SURIYE ILE SAVAŞMAK AYNI ZAMANDA İRAN VE RUSYA ILE SAVAŞMAKTIR!

Suriye ile savaşmak aynı zamanda İran ve Rusya ile savaşmaktır!

Ortadoğu Bölgesi’nde Suriye üzerinden savaş tamtamları çalıyor. Ama Suriye’ye yapılacak müdahale sadece Suriye’yi değil Rusya ve İran’ı da bire bir muhatap kılıyor. En azından Rusya ve İran yetkililerinin yapmış olduğu açıklamalar bunu gösteriyor. Rusya ve İran, Suriye’ye yapılacak müdahalenin aynı zamanda kendilerine yapılmış sayacağını ifade etmesi Ortadoğu Bölgesin’de çıkacak bir savaşın etkisinin çok geniş olacağını göstermektedir.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç’in “ABD’nin Suriye’ye savaş tehdidi kabul edilemez” açıklamasından sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ‘Batılı ülkeler BM Güvenlik Konseyi’nin desteği olmadan Suriye’ye saldırmaya kalkarsa, Rusya’nın güçlü füze sistemleri satabileceğini ‘ belirtmesi ve İran Devrim Muhafızları Komutanı Muhammed Ali Caferi’nin, Suriye’ye yapılacak bir saldırıda ABD’nin yanında yer alacak ülkelerin ulusal güvenlik bakımından buhranla karşılaşacaklarını belirterek bir tehdit vurgusunda bulunması savaşın sadece Suriye ile olmayacağının en büyük delilleri arasındadır.

İran ve Rusya, Suriye’yi ön kale gibi görmekte ve o kale düşerse Ortadoğu Bölgesi’nde tüm dengeleri kaybedeceklerini bilmektedirler. Hele İran adı gibi bilmektedir ki, Suriye düşerse ilk hedefte İran olacaktır.

İran ve Rusya’nın sürekli bir şekilde Türkiye’yi ABD ve İsrail menfaatleri yanında yer almasından dolayı uyarması da Türkiye’nin içinde bulunduğu tehlikeyi göstermektedir. Bu tehditler yanında Suriye’nin de yaşanan her şeyden Türkiye’yi sorumlu tutması bu kanlı kaos ortamında en çok zararı Türkiye’nin göreceğini hissettirmektedir.

Zaten Suriye’nin yanında İran ve Rusya’nın durması, ABD ve ortaklarının Suriye üzerindeki müdahalesini geciktirmekte, arayışlara sevk etmekte, bahaneler üretmekte zaman kazandırmaktadır.

En son yaşanan ‘kimyasal silah kullanma’ olayında hala bu kimyasal silahı kimin kullandığı gerçeğinin ortaya net çıkmaması, ABD ve ortaklarının Suriye’yi suçlaması, Suriye yönetiminin ise bu konuda içinde barınan terör unsurlarını ve onları destekleyen ülkeleri suçlaması geçmişte Irak’ta oynanan oyunlarının aynısının Suriye’de de oynandığını göstermektedir.

Elbette insanlık suçu işleyen ülkeler bu konuda cezasız kalmamalıdır. Ama ABD’nin kurduğu haydut düzen adaleti değil, adaletsizliği temel ölçü almaktadır. ‘Irak’ta insanlar ölüyor’ diye müdahale edip, zevk için 2 milyon masum insanı öldüren bir sistemin patronu ABD’nin hangi adalet anlayışı Suriye’de kendini gösterecektir?

Gerçeklerle ve bahanelerle oluşan menfaat hedefi birbirinden ayrılmadığı sürece Ortadoğu Bölgesi kan gölü olmaktan asla kurtulmayacaktır. Hele bu dünyada ABD ve İsrail insanlık, adalet, hukuk dersi veriyorsa bu küresel soytarılıktan başka bir şey değildir.

Bizi öncelikli olarak Türkiye’nin durumu ilgilendirmektedir. Türkiye AKP iktidarı sayesinde omurgasını kaybetmiş durumdadır. Türkiye kendini başka ülkelerin menfaati için lime lime doğrayan zihniyet elinde ateş topu üzerine bırakılmıştır. Suriye üzerinden çıkacak bir savaş bu manada Türkiye için çok önemlidir.

ABD ve İsrail’in haritası, rejimi ve sınırları değişecek ülkeler içinde Türkiye’yi de açıkça işaret etmesi sonrası, sözün fazlası bizce deliye anlatılır. Akıllılar ise önceden önlemini alandır.

YILDIRAY ÇİÇEK/ ORTADOĞU