Dolar 32,3635
Euro 34,9543
Altın 2.325,43
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 18°C

KADIN HİKAYELERİ “KENDİNE AİT BİR ODA”SERGİSİYLE LEICA GALLERY’DE

A+
A-

KADIN HİKAYELERİ “KENDİNE AİT BİR ODA”SERGİSİYLE LEICA GALLERY’DE

Leica Gallery İstanbul; dört kadın fotoğrafçının farklı coğrafyalara ait kültürel tariflerle inşa edilen kadın hikayelerini gözler önüne serdiği “Kendine Ait Bir Oda” sergisine ev sahipliği yapıyor. 20. yüzyılın en önemli modernist romancılarından biri olarak kabul edilen Virginia Woolf’un aynı isimli kitabından yola çıkan sergi, 22 Mart -5 Mayıs 2018 tarihlerinde ziyaret edilebilir.

Leica Gallery İstanbul; Cansu Yıldıran, Charlotte Schmitz, Tahmineh Monzavi ve Meltem Işık’ın eserlerinden oluşan “Kendine Ait Bir Oda” başlıklı sergiye ev sahipliği yapıyor. 20. yüzyılın en önemli modernist romancılarından kabul edilen Virginia Woolf’un aynı isimli kitabından yola çıkan sergi, kültürel tariflerin etkisiyle eve, bedenine ya da belli bir role hapsolmuş kadınları inceliyor. Woolf’un 1928 yılında kız öğrenci kabul etmeye başlayan Cambridge Üniversitesi’nde yaptığı konuşmasından hareketle yazdığı ve ülkede kadınların seçme ve seçilme hakkını elde etmelerinden bir yıl sonra yayımlanan bu kitaptaki fikirler, sergide yer alan sanatçıların kimi zaman kişisel deneyim, kimi zamansa tarih ile kurguyu harmanladıkları eserleriyle yeniden hayat buluyor. Kadının toplumsal konumuna ışık tutabilecek nitelikte olan kitapta Woolf, bir kadının özgürce yazmak için kendilerine ait bir odalarının ve ekonomik bağımsızlıklarının olması gerektiğini söylüyor.

“Kendine Ait Bir Oda” sergisinde ise Cansu Yıldıran, kişisel deneyimleri sonucu oluşturduğu “Mülksüzler” isimli projesinde, Karadeniz yaylalarında kadınların mülk sahibi olma hakkından yoksun bırakılması üzerinden cinsiyetler arası sınıf ayrımını inceliyor. İstanbul’da yaklaşık olarak iki yıl yaşayan Alman fotoğrafçı Charlotte Schmitz de, “Çok Güzelim, Çok” isimli projesinde Balat’ta komşusu olan kadınların özel yaşamlarını belgeliyor. Yaşamlarının çoğunu evde geçiren kadınların bu mahrem alandaki gündelik ve törensel aktivitelerini, güzellik tutkularını ve kurgu kimlikler inşa ederek hayal kurma arzularını onlardan biriymiş gibi fotoğraflıyor. Ortadoğu’daki sosyal meselelerle, özellikle de kadınlarla ilgili çalışan İranlı sanatçı Tahmineh Monzavi ise adını İran’daki eski bir güzellik yarışmasından alan “Crown Giver-Taç Giydiren” serisinde kadınların güzellik anlayışını İran’daki sosyal konumları üzerinden yeniden yorumluyor. Monzavi, Afganistan’da çekmiş olduğu fotoğrafta ise savaş sırasında harabe haline gelen parlamento binasında “robab” çalan bir kadın üzerinden savaşın mimari ve insan üzerindeki izlerini belgeliyor. Meltem Işık “Aynı Nehirde Bir Daha” adlı serisinde kişinin bedeniyle ilişkisini, aynı anda hem gören hem görülen olma özelliği üzerinden araştırıyor. Sıradan olanı mercek altına aldığı işleri, insanın kendisini harici araçların yardımı olmaksızın bir bütün olarak görmesinin imkânsızlığı fikri etrafında şekilleniyor.

Sergi, 22 Mart-5 Mayıs 2018 tarihleri arasında bomontiada’da yer alan Leica Gallery İstanbul’da görülebilir.