Dolar 32,5224
Euro 34,9062
Altın 2.438,38
BİST 9.716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Cts 16°C
Paz 18°C
Pts 18°C
Sal 18°C

MHP’LI AYHAN: TÜRKIYE’NIN MISIR POLITIKASI TÜRK İHRAATÇISINI DA VURMAYA BAŞLAMIŞTIR

MHP’LI AYHAN: TÜRKIYE’NIN MISIR POLITIKASI TÜRK İHRAATÇISINI DA VURMAYA BAŞLAMIŞTIR
05/08/2013 18:48
A+
A-

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Emin Haluk Ayhan,”Mısır’da İhvan rejiminin darbeyle devrilmesinden sonra Mısır’a yönelik dış politikamızın bir geri yansıması olarak ihracatçımızın Port Said limanına Ro Ro seferleriyle göndermiş olduğu 100 civarında Türk TIR’ı ve TIR’cılarımız limanda adeta hapis durumdadır. Mısır yetkilileri, Ro Ro seferlerini yapan Türk firmasının Mısırlı acenteye olan borçlarını ödemediğini bahane ederek limana çıkış izni vermemektedir.”dedi.

 

Ayhan’ın açıklaması şu şekilde:

Değerli Basın Mensupları,

 

Malumunuz olduğu üzere, Mısır’da meydana gelen üzücü hadiseler ülkemizin gündemini ciddi biçimde meşgul etmektedir.

Türk dış politikasına yön verenler, uluslararası alanda her şeyden üstün tutmaları gereken milli menfaatler yerine, yabancı ülkelerde bu ülkelerin iç sorunlarına bağlı olarak meydana gelen toplumsal bloklaşmalarda sığ ideolojilerini yansıtan, gözü kapalı, fanatik bir taraftarlığı tercih etmektedirler.

Bu durum, evvel emirde Türkiye’nin uluslararası itibarını zedelediği gibi, bu sözde demokrasi havariliği Türkiye’nin ekonomik menfaatlerine boyutları gittikçe büyüyen ciddi zararlar vermeye de başlamıştır.

Değerli Basın Mensupları,

Suriye’de meydana gelen olaylar ve bunlara Türkiye’nin dış politika bağlamındaki yanıtı tamamen farklı bir değerlendirmenin konusu. Onu müteaddit defalar gündeme getirdik ve endişelerimizi kamuoyuyla paylaştık, paylaşmaya da devam ediyoruz. Ancak Suriye’ye ilave olarak Mısır’da meydana gelen üzüntü verici gelişmeler karşısında hükümetin izlediği dar görüşlü ve saplantılı dış politika Türk ihracatçısını canından bezdirmiştir.

Demokrasi ve demokratik değerler elbette hepimiz için de fevkalade önemlidir ve darbeye darbeden başka bir şey denmez. Ancak bu tespite katılmamız nedeniyle, iktidarın dış politikada saplantılarla hareket ederek ülkemizin ihracatına, lojistiğine ve neticede milli ekonomisine büyük zararlar vermesini kabullenmek mümkün değildir.

Bakınız son günlerde kamuoyuna yansıtılmayan ne gibi gelişmeler oluyor:

İhracatçılarımız için Ortadoğu pazarına açılmada hayati önem arz eden Suriye kapısı kapandıktan sonra Mısır’a Ro Ro seferleri yapılarak Mısır rotası kullanılmak suretiyle ihracatımızın devamına çalışılmış idi. Bu kapsamda biz bu çözümü, şartların getirdiği, istenmeyen ancak pratik bir çözüm olarak gördük. Ne var ki, bu girişimin ülke ekonomisine maliyetini yani yerinde bir deyimle “attığımız taşın ürküttüğümüz kurbağaya değip değmediği” hususu da ayrıca irdelenmelidir. Bunu bu şekilde belirttikten sonra, Mısır’daki darbeden sonra bu rotayı kullanan ihracatçımızın son durumuna baktığımızda;

Mısır’da İhvan rejiminin darbeyle devrilmesinden sonra Mısır’a yönelik dış politikamızın bir geri yansıması olarak ihracatçımızın Port Said limanına Ro Ro seferleriyle göndermiş olduğu 100 civarında Türk TIR’ı ve TIR’cılarımız limanda adeta hapis durumdadır. Mısır yetkilileri, Ro Ro seferlerini yapan Türk firmasının Mısırlı acenteye olan borçlarını ödemediğini bahane ederek limana çıkış izni vermemektedir.

