Dolar 32,5161
Euro 34,7218
Altın 2.501,57
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 13°C
Yağmurlu
İstanbul
13°C
Yağmurlu
Cts 19°C
Paz 21°C
Pts 21°C
Sal 23°C

PROF. YURDAKUL: SAĞLIKTA HARCAMALAR VE ŞIDDET ARTTI

PROF. YURDAKUL: SAĞLIKTA HARCAMALAR VE ŞIDDET ARTTI
18/04/2014 18:16
A+
A-

MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, “AKP hükümetinin uyguladığı sağlıkta dönüşüm programı sonucunda sağlık harcamalarının belirgin şekilde artış gösterdiğini, Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) açıklarının arttığını, vatandaş açısından cepten harcamalarının artış gösterdiğini, sağlıkta şiddetin arttığını, iç barışın bozulduğunu ve SDP’nın uygulanabilir bir program olmadığını” açıkladı.

Türk Toraks Derneği’nin 03-05 Nisan 2014 tarihinde Antalya’da 1500 doktor ve öğretim üyesinin katılımı ile düzenlemiş olduğu 17. Yıllık Kongresinde, “AKP’nin Ülkemizde Uyguladığı Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın (SDP) Toplumsal Etkileri” konusunda konferans veren MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, AKP hükümetinin uyguladığı Sağlıkta Dönüşüm Programının amacının, sağlık hizmetlerinin etkili, verimli ve hakkaniyete uygun bir şekilde organize edilmesi, finansmanının sağlanması ve sunulması olarak 2003 yılında açıkladığını ancak uyguladığı sağlıkta dönüşüm programı sonucunda sağlık harcamalarının belirgin şekilde artış gösterdiğini, Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) açıklarının arttığını, vatandaş açısından cepten harcamalarının artış gösterdiğini, sağlıkta şiddetin arttığını, iç barışın bozulduğunu ve SDP’nın uygulanabilir bir program olmadığını bilimsel verilerle açıkladı.

Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, toplam sağlık harcamalarının 2003 yılında 24 milyar TL iken 2013 yılında 117.6 milyar TL’ye çıkarak yaklaşık 5 kat arttığını,  cepten yapılan sağlık harcamalarının ise aynı dönemde 3 milyar ABD doları iken 2009 yılında 11.3 milyar ABD dolarına çıkarak 3.8 kat arttığını ifade etti. Yurdakul, “Ayrıca kişi başı hekime müracaat sayısı 2003 yılında 3.4 iken 2012 yılında 8.3’e çıkmıştır. Yapılan ameliyat sayısı ise 2010 yılı rakamlarıyla 4.3 kat artmıştır. Bu artışların performansa dayalı ödemeler ve toplam sağlık harcamalarındaki artışla oldukça paralel olduğu görülmektedir. Bununla birlikte Türkiye sağlık alanında yapılan harcamaların artmasına rağmen sağlık standardını da içine alan “İnsani Gelişme Endeksinde” “Yüksek İnsani Gelişmişlik” düzeyine geçememiştir ve 2009 verilerine göre 182 ülke arasında 79. sırada yer almaktadır.” diye konuştu.

Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, “Türkiye’de sağlık harcamaları içinde tedavi ve ilaç giderleri pastanın büyük kısmını doldurmaktadır. Hem toplam kamu harcamaları içinde hem de SGK harcamaları içinde ilaç giderleri birinci sırada yer almakta ve SGK gelir-gider dengesinde açık miktarı gün geçtikce artmaktadır.” dedi.

Sonuç olarak; ülkelerde uygulanan sağlık reformları ya da programlarının uluslararası değerlendirme parametreleri ile değerlendirildiğinde AKP’nin uyguladığı SDP’nın başarılı olmadığını belirtti.

Ayrıca Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, sağlık kuruluşlarına başvuran vatandaşlarımız açısından ve sağlık alanında çalışan ve yer alan tüm birimler açısından da değerlendirmelerde de bulundu.

Sağlık kuruluşlarına başvuran vatandaşlarımız açısından yaptığı değerlendirmede,  “Vatandaşlarımız SDP uygulanmadan önce herhangi bir katkı payı ödemeden muayene ve tedavilerini alma imkânına sahiptiler.  Şu anda aile hekimlerine başvurduklarında 3+3 TL,  devlet hastanelerinde 5+3 TL, üniversite hastanelerinde 8+3 TL ve özel hastanelerde 12+3 TL baştan ödemek zorundadırlar. Bu katkı paylarının az olduğu ve bunların zamanla artacağı SGK görüşleri ve düşünceleri takip edildiğinde açıkça görülecektir. Örneğin önce tüm vatandaşlarımıza özel hastanelere rahatlıkla gidileceği belirtilmiş ancak hastalardan alınan katkı payları ve uygulanan işlem ve tedavilerden alınan ayrı katılım paylarının SGK tarafından karşılanamaması sonucunda vatandaşlarımızdan önce %30, sonra %70, sonra %90 ve en son ise %200 katılım payı verilmesi kararı ortaya çıkmıştır. Ayrıca önceleri ilaçlardan alınan %10-20 katılım paylarına ilaveten 3 kutu ilaçtan sonra her ilaç için 1 TL ek katkı payı alınmaya başlamıştır.” diye konuştu.

