Dolar 32,5004
Euro 34,6901
Altın 2.496,45
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
19°C
Parçalı Bulutlu
Paz 20°C
Pts 22°C
Sal 24°C
Çar 22°C

TÜRK HAVA KUVVETLERİ GEREKENİ YAPTI

TÜRK HAVA KUVVETLERİ GEREKENİ YAPTI
08/12/2015 22:20
A+
A-

Emekli Orgeneral İlker Başbuğ Kırıkkale Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu’nun düzenlediği ‘Atatürk ve Dış Politika’ konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı.

Başbuğ, “Atatürk milli menfaatler içinde dış politikasını sürdürürdü. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları Türkiye Cumhuriyetini kurarken, bu düşüncelerden dolayı halktan büyük destek gördü. Atatürk yüzyılın en büyük lideridir. En büyük liderin arkasında da büyük milletimiz vardır” dedi.

Konuşmasında Suriye’de yaklaşık 5-6 yıldır süre gelen bir kriz, facia ve insanlık dramı yaşandığını belirten İlker Başbuğ, “Bu ülkede hayatını kaybedenlerin sayısı 300 binleri, ülke dışına gidenlerin sayısı milyonları aştı. Bunların da en büyük kısmı, yaklaşık 2,5 milyon deniyor, ama belki de daha fazlası Türkiye’de. Türkiye tüm olanaklarını kullanarak yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyor. Bu 2,5 milyon insan ne olacak ileride, dönecek mi? Belki büyük bir kısmı dönemeyecek, bir kısmı belki Avrupa ülkelerine gidecek. Bu büyük nüfusu Türkiye kendi içerisinde nasıl absorbe edecek. Güvenlik açısından bugün bir sorun yaşattığına pek şahit olmuyoruz, ama yarının bunların Türkiye açısından bir güvenlik sorunu haline dönüşmesi ihtimal dahilindedir. Yani Suriye’den gelen mülteciler konusu elbette çok ciddi bir sorun. Maalesef bu mülteci akımının bugün bittiğini söylemek de mümkün değil. Peki yarın ne olacak. Bu konuda hala kafamda soru işaretleri var” dedi.

RUSYA’NIN SURİYE’Yİ KAYBETMESİ, AKDENİZ’İ KAYBETMESİ DEMEK

Suriye ile Türkiye arasındaki ilk ciddi sorununun Türk F-4 uçağının Suriye düşürülmesiyle başladığına değinen Başbuğ, “Ondan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti angajman, yani çatışma kurallarını ilan etti. Devletler kendi sınırları içerisinde, buna hava sahası da dahil olmak üzere çatışma kurallarını ilan etme ve uygulama hak ve yetkisine sahiptir. Çatışma kuralları Suriye olayları başladığında Türkiye tarafından bütün dünyaya ilan edildi. Türkiye özellikle hava ihlallerine müdahale edeceği açıkladı. Geçen aylarda Suriye’ye bir de aktif olarak Rusya’nın müdahalesi başladı. Müdahale daha çok hava kuvvetlerinin kullanılması şeklinde oluyor. Suriye, Rusya açısından önemli. Akdeniz’e çıkış kapısı. Lazkiye’de hava üssü, Tartus bölgesinde de deniz üssü var. Rusya’nın Suriye’yi kaybetmesi Akdeniz’i kaybetmesi demek. Rusya’nın böyle bir şeyi kabul etmesi söz konusu değil. Bu neticeden hareketle Rusya, Esad yönetiminin arkasında duruyor” dedi.

TÜRK HAVA KUVVETLERİ GEREKENİ YAPTI

Rus uçağının düşürülmesi konusunda Türk Hava Kuvvetleri’nin müdahale etmekten başka çaresinin olmadığını anlatan Başbuğ, “Türk Hava Kuvvetleri kendisine verilen yetkiler çerçevesinde sınırı korumak için gerekli işlemi yapmıştır. Bunu başka şekilde yorumlayamayız. Zaten yoruma da açık değil, net” dedi. Ortada ciddi bir kriz olduğunu belirten Başbuğ, “Bu ciddi krizi daha yukarılara tırmandırmadan, özellikle Türkiye-Rusya ilişkilerinde bazı geçici zararlar olacak. Bunu kabul etmek zorundayız. Ama önemli olan köklü, kalıcı zararlar olmadan bu krizden nasıl çıkılacak? Tabi ki bu krizden çıkışın anahtarı, daha doğrusu inisiyatifi de şu anda Rusya’nın elinde. Önemli olan Rusya bu krizi nasıl yönetecek ve bu krizden nasıl çıkılacak? Sorun bu. Türkiye Rusya savaşın olası olduğunu düşünmüyorum” dedi.

ÇİRKİN, PROVOKATATİF DAVRANIŞ

İlker Başbuğ, Rus savaş gemisinin İstanbul boğazını geçişi esnasında Rus askerinin füze göstermesini provokatif bir davranış olduğunu belirtti. Başbuğ, “Bu davranış çok çirkin. Montrö anlaşması gereği barış şartları altında bu hareketin bir yaptırımı yok. Saldırı durumu olsa idi anlaşma ihlali doğururdu. Bu da yaptırım gerektirdi. Ancak şu anda yapılması gereken diplomatik bir çalışmadır” ifadesini kullandı.

Konferans sonunda Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Yıldız, Başbuğ’a plaket ve ebru tablosu hediye etti. Başbuğ yeni kitabı için imza günü düzenledi. Başbuğ burada bol bol kitap imzalayarak öğrencilerle fotoğraf çektirdi.

dha