TAMAMINI OKUMADAN YORUM YAPMAZSANIZ MEMNUN OLURUM..
Dün gece bana sitem eden dostlar, abiler,ablalar;
BUGÜN DAHA NET GÖRMEYE BAŞLADIĞINIZ GİBİ,
1- 12 yıldır, iyi pazarlanan bir siyasi karizmadan beslenen bir SİYASİ PROJE PARTİSİ, artık o karizmadan mahrum devam edecek yoluna..
2- ÇATI formülü olmasaydı, %51 oy BAŞKANLIK konusunda psikolojik eşiğin üzerinde görülecekti.. CHP ve MHP’nin bugünkü siyasi şartlarda kendi adaylarıyla çıktıklarında alabilecekleri oy oranı aşağı yukarı belli.. Yüzde 51 rakamının altında yüzde 25’ler, yüzde 18’ler olsaydı, bu Tayyip Erdoğan’ın parti içindeki gücünü de artıran bir fotoğraf olacaktı..
3-Bu fotoğraf olsaydı eğer, bugün ABDULLAH GÜL, “PARTİME DÖNECEĞİM” demeye cesaret edemeyecekti.. Dolayısıyla ülkemin başına bela olmuş bir siyasi harekette GÜÇ KAVGASI başlamayacaktı.. Ve biz, güç kavgasının, nasıl bir güçsüzlük yarattığı gerçeğini yeniden hatırlayacağımız günlere yelken açamayacaktık..
4-Hüseyin ÇELİK, az önce yaptığı açıklamalardaki gibi ELİNE JİLETİ ALIP, ABDULLAH GÜL’ü çatır çatır doğramayacaktı..
5- Abdullah GÜL’ün “Partime döneceğim” dediği dakikalarda yapılan AKP MKYK toplantısında, “27 AĞUSTOS’ta (tarihe dikkat, 1 gün önce) kongreye gidiyoruz kararı alınarak, PARTİNİN BAŞINA GEÇEBİLMEK İÇİN GÜL’ün elindeki tek seçenek İSTİFA mekanizması olmayacaktı..
6- TÜRKİYE, bu siyasi projenin dağılışını izlemeye başlayacak bugünden sonra.. DÜN kaybedecek birşeyi olmayanların, bugün KAYBEDECEKLERİ ŞEYLER var.. Bu gerçekle yüzleşmeyip, al gülüm ver gülüm yollarına devam edeceklerdi..
ABİLERİM, ABLALARIM, KARDEŞLERİM;
Türk siyasi tarihinin en önemli manevralarından biridir ÇATI FORMÜLÜ.. Siyaset SONUÇ ODAKLIDIR evet.. Ve bugün küçümsediğiniz yüzde 38.5 rakamı, ZAFER adlı sonucu getirmemiş olsa da, bence asıl hedefi, yukarıda özetlemeye çalıştığım tablo idi.. Devlet BAHÇELİ’nin son dönemki konuşmalarında “ABDULLAH GÜL’e SAYGISIZLIK” gibi tariflerin KARA KAŞ KARA GÖZ İÇİN YAPILDIĞINI MI SANIYORSUNUZ.. Öyle olsaydı, veda ziyareti için bir fırsat yaratılıp talep edilen tarihte GÜL’e bir randevu verilemez miydi?
İŞİN ÖZETİ; EVET, SİYASET SONUÇ ODAKLIDIR.. Ancak bazen şartlar öyle gerektirir ki, sonuç almadan önce, rakibi oyundan düşürmek gerekir.. Rakibin oyundan düşebilmesi için, demoralize olması, gerilmesi, kendi içinde kaynaması moral motivasyon açısından dağılması gerekir.. İşte bugün geldiğimiz nokta budur.. Ve bir siyasi proje olan AKP’yi, yarın artarak devam edecek olan ANTİN-KUNTİN NOKTAYA getiren de, dün geceden bu yana küçümsediğiniz o yüzde 38.5 rakamıdır..
İddia ediyorum ki; 51.8 ve 38.5 rakamı, 1919 rakamı kadar kıymetli TÜRK MİLLETİ için.. İddialı bulmayın, biraz bekleyin göreceğiz.. Unutmayalım ki, 1919 rakamının kıymeti, 1919’da o adımın atıldığı gün değil, o adımla sonucun alındığı gün KIYMETLENDİ.. ÇATI sözünü ve 51.8 ile 38.5’i bir yere not edin.. NE KADAR KIYMETLİ OLDUĞUNU GÖRECEKSİNİZ..
Murat İDE