislikleri gibisinden bir tavir sergilediklerinin de dikkatlerden kactigini saniyorlar.

Mazlumder’in uyustucu baronlarini mazlum, tuzaga cekilmis yoksul Kurd cocuklarini da sorun olarak algilamalarini, nasil bir Islami fetva ile aciklayacaklari da merak ediliyor.

Her ne kadar devlete nufus etmis olsalar da, sokaklarin ayri bir kanunu oldugunu bilmeleri, Alaattin Cakici’nin koyacagi kanunlari hic kimsenin cignemeye cesaret edemeyecegini cok iyi bildikleri icin, af talebine karsi cikmalari ve MHP ile AK Parti arasinda gerginlik yaratmalari da bundan baska hicbir nedene dayanmiyor.

Turkiye, Londra bankerleri tarafindan Dolar ile terbiye edilmeye calisilirken, Bruksel tarafindan Kurdistan’in temelleri tekrar atilmaya calisilirken, ozel harekatcilar Guneydogu’yu narko teror orgutu PKK’dan temizlemeye devam ederken, TSK, Suriye’nin kuzeyinde Ingiltere tarafindan planlanan Kurd Koridoru projesinin onunu kesmis, Kraliyet Ailesine ait Brtitish Petroleum’un gasp ettigi Kuzey Irak petrolunun Lazkiye’ye, oradan da Avrupa’ya ulastirilmasini engellemisken, Kasikci cinayeti ile Suudi Arabistan’in PYD’ye silah ve para yardimi kesilmis iken, Cakici’nin serbest kalmasi demek, Kurdistan hayalleri tasiyan sozum ona Islamci Ihsan Arslan ve narkotik ticaretinden buyuk paralar kazanan ve de PKK’ya akar yaratan kaynaklarin da kesilmesi anlamina geliyor oldugu icin, her ne pahasina olursa olsun Erdogan’i bu konuda ikna etmeleri gerekiyor.

Hal boyle iken, herkesin aklina takilan bir soru oluyor.

Tum bu gelismeler yasanirken, ic guvenlik yetkilileri ne yapiyor…

Devami var…

Gusan Yedic

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
02/08/2020 15:30
02/03/2020 21:31
20/11/2019 04:05