Dolar 32,5470
Euro 34,7468
Altın 2.495,43
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 21°C
Sal 22°C

Selçuk: “Çocuk kavramını yeniden inşa etmek açısından düşünsel bir zemine ihtiyacımız var”

Selçuk: “Çocuk kavramını yeniden inşa etmek açısından düşünsel bir zemine ihtiyacımız var”
30/11/2018 00:56
A+
A-

Selçuk: “Çocuk kavramını yeniden inşa etmek açısından düşünsel bir zemine ihtiyacımız var”

T.C Milli Eğitim Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk: “Çocuk kavramını yeniden inşa etmek açısından düşünsel bir zemine ihtiyacımız var”

TRT Uluslararası Çocuk Medyası Konferansı’nın ikinci günü, önemli konukların katıldığı öğleden sonrası programı ile devam ediyor.

Organizasyona özel konuşmacı olarak katılan T.C Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk ‘Teknoloji, Medya ve Çocuk’ konusunda sunum yaptı. Daha sonra sunuculuğunu Mesut Yar’ın gerçekleştirdiği ‘Salih Memecan ile Türk Animasyonu Üzerine’ adlı özel oturumda Salih Memecan görüşlerini paylaştı.

Çocuk ve dijital ilişkisinin yalnızca Türkiye’de değil tüm dünyada konuşulan bir konu olduğuna dikkat çeken T.C Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Ziya Selçuk, “Medyanın çocuk ile ilişkisi, hayat, hayal ve dünya ile ilişkisi açısından çok kapsayıcı. Bu konu gerçekten yalnızca Türkiye’nin değil tüm dünyanın üzerinde hassasiyetle durduğu bir konu. Medeniyetin çekirdeği insansa insanın çekirdeği de çocuktur. Son yıllara baktığımızda çocuklarımızın bir tüketim aktörü haline geldiğini görüyoruz. Araçlarda zengin fakat amaçlarda yoksun bir çağdayız. Bütün sistem çocukların dikkatini dağıtmak üzerine organize ediliyor. Bu da çocuklarımızın kendisine ve çevresine odaklanmasını güçleştiriyor. Eskiden kuşak farkı vardı. Fakat bu çağda aynı şeyleri söyleyemiyoruz. Doğal olarak her yeni nesil bir öncekine göre farklı oluyor ama özellikle bu kuşakta yer alan çocuklarımızın yaşadığı değişim manipüle ediliyor. Hatta çocuklara X,Y,Z şeklinde marka isimler veriliyor. Çocuklar üzerinde planlı ve sistemli bir şekilde manipülasyon gerçekleştiriliyor. Bu durumu çocuklarda olduğu kadar yetişkinlerde de görüyoruz. Müthiş bir takıntı söz konusu. Her şeyin pürüzsüz ve mükemmel olduğunu göstermeye karşı bir ilgi var. Aslında doğal ile normal olan farklıdır. Bir çocuk normal ise bir sorun vardır. Biz bir çocuğun normal olmasını beklemeyiz, doğal olmasını bekleriz. Doğal olan çocuk kendi içerisinde müfredatı açık olan çocuktur. Cevheri mücevhere çevirebilenler aileler ve öğretmenlerdir.

Çocukların iç ve dış gelişimlerinin eşzamanlı olması gerektiğinin altını çizen Selçuk, “Bir insan dışına ne kadar yatırım yapıyorsa, içi de o kadar fukaralaşmıştır. Endüstrisinin ihtiyacı olan beceriler mükemmel bir eğitim olarak tarif ediliyor. Fakat çocuklarımız yalnızca endüstri ihtiyaçlarına göre yönlendirilmemeli, kendisinin sosyal hayatı ile maneviyatının da gelişimi sağlanmalı. Biz çocuklarla aynı tarihlerde yaşarız fakat aynı zamanda yaşamayız. Eğer biz çocukların zamanlarına saygı göstermezsek, çocuklar yalnızca bizim kötü birer kopyalarımız olarak kalırlar. Çocuklarımıza her şeyi hazır sunuyoruz. Bu yüzden onları mücadele etmeleri için desteklemiyoruz. Bu da çocuğun psikolojik bağışıklığının gelişmemesine neden oluyor. Ailelerde çocuk yetiştirme konusunda sorun varsa, o çocuk uzun vadede sosyal hayatında, iş dünyasında ve evliliğinde de başarısız olabiliyor. Çocukların var olma amacı bizim eksik hayallerimizi tamamlaması değil, özgür bireyler olarak yoluna devam edebilmesidir. Bireysel olarak kendi çocuklarımızı seviyoruz fakat toplum olarak çocukları sevmiyoruz. Çocuğa her şekilde saygı duymak gerekiyor. Onları araştırmaya, sorgulamaya itmeli ve onların kendi inşasını gerçekleştirmesine fırsat vermemiz lazım. Çocuğun eğitimi ve kişisel gelişimi konusunda başta Cumhurbaşkanı olmak üzere T.C Gençlik ve Spor Bakanlığı ve T.C Milli Eğitim Bakanlığı olarak bizler tüm bakanlıklar ile iş birliği içerisinde hareket ediyoruz” dedi.

‘Salih Memecan ile Türk Animasyonu Üzerine’ adlı özel oturumda çocukların ilgisini çekebilecek karikatürler yaratmanın önemli olduğunu ifade eden Salih Memecan, “Çocukların espri anlayışları gelişiyor. Yerel ve çocukların beğeneceği kendi karakter markalarımızın olması gerekiyor. Çizgi film olmadan marka olmak çok zor. Üretim aşamasında bir yerlere gelmeye başladık. Çizgi filmler artık sinema filmi olarak piyasaya sürülüyor ve ciddi bir seyirci kitlesine ulaşıyor.

Limon ve Zeytin karakterlerinin halen çok beğenildiğini paylaşan Memecan, “Limon ve Zeytin’in evreni uluslararası bir evren. Dolayısıyla çizimlerde yer alan espriler de uluslararası. Limon ve Zeytin’i sinemaya taşımayı uzun süredir düşünüyorum. Aklımda yeni karakterler var yakın zamanda hayata geçirmeyi hedefliyorum” dedi.

“Sen De 1 Not Bırak” ve “GameLab Mobil Oyun“atölye çalışmaları değerlendirme sunumları ile sürecek olan organizasyon, çocuk medyası konusunda yerli ve yabancı akademisyenlerin ve alanında uzman profesyonellerin katılımları ile devam edecek. Organizasyonun son bölümünde ise TRT Çocuk Kanal Koordinatörü Bekir Yıldızcı kapanış konuşmasını gerçekleştirecek.