Dolar 32,3732
Euro 34,9930
Altın 2.325,61
BİST 9.089,01
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 18°C

ONLAR UNUTULMUŞLAR

A+
A-

Kalemi aldım ve düşündüm neden yazım. Yani, “Azerbaycan’ın en önemli olayı nedir ve toplum kayıtsız kaldığı temel sorun nedir”? Diye, hayli düşündüm.

Ama o da bellidir ki, bugün topluma gereksiz olan ya da sırasında olan-olmayan çok şey söyleyenler ve yazanlar yeteri kadardır. Ben bir genç olarak düşünüyorum, bugünün en güncel sorunlarından biri genellikle sahipsiz olan, ayrıca da çocuk evinde büyüyen çocuk ve gençlerin sonraki kaderidir.
Onlar büyüdükten ve çocuk evlerini terk ettikten sonra ne devlet ne de toplum bu gençlerle ilgilenmiyor, başlarına ne geldiğini kimse bilmiyor. Onların kaderi toplum için sadece ilginç olmuyor, hatta devletin ilgili makamları da bu gençlerin kaderine kayıtsız yaklaşıyor. Bu nedenle çocuk evinden çıkan gençler ya uyuşturucuya alıyor ya da çeşitli suç eylemlere eğilim hayatın dibine yuvarlanıyor. Çocuk evlerinde böyumüş kızların kaderi ise daha vahim olur ve onlar ya insan kaçakçılığı yapan suç çetelerin avına dönüşerek yurtdışına satılıyor ya da yaşamlarını temin edebilmek ihtiyacından fahişeye dönüşüyorlar. Bütün bunlara sebep ise, bizim, genel olarak toplumun ve devletin bu insanlara kayıtsız yanaşmamızmızdan kaynaklanıyor. Son

Çocuk” evi – burası beni yaşama savaşçı olarak hazırlayan bir okul idi!

Yıllarda” aşırı büyüyen ve daha belirgin görünen bu sorun, sadece beni değil, tüm gençleri rahatsız eden en güncel konulardan biridir. Her zaman düşünüyorum, acaba bu işin sorumluluğunu kim taşıyor?

Çoğumuz öv evladımızın başına herhangi bir olay geldiğinde yerin altını üstüne çeviriyoruz. Ama bu gençleri düşünmüyor ve aklımıza bile getirmeyiz ki, bir gün böyle bir olay bizim de yakınlarımızın başına gelebilir.

Bugün ülkede çeşitli isimler altında ve çeşitli siyasi kurumların, ayrıca iktidarın himayesinde faaliyet gösteren birçok gençlik örgütleri var. Her zaman göğüslerine vurdu diyorlar ki, biz çok iş yaptık. Ama sorduğumda, yaptığınız çalışmalar nelerdir? Susup bakıyor veya örgütün üyelerinin çokluğunu gözümüze sokuyorlar. Ben, bazen be gençlik örgütlerinin durumunu da düşünüyorum, Gürültülü isimler var- somut davranışlar ise yok. Acaba bu ne zamana kadar böyle devam edecek!

Bugün hiç kimse kimsesiz çocukların ve gençlerin geleceğini düşünmek, hayat kitanbını okumak istemiyor. Ben bir genç olarak tüm toplumu bu konuya dikkat etmeye çağırıyorum.

Samir ASLAN

lord_57@mail.ru

AZERBAYCAN- BAKÜ

ETİKETLER: