“TERÖRE TAVİZKAR OLANLAR, ÇAKICI’NIN ANNESİYLE HELALLEŞMESİNE İZİN VERMİYOR”

Sayın Alaattin Çakıcının yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Muhterem validesini görebilme hakkını kim yada kimler engelliyor.

Çakıcı’ya yakın isimler dostları isyan ediyor, ÜLKEYİ BÖLMEK İSTEYEN TERÖRİST’e her türlü insani haklarını verenler, beşikteki bebeğe kurşun sıkan bebek katilinin yeri dar diyerek genişletenler, bebek katili yanlız kalmasın diye, katil emir erlerini yanına göderen sekreterya kurduranlar, Haburda kırmızı halılar ile karşılatıp bebek katillerinin ayağına Türk hakimlerini götürüp mahkemeler kuran ve zorla serbest bırakanlar mevzu Alattin ÇAKICI olunca engel üstüne engel koyuyorlar. diyen Çakıcıyı sevenler biz sadece adalet istiyoruz dediler.  ÇAKICI’nın annesinin komada olduğu ve helallik almak için başvuruda bulunmasına rağmen izin verilmeyen ÇAKICI,  basına yazılı basın açıklaması yaptı. Ve yine Cumhurbaşkanlığına  bir mektup yazarak mektubunda çok ağır sözler sarfetti.

Mektubun da Cumhurbaşkanına sayın SULTAN HAZRETLERİ diye seslenen ÇAKICI “SENİN ANAN ÖZELDE BENİM VE HER TÜRKÜN ANASI SOKAK KADINIMI” diye seslendi. Yine ülkenin durumunuda değerlendiren ÇAKICI ülken kan ağlarken ulusal ve üniter yapıyı değiştirmek için başkanlığı getirecem diye ŞİLİ de ne işin var dedi.

Annesi şu anda Florans Natingel Hastanesi’nde yaşam destek ünitesine bağlı yaşamakta olan Alattin Çakıcı, annesi ile görüşmesinin engellenmesine tepki gösterdi ve Cumhurbaşkanı’na bir mektup yazarak bu hakkının neden engellendiğini sordu.

HELALLEŞMEYE ENGEL!
Edirne F Tipi Cezaevi’nde kalmakta olan ve bir süredir Tıp Fakültesi’nde tedavi görürken, annesi Şakire Çakıcı’nın (90) rahatsızlığını öğrenen Alattin Çakıcı avukatları aracılığıyla annesi ile hem görüşmek ve hem de helalleşmek istedi. Annesi’nin durumunun ağırlaştığı ve yoğun bakım ünitesine bağlandığı öğrenilen Alattin Çakıcı için sadece 1 saat 15 dakikalık bir görüşme yapabileceği söylendi. Yasaya göre böyle bir durumda 24 saat görüşme hakkı olmasına rağmen kısa bir görüşme onayı verilmesine tepki gösteren Çakıcı, durumu Cumhurbaşkanlığı makamına bir mektupla bildirdi ve Cumhurbaşkanı’na tepkisini dile getirdi.

SENİN ANAN ÖZEL DE…!
Çakıcı, mektubunda şunları söyledi: “Sayın Sultan Hazretleri… Senin annen vefat ettiğinde 3 gün devletin TV kanalları, özel kanallar 72 saat aralıksız yayın yaparak, gazeteler yazarak “müminlerin anası Amine anamız gibi” yayınlarla defin ettiniz. Benim anam şu anda yaşam ünitesinde. Kanunda helallik hakkı var. Aynı gün beni Tekirdağ Cezaevi’ne sevk ettiler. 13 bin TL’de cebimden para ödedim. Anamın evindeki kamerada kayıtlı. 1 saat 15 dakika görüştürdüler, 8 uçağıyla Ankara’ya dönelim diye… Arabada uyudum, 9’da Tekirdağ cezaevindeydim.

NEYİN PEŞİNDESİN?
Yasa diyor ki, “bir defa yol hariç, 24 saat kalabilir…” Sayın Sultan Hazretleri 18 saatimi gayrı yasal engelledin. Ve de gerçek amaç Tekirdağ’a sevkimmiş. Senin anan çok özel de benim anam, her Türkün anası sokak kadını mı? Sorumsuz Sultan, ülke yanarken, Orta Doğu’daki hava sahası ve Güney sınırlarımızda sıkıntı varken, siz Şili’ye, Peru’ya başkanlık sistemi için Güney Amerika’ya sefere çıkmışsınız. Gezdiğin ülkeleri 20 yıl evvel ben de gezdim. Oradaki başkanlık sistemi Yunan site dönemindeki demokrasiye benziyor. 21. yüzyılda ulus devleti tasfiye etmek, eski çağlardaki bir demokratikleşmenin peşindesin. Makamınıza saygılarımla arz ederim.”