Başlangıçta “hoca farkı doğru değildir”, “hasta-doktor arasına para girmemelidir”, “bıçak parası yanlıştır”, “vatandaşımız sağlığı için ayrıca ek bir para vermemelidir” gibi söylemlerle bu uygulamanın doğru olmadığını belirten AKP hükümeti  şimdi tekrar “hoca farkını” uygulamaya koymasının çelişki olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, “Şu anda uygulanan sistem nedeni ile hasta başına muayene, tetkik isteme ve tedavi verme süresi 5 dakika civarındadır. Normal süre ise hasta başına 20 dakika olmalıdır. Hasta başına ayrılan bu sürenin kısa olması yani sağlık çalışanının bir günde çok hasta bakmaya mecbur bırakılması, hastaların tanı ve tedavilerinde gecikmelere ve gereksiz birçok pahalı ve hasta için yan etkileri de olabilen tetkikler istemeye doktoru mecbur bırakmaktadır. En önemlisi de sağlık sistemindeki hatalar ve aksaklıklar nedeni ile her zaman sağlık çalışanı ile vatandaş karşı karşıya getirilmektedir. Halbuki sağlık sisteminin bu şekilde uygulanmasını isteyen iktidardaki hükümetlerdir ve sağlık çalışanları ile ilgisi yoktur.” dedi.

Sağlık alanında çalışan ve yer alan tüm birimler açısından yaptığı değerlendirmede ise, “AKP iktidarının uyguladığı performans sistemi (Ne kadar hasta muayenesi ve tetkik isteme o kadar para kazanma sistemi) ile doktorlar daha çok hasta bakmaya ve daha çok tetkik isteme ve işlem yapmaya zorlanmaktadırlar. Aynı zamanda performans sistemi nedeni ile iç barış bozulmakta ve yardımlaşma ve huzur kalmamaktadır.  Performans sistemi nedeni ile muayene ve ameliyat sayıları giderek artış göstermekte, fazla tetkikler ve ilaç yazılımı sonucunda aslında kaybeden ekonomimiz yani bizlerin parasıdır. Sağlık harcamalarının giderek korkunç seviyelere geldiği açıktır. Bütün bunlara rağmen sağlık sistemindeki “Başarsızlık” ortadadır. AKP hükümeti vatandaşa medya vb. basın organları ile sınırsız ve ücretsiz sağlık hizmetleri vaadinde bulunmuştur. Sağlık kuruluşlarına başvuran vatandaşlarımız bu vaatlerin doğru olmadığını ve ücretli olduğunu görünce sağlık çalışanları ile tartışmakta ve sağlıkta şiddet giderek artmaktadır. Özelikle son 5 yıl içinde birçok meslektaşımızı kaybetmiş ve birçok sağlık çalışanı da maalesef çeşitli yerlerinden yaralanmıştır. Sağlık çalışanları SABİM ve son yıllarda çıkarılan malpraktis yasası nedeni ile daha doğru ve modern teşhis ve tedavi yöntemleri yerine kendini riske atmayan yani defansif tıp dediğimiz en çok uygulanan ve en zararsız yöntemlerle teşhis ve tedavi uygulanmaktadır.” diye konuştu.

Ayrıca konuşmasında, sağlık çalışanlarının vatandaş nezdinde uygulanan politikalar ve söylemler nedeni ile saygınlığı kalmamış ve bu nedenle sağlıkta şiddet giderek artış gösterdiğini, hekimin her alanda görevlendirildiğini, bu durumunda sağlık alanında aksamalar ve hatalara neden olduğunu belirtti. Önceleri yüksek ücret verilerek bir anlamda özelleştirilen aile hekimlerinin şimdi tüm masrafların kendileri tarafından karşılanmaları istenerek aldıkları ücretlerin giderek azaltıldığını ifade etti.

Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul, “Eczacı arkadaşlarımızın başlarda kazançlarında artış olmuştur. Ancak sonra yapılan ilaç fiyat düzenlemeleri ve birçok farklı uygulamalar nedeni ile zor durumda kalmışlardır. Ayrıca hastaların katkı paylarını eczacılar tahsil ettiğinden vatandaşla karşı karşıya kalmışlardır. Ayrıca kanser ilaçları başta olmak üzere bazı ilaçlar ülkemizde bulunmamaya başlanmıştır ve vatandaşlarımız mağdur durumda kalmıştır. Bunların hepsinin nedeni sağlık alanında yer alan tüm ilgililerle birlikte sağlık sistemini tartışarak ülkemiz için en doğrusunu bularak karar verme politikasının uygulanmaması ve günlük ya da siyasi amaçlarla karar alınması nedeni ile olmaktadır.” diye ifade etti.

Prof. Dr. Ahmet Selim Yurdakul konuşmasının sonunda, “Uygulanan bir sistemde kaybeden varsa daima bir kazanan da vardır. AKP’nin uyguladığı SDP ile kazanan kimdir? sorusuna cevap: “Küresel Sermaye”dir. Çünkü onların isteği sistemin tamamıyla özelleştirilerek sağlığa ayrılan pastadan olabildiği kadar hatta hepsini almaktır. Bu yanlış bir sistem ve düşüncedir.” açıklamalarında bulunarak konuşmasını tamamladı.