Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 22°C
Sal 24°C
Çar 22°C

Akçay: Bunun adı muhalefet değil ihanettir

Akçay: Bunun adı muhalefet değil ihanettir
23/01/2018 17:11 | Son Güncellenme: 23/01/2018 17:29
A+
A-

‘KIZILELMATÜRK MİLLETİNİN ADALETİ VE HUZURU SAĞLADIĞININ BİLİNCİDİR’

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Erkan Akçay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Zeytin Dalı Operasyonu‘na ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Zeytin Dalı Operasyonu Türkiye Cumhuriyeti’nin güney sınırında oluşturulmak istenen terör koridoruna karşı, terörle mücadelede haklı ve meşru bir müdahalesi olduğuna dikkat çeken Akçay nihai hedefin bölgede önce güvenliğin, ardından barış ve huzurun tesis edilmesi olduğunu belirtti.

“Türkiye sadece bir askeri operasyon yapmıyor, yörede yaşayan insanlara insani yardım da yapıyor”

Operasyonun güney sınırımızda ABD’nin şemsiyesi altında semirtilen PKK/PYD, DEAŞ’a karşı yapıldığını ifade eden MHP’li Akçay “Operasyon kesin bir başarı ile sonuçlanacaktır. PKK, PYD-YPG’nin hesabı görülmeli, defteri dürülmeli, şehitlerimizin aziz ruhları şad edilmelidir. Ayrıca operasyon Afrin’le sınırlı kalmamalıdır. Münbiç’e kadar gidilmeli, Güney sınırımızda terör unsurları sökülüp atılmalıdır. Bu harekât ülkemizin toprak bütünlüğü, Türk milletinin birliği ve dirliği, Suriye’nin sulh ve sükûnu içindir. Bu harekât Suriye’nin kuzeyinde yaşayan insanlarımızın, kardeşlerimizin can ve mal güvenliğini sağlamak ve terör örgütlerinin tasallutundan kurtarmak için yapılan bir girişimidir. Bu harekât İstanbul’un, Ankara’nın, İzmir’in, Edirne’nin, Mersin’in, Kars’ın, Tunceli’nin Diyarbakır’ın, Sur, Silvan, Lice, Bismil, Dicle, Bağlar, Nusaybin, Dargeçit, Derik, Silopi, Cizre, İdil, Varto, Sason, Kozluk, Arıcak’ın güvenliği ve huzuru içindir. PKK’nın Suriye kolu olan PYD/YPG son 1 yılda Türkiye’yi hedef alan 700’den fazla saldırı gerçekleştirmiştir. Türkiye’nin bu konudaki uyarılarına dikkat edilmemiştir. Bu operasyon, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve korumaya gösterilen hassasiyettir. Ayrıca Türkiye sadece bir askeri operasyon yapmıyor, yörede yaşayan insanlara insani yardım da yapıyor. Devlet ve Hükümet yalnız değildir, aziz Türk milleti ve Milliyetçi Hareket Partisi yanındadır. Esas olan Devlet Ebed Müddet’tir. Devletimiz ile milletimiz birdir, yek vücuttur.” dedi.

“Bunlar günümüzün mandacıları, heyet-i nasihalarıdır”

