Dolar 32,5470
Euro 34,7468
Altın 2.495,43
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

KILIÇDAROĞLU’DAN ÇIÇEK’E ‘KOMISYON’ CEVABI

KILIÇDAROĞLU’DAN ÇIÇEK’E ‘KOMISYON’ CEVABI
11/12/2013 23:05
A+
A-

Çiçek’e yazılı cevap veren Kılıçdaroğlu “Gerek Başbakan’ın açıklamaları, gerek AKP yetkililerinin tutumları dikkate alındığında Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun varlığından rahatsızlık duydukları ve bir an önce sona erdirmek istedikleri anlaşılmaktadır” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e gönderdiği cevabı yazıda, “Gerek Başbakan’ın açıklamaları, gerek AKP yetkililerinin tutumları dikkate alındığında Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun varlığından rahatsızlık duydukları ve bir an önce sona erdirmek istedikleri anlaşılmaktadır. Üç yıllık çalışma birikimi ve özgürlükçü bir anayasa yapma fırsatının, iktidar partisinin günlük siyasi çıkarları ve kariyer planlaması uğruna heba edilmesi tabii ki kabul edilemez” değerlendirmesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun yeni bir anayasanın tümünde uzlaşma sağlayamayacağını belirttiği mektubuna verdiği cevapta, Çiçek’in uzlaşma sağlanamayacağının anlaşılması nedeniyle Komisyon Başkanlığı görevini yürütmesinin yararı kalmadığı ifadesine ver verdiğini, ancak değerlendirmeleri arasında komisyondaki tıkanıklığın gerçek nedenlerine değinmediğini belirtti.

Yazısında, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun, TBMM’de grubu bulunan dört siyasi partinin ortak iradesiyle kurulduğunu, çalışma usullerinin 15 maddelik protokol ile düzenlendiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, komisyonun nasıl sona ereceğinin de bu protokolde belirlendiğini aktardı.

Buna göre siyasi parti gruplarından birisi komisyondan çekilme iradesini açıkladığı ya da 3 toplantıya mazeretsiz olarak katılmadığı takdirde komisyonun münfesih hale geleceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Anayasa çalışmaları parlamenter sistem esasına göre başlamış ve Komisyon çalışmaları bu çerçevede yürürken, AKP diğer üç siyasi partiden farklı olarak başkanlık sistemi önerisi sunmuş, bu önerisini bir pazarlık unsuru olarak masada sürekli tutmuş ve bunu açıkça da ifade etmiştir. Başkanlık sistemi ısrarı, yasama ve yürütme bölümlerindeki müzakere ve mutabakatı engelleyen en önemli unsurlardan olmuştur.

Öte yandan ‘başkanlık sistemi olmazsa partili cumhurbaşkanlığı olsun’ şeklindeki tartışmalarla AKP, süreci özgürlükçü bir anayasa yapma süreci olarak değil, kişisel kariyer planlama süreci olarak gördüğünü ortaya koymuştur. Beklentisine ulaşamayacağını hissettiği andan itibaren de Uzlaşma Komisyonu’ndan rahatsızlığını ve masayı dağıtma niyetini hissettirmekten çekinmemiştir.

Buna karşın komisyon bugüne kadar yaptığı çalışmada 60 maddede tam mutabakat sağlayabilmiştir. Bu önemli bir aşamadır.

Ancak, Sayın Başbakan’ın komisyon çalışmalarına yönelik müdahaleci sözleri, özellikle yetkisi bulunmadığı halde çalışmalara süre koyma ve komisyona ömür biçmeye dönük ihtar üslubu içeren açıklamaları, çalışmaların güven içinde yürümesine önemli ölçüde zarar vermiştir.”

Kılıçdaroğlu, AK Parti grubu tarafından yaratılan bu güven dışı ortama rağmen çalışmalar devam ederken, TBMM Başkanı’nın ani bir kararla çalışmaları sonlandırmak istemesinin, komisyonu dağıtmak isteyen Başbakan Erdoğan ve AK Parti’nin omuzlarından yükü alma girişimi olarak algılandığı ifade ederek, “Başbakan’ın 28 Kasım tarihli grup toplantısında ‘Meclis Başkanı’nın Komisyonu feshettiğini’ ifade etmesi karşısında Meclis Başkanı’nın sessiz kalması da bu algıyı destekleyen bir tutum olmuştur” değerlendirmesinde bulundu.

“Çalışmaları sürdürmeye özen gösterdik. Bu çabayı devam ettirme arzusundayız”

Türkiye’nin özgürlükçü, demokratik bir anayasaya ihtiyacı olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, tam demokrasinin sağlandığı, demokratik, laik, sosyal hukuk devletinin sadece bir sözden ibaret olmayıp kurumsal alt yapısıyla birlikte tesis edildiği, üniter yapı içinde ulus devlet esası üzerinde şekillenen cumhuriyet temel değerlerinin korunduğu, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucu rolünün vurgulandığı bir anayasanın uzlaşma içinde yapılmasına büyük önem verdiklerini vurguladı.

Kılıçdaroğlu, yazısında şöyle devam etti:

“Bu nedenle bugüne kadar Başbakan’ın ve AKP’nin süreci tıkamaya, günlük siyasi manevra ve hesaplarına kurban etmeye ve bozmaya dönük tüm çabalarına karşın, çalışmaları sürdürmeye özen gösterdik. Bu çabayı bundan sonra da devam ettirme arzusundayız. Ancak TBMM Başkanı’nın, Başbakan’ın Uzlaşma Komisyonu’nu dağıtma arzusunu gerçekleştiren bir misyon üstlenmesini de uygun bulmuyoruz.”

“Çalışmalara devam etmek istemeyen masadan ayrılabilirdi”

Çalışmalara devam etmek istemeyen bir siyasi partinin pekala masadan ayrılabileceğine, bu durumda imzalanan protokole göre komisyonun dağılacağına ve siyasi sorumluluğun komisyonu dağıtana ait olacağına işaret eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Gerek Başbakan’ın açıklamaları, gerek AKP yetkililerinin tutumları dikkate alındığında Anayasa Uzlaşma Komisyonunun varlığından rahatsızlık duydukları ve bir an önce sona erdirmek istedikleri anlaşılmaktadır. Üç yıllık çalışma birikimi ve özgürlükçü bir anayasa yapma fırsatının, iktidar partisinin günlük siyasi çıkarları ve kariyer planlaması uğruna heba edilmesi tabii ki kabul edilemez.

Bu çerçevede çalışmaların amacına ulaşması için herk kesimin sorumluluk içinde hareket etmesini bekliyoruz.”

AA