Yaklaşık bir aydır 100 civarında Türk TIR’ı Port Said Limanında beklemekte midir? Bekleyen sadece TIR’lar mıdır? TIR’cılarımız ve konteynerlerdeki mallarımız da mahsur kalmış durumda mıdır? Üstüne üstlük de bu zamana kadar Suriye krizini Mısır rotası üzerinden aşmaya çalışan Türk ihracatı da durmuş vaziyette midir? Bu sorunun çözümü için verilen mücadeleler, ülkemizin imajına ve genel politikasına tahakküm eden saplantılı ve dar görüşlü dış politika nedeniyle sonuç vermemekte midir?

Değerli Basın Mensupları,

Şayet durum yukarıda izah edildiği şekilde ise bu durumun müsebbibi de, sorumlusu da siyasi iktidar ve bu iktidarın dar görüşlü, saplantılı dış politikasıdır. Mısır’daki darbeyi eleştirmek farklı bir şeydir; katliamları tel’in etmek farklı bir şeydir; Türk malının, Türk ihracatçısının hakkını korumak başka bir şeydir.

Arap Birliği’ne üye onca ülke, Körfez ülkeleri, Mursi sevgisini dilinden düşürmeyen Orta Doğu’daki ortakları dahi bugün kendi yatırımlarının derdine düşmüş durumdadır. Hükümetin birinci görevi, diğer ülkelerdeki toplumsal ayrılık ve kutuplaşmalarda taraf tutmak değil, Türk ekonomisinin menfaatlerini her yerde korumak olmalıdır.

Öte yandan, hükümetin politikasına güvenip Mısır’da yatırım yapmış olan Türk firmaları milyarlarca milyar dolara varan bu doğrudan yatırımlarının akıbeti hakkında derin kaygı duymaktadırlar.  Zaten Mısır en son limanlarda verilen otomatik vize uygulamasını iptal etmiştir.

Mısır’da Hüsnü Mübarek’i koltuğundan eden ilk olaylarda bile zarar görmeyen Türk yatırımları ve Türk işçileri şimdi endişeli bir bekleyiş içerisindeler. Türk dış politikası ihracatçılarımız gibi yatırımcımızı da yad ellerde yüz üstü bırakmıştır.

Değerli basın mensupları,

Dış Ticaret camiasının içinden gelen birisi olarak Mısır’da işlerin iyiye gitmediğini görebiliyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız da görmüş olacak ki, Mısır’ın geçtiğimiz günlerde kutlanan milli gününde Mısır’ın geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur’a, yani hükümetin tabiriyle darbe Cumhurbaşkanına kutlama mesajı göndermiştir.

Siz Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak Mısır’daki geçici hükümeti tanımadığınızı söylüyorsunuz, diğer yandan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı kutlama mesajı gönderiyor, öte yandan da, Türk ihracatçısının mağduriyetine son vermeleri için alt düzeyden Büyükelçinizi Mısırlı makamlara gönderip görüşmelerde bulunmaya çalışıyorsunuz.

Değerli Basın Mensupları,

Bunun adı tutarsızlıktır, bunun adı öngörüsüzlüktür, bunun adı Türkiye Cumhuriyeti’nin menfaatlerini takip etmeyip, özel başka bir gündemi ve bu gündemin menfaatini izlemektir.

Biz Milliyetçi hareket Partisi olarak, endişelerimizi bir kez daha kamuoyuyla paylaşmak ve bu yönde hükümeti uyarmak istiyoruz. Değerli Basın Mensupları, Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki rekorları kıran cari açık şu anda en kritik dönemini yaşıyor. Yarıyıl rakamları açıklandı, dış ticaret açığı şimdiden 50 milyar doları geçmiş vaziyettedir. İhracatımızın bu tür sıkıntıları kaldıracak takatinin olmadığı açıkça meydandadır.

Buradan Hükümete sesleniyoruz: İhracatçının önünü ideolojik saplantılarınızla kapatmayın. Yarın bir gün bu ideolojik bahaneler sizleri kurtarmaz. Türk Milletine ve Türk İnsanına verdiğiniz tahribatın telafisini sağlamanız, başka olaylarda da olduğu gibi mümkün olmaz.