Açıklamasında operasyona karşı yapılan açıklamalara da değinen Akçay “Kıymetleri kendinden menkul kimi aydın müsveddeleri, her dönem çıban başı olan kimi sanatçı, siyasetçi, akil, hukukçu görünümlü, aslında kripto ırkçı PKK severler bir ihanet mektubunun daha altına imza atmışlar. Bu sözde aydınlar, PKK’nın propaganda diliyle yazılmış, ellerine tutuşturulmuş bu mektupta, Türkiye’nin bekasını tehdit eden terör örgütlerine yönelik yürüttüğü Zeytin Dalı Operasyonunun durdurulmasını istiyorlar.” dedi. Akçay konuşmasına şöyle devam etti: “Onlara göre Afrin’de konuşlanan PYD/YPG teröristleri ülkemizi tehdit etmiyormuş. Bu nedenle operasyonlar durdurulmalıymış. Sanırsınız ki bahsettikleri örgüt Kanarya Sevenler Derneği! Bu mektubu gönderenler mütareke döneminin müstemleke zihniyetinin artıklarıdır. Bunlar günümüzün mandacıları, heyet-i nasihalarıdır. Bu işbirlikçi aydın görünümlü sefiller, dün olduğu gibi bugün de devletimizi milletimizi arkadan hançerlemektedir. Kendilerine yurttaş diyen ve barış kavramını kirleten bu gruba soruyorum: PKK yıllardır askerimizi, polisimizi, öğretmenimizi, çocuk yaşlı demeden vatandaşlarımızı şehit ederken, katliam yaparken yurttaşlık hassasiyetiniz ve haysiyetiniz neredeydi? PKK’ya ses çıkarmayanların, PKK’nın katliamlarına göz yumanların, güvenlik güçlerimizin Zeytin Dalı Operasyonunu hedef almaları PKK propagandasından başka bir anlam taşımamaktadır. Bu dil Kandil dilidir. Bu dil ihanet dilidir. Bu sefil düşünceliler bir de sınırlarımızı korumanın karşılıklı dostluktan ve diyalogdan geçeceğini söylüyorlar. Bu sözler aydın bildirisi değil, resmen ve alenen terör örgütü propagandasıdır. Terör örgütleriyle dost olmayı, diyalog kurmayı tavsiye etmek hangi hezeyanın ürünüdür? Siz hangi ülkenin aydınısınız? Ya da siz hangi ülkenin, hangi şebekelerin taşeronusunuz? “Kandil” uydusu sözde yurttaşlar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının şerefini taşıyamazlar. Bu sözde aydınlarla birlikte bir takım siyasiler sosyal medya hesaplarından adeta bir kara propaganda başlatmış, devletimizi katillikle suçlamaktadır.”

“Bunun adı muhalefet değil ihanet’tir”

Algı operasyonuna karşı Doğusuyla Batısıyla, Güneyiyle Kuzeyiyle bütün Türk milleti birdir, beraberdir. Yakın tarihimizde “barış/özgürlük” adı altında bu kişilerin verdikleri zarara karşı birliğimizi beraberliğimizi koruyacağız. Zeytin Dalı Operasyonunun amacı bölgeye sulh sükun getirmektir. Operasyon terör örgütlerine karşı yapılmaktadır. Unutulmasın ki, PKK bir terör örgütüdür. YPG = PKK’dır. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde, dili, dini ne olursa olsun, birlikte yaşama iradesine sahip her vatandaşımız devletimizin yanında, milletimizle birlikte olacaktır. Öte yandan algı operasyonunun taşeronlarını uyarıyorum: Söyleyecek bir sözünüz varsa gidin terör örgütüne silah bırakmasını söyleyin. Vatanın bekasına karşı muhalefet edilmez. Bunun adına muhalefet değil ihanet’tir! Herkes aklını başına almalı, bu milli mesele etrafında kenetlenmeli ve yek vücut olmalıdır. Türk aydınına düşen görev Afrin operasyonunda kahramanlar destan yazarken onları anlatmak onların tercümanı olmaktır. Vatan Şairi Namık Kemal’in “Vatan Yahut Silistre” eserindeki ithafında söylediği gibi “vatan” demenin ne olduğunu bilen kalem sahiplerinin vatanın korunması için yapabileceği şey, askerde—Allah göstermesin—felaket görürse beraber ölmek, zafer görürse milletin minnettarlığına, coşkusuna, teşekkür ettiği her hâlin diline tercüman olmaktır.”

“Kızılelma Türk milletinin adaleti ve huzuru sağladığının bilincidir”

Zeytin Dalı Operasyonuna katılan bir askerin “istikamet neresi” sorusuna verdiği “Kızılelma” cevabını da değerlendiren Akçay “Bu milli şuur ve ruha sahip olan o Mehmetçiğimizin alnından öpüyorum. Her Türk evladının gönlünde yatan budur. Bu şuur Türk Milletinin asırlardır bu coğrafyada, adaleti, huzuru sağladığının ve bundan sonra da öyle davranacağının bilincidir. Kızılelma parolası bölgemizdeki kana ve kaosa son verecek, mazlumların yanında yer alan o şarkıda olduğu gibi Vefalı Türk askerinin adalet için, huzur için, barış için mücadele parolasıdır. Zeytin Dalı Operasyonu şehidimiz Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan’ın şu mesajıdır Kızılelma. Vasiyetini şöyle anlatmış şehidimiz: “Vasiyetimdir, şehit olursam Telafer’deki Türkmen Bala’lar için anaokulu-kreş veya kültür merkezi devletin bana vereceği paradan yaptırılması ve ismimin konması.” İşte Kızılelma budur.” dedi.