Dolar 32,5304
Euro 34,9545
Altın 2.440,12
BİST 9.716,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Az Bulutlu
İstanbul
20°C
Az Bulutlu
Cum 19°C
Cts 16°C
Paz 17°C
Pts 18°C

NATO’YLA ‘GEZI’ GERGINLIĞI

NATO’YLA ‘GEZI’ GERGINLIĞI
01/07/2013 13:36
A+
A-

Rasmussen’in Türkiye’deki orantısız güç kullanımını eleştirmesi Ankara ile kriz yarattı.

Cumhuriyet’in haberine göre NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in, Gezi Parkı protestolarına orantısız güç kullanarak yanıt veren Türkiye’ye yönelik eleştirileri, Ankara ile ittifak arasında diplomatik krize neden oldu.

Geçen hafta AB dışişleri bakanlarının Lüksemburg’da yaptığı toplantıya katılan Anders Fogh Rasmussen, Türkiye’de hükümet aleyhine yapılan protestolara ilişkin bir açıklama yaparak AKP hükümetine temel haklara riayet etmesi çağrısında bulunmuş ve “Doğal olarak tüm NATO üyesi ülkelerin temel demokrasi ilkelerine göre yaşadığını kabul ediyoruz” diye konuşmuştu. Rasmussen, bunun ‘barışçıl gösterilere izin verilmesi’ ve ‘siyasi düşüncelerin özgürce ifade edilmesi’ ilkelerini de içerdiğini ifade etmişti.
Rasmussen’in açıklaması Ankara’da soğuk duş etkisi yarattı. Çünkü Ankara’yı eleştiren Avrupa Birliği ve Avrupa Parlamentosu’ndan farklı biçimde NATO, Türkiye’nin veto hakkına sahip tam üyesi olduğu bir örgüt. NATO’da herhangi bir konuda karar alınabilmesi için üyelerin oybirliği gerekiyor.

NATO’yu temsil eden en üst yetkili sıfatını taşıyan genel sekreter, ittifakın tarihinde belki de ilk kez bir üye ülkenin iç işleri konusunda NATO Konseyi ya da o ülkenin onayını almadan açıklama yaptı.

‘Hangi yetkiyle yaptınız?’

Ankara dışarıya yansıtmamakla birlikte bu açıklamadan son derece rahatsız olmuş.

Türkiye’nin NATO karargâhındaki daimi temsilciliği aracılığıyla Rasmussen’e açıklamasından hemen sonra oldukça sert bir tepki gösterilmiş. Mesajın özü şu:

“Açıklama yaptığınız konu, NATO’nun üzerinde konuşup karar aldığı bir konu değil. Genel sekreter olarak tabii ki resen yapabileceğiniz açıklamalar vardır. Ama bunlar hiçbir zaman üye ülkelerin iç işleriyle ilgili olamaz. Bu tür bir açıklama yapmadan önce konuyu Türkiye’nin daimi temsilciliği ile görüşmeniz gerekirdi. Bilgi vermeden, onayımızı almadan yaptığınız açıklama hoş olmadı.”

Rasmussen: O sözlerde ne var ki

Brüksel’deki kaynaklar NATO Genel Sekreteri Rasmussen’in, Türkiye’nin sert tepkisi karşısında şaşırdığını ve kendisiyle görüşen Türkiye’nin NATO’daki daimi temsilcisine “Ben fazla bir şey söylemedim ki! Ne var benim söylediklerimde? Bunu büyütmeye gerek yok” yanıtını verdiği ileri sürüldü.

Koltuk için yapmış!

Gezi Parkı protestolarını ‘iç ve dış güçlerin komplosu’ olarak görmekte ısrarcı olan hükümet, Rasmussen’in kendi inisiyatifiyle yaptığı açıklamalar için de kılıfı hazırlamış bile. Ankara’nın yorumuna göre, NATO’daki görev süresi gelecek yıl tamamlanacak olan Rasmussen, ‘AB içinde boşalacak koltuklara talip olduğu için’ Türkiye’yi hedef alan bu açıklamayı yapmış! Ankara’nın yaklaşımı şöyle:

“Rasmussen gibi geçmişte başbakanlık yapmış birinin, planlamadan böylesine büyük bir gaf yapması mümkün değil. Bunun örneği de yok NATO içinde. Rasmussen’in NATO’daki görev süresi gelecek yıl doluyor. AB’nin Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da görevinden ayrılacak. Çok büyük olasılıkla Rasmussen onun yerine oynuyor. AB içinde Almanya gibi ülkelerin desteğini almak için de Türkiye karşıtlığını göstermeye çalışıyor.”

Gezi Parkı olayları sonrasında AKP hükümeti, Türkiye’nin üye olmadığı Avrupa Parlamentosu, AB gibi kuruluşlardan gelen eleştirileri “Tanımıyoruz, iade ediyoruz!”, “Böyle davranırsanız ileride balık tutarsınız!” gibi seçmen tabanını tatmine yönelik açıklamalarla savuşturma yoluna gitti.

Avrupa’nın diğer kurum ve liderlerine bu ‘popülist’ tepkiler verilirken, Rasmussen’e ‘sessizce’ tepki verildi.

vatan