Dolar 32,3425
Euro 35,1086
Altın 2.309,83
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 21°C
Açık
İstanbul
21°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

ÜLKÜCÜ ŞEHİT DURSUN ÖNKUZU MEZARI BAŞINDA ANILDI

A+
A-

Ülkücü şehit Dursun Önkuzu şehadetinin yıldönümünde dün Zile’deki mezarı başında yad edildi. Anma törenine, Zile Ülkü Ocakları, MHP İlçe Teşkilatı, akrabaları ve kalabalık bir topluluk katıldı.

ANKARA’da 23 Kasım 1970 günü Erkek Teknik Yüksek öğretmen Okulu’nda komünist tedhişler tarafından önce akıl almaz işkenceler edilerek komaya sokulan ve sonra okulun üçüncü kat penceresinden aşağıya atılarak katledilen Dursun Önkuzu, dün Zile’de mezarı başında törenle anıldı. Ülkü Ocakları ve MHP İlçe Teşkilatı’nın düzenlediği anma törenine kalabalık bir grup katıldı. Önkuzu için düzenlenen etkinlikte, önce Zile’de mezarı başında anma töreni düzenlendi. Törene, ülkücü şehit Önkuzu’nun yakınları, ülkücüler ve kalabalık bir topluluk katıldı. Törenin ardından düzenlenen etkinlikte Önkuzu’nun hayatı anlatıldı.

DURSUN ÖNKUZU

Ankara’da 23 Kasım 1970 günü Erkek Teknik Yüksek öğretmen Okulu’nda komünist tedhişler tarafından önce akıl almaz işkenceler edilerek komaya sokulan ve sonra okulun üçüncü kat penceresinden aşağıya atılarak katledilen Dursun Önkuzu, 26 Kasım 1970 Perşembe günü memleketi olan Zile’de toprağa verilmişti.

Ülkücü Şehit Ön Kuzu’nun cenazesi Maltepe Camii’nde kılınan cenaze namazından sonra arkadaşları tarafından törenle uğurlanmak isteniyordu. Ancak verilen emirler ile önce tören engelleniyor, daha sonra da cenaze polisler tarafından babasının ve gençlerin elinden alınarak kaçırılıyordu. Cenazeyi kaçıran polisler Ankara’dan ayrıldıktan sonra Zile’ye hareket ediyor, sekiz saat sonra Zile’ye varıyorlardı. Ancak cenazeyi kaçıran emir kulları, orada da karşısında gece yarısından sonra şehrin giriş yerini tutan binlerce Ülkücü genci buluyorlardı.

Polislerin Zile’ye gelmesi ile birlikte gençler, emir verenler aleyhinde gösterilerde bulunuyorlar ve polisleri şehre sokmayacaklarını bildirerek cenazeyi istiyorlardı. Gençlerin inançla direnmeleri karşısında Ankara’dan emirler vererek jandarma ile cenazenin karakola götürülmesini ve sabahleyin ailesine teslim edilmesini istiyordu.

CENAZE ÜLKÜCÜ GENÇLERE TESLİM EDİLİYOR

Ne var ki cenazenin şehre geldiğini duyan vatandaşlar milliyetçi gençlerle birlikte sokaklara dökülüyordu. Halkın galeyanı karşısında jandarma komutanı Hayri Tezcan bir konuşma yapıyor ve cenazenin karakola götürüldükten sonra teslim edileceğini söyleyerek, ‘Türk milletine başsağlığı’ diliyordu. Cenaze daha sonra karakola götürülüyor ve orada işlemler tamamlandıktan sonra jandarma komutanı aracılığı ile gençlere teslim ediliyordu.

BABA ÖNKUZU’NUN KONUŞMASI

Şehit Ön Kuzu’nun Musalla Camii’nde kılınan cenaze namazından sonra istasyon caddesine doğru yürüyüşe geçiliyor ve şehrin meydanına geliniyordu. Meydanda halka hitaben Şehit Önkuzu’nun babası Abdullah Ön Kuzu, ‘Oğlum. Atatürk memleketi siz gençliğe emanet etmişti. Sen bu emanete sahip çıktın ve bu yolda Türk milletinin baş düşmanı Moskoflar tarafından katledildin. Altmış sene yaşayıp ta esaret içinde ölmektense yirmi yıl yaşayıp hür ve müstakil yaşamalısın diyordun. Yirmi yıl yaşadın, fakat hür yaşadın. Hakkım sana ve milletime helal olsun. Yeter ki ölümünden sonra senin ve milletimin düşmanları hain Moskof uşakları temizlensin. Vatanım ve onun bekçileri Türk çocukları sağ olsun. Şimdi bir değil milyonlarca Dursun’um var’ diyordu.

Baba Ön Kuzu’nun on binleri ağlatan konuşmasından sonra cenazeye katılan gençler ve halk yürüyüşe geçiyor ve Dursun’u ebedi istirahatgahına omuzlarında götürüyorlardı. Şehit Dursun’un mezarı başında Zile müftüsü de bir konuşma yapıyor, ‘Yatan, millet ve din uğruna ölenlerin şehit olduğunu’ bildiriyor ve Dursun’un da bu uğurda öldüğünü ve şehitlik mertebesine erdiğini söylüyordu.

ortadoğu gazetesi