Dolar 32,5866
Euro 34,8481
Altın 2.504,29
BİST 9.677,13
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

VİDEO:13 yaşındaki Türk çocuğun derisini yüzdüm!.. ( HOCALI KATLİAMI)

VİDEO:13 yaşındaki Türk çocuğun derisini yüzdüm!.. ( HOCALI KATLİAMI)
27/02/2013 14:18 | Son Güncellenme: 27/02/2013 15:33
A+
A-
Üzerinden 21 yıl geçen Hocalı Katliamının en kan donduran vahşetlerinden birini unutmak mümkün mü?

Dünyanın en büyük kitlesel öldürme eylemlerinin gerçekleştiği 20. yüzyılın son bölümünde cereyan eden Hocalı Katliamı, yaşanan vahşet ve acımasızlık örnekleri ile belki de geride bıraktığımız çağın en utanç verici olayı olarak hatırlanacak.

Kendisi de yine bir nefret söyleminin linç kampanyası sonucu öldürülen Hrant Dink’in son nefesine kadar sona erdirmek istediği bu kini kitaplaştıran Zori Balayan, “Ruhumuzun Canlanması” kitabında bu vahşetim en kan dondruan detaylarından birini şöyle anlatmıştı:
“Arkadaşımız Haçatur’la ele geçirdiğimiz eve girerken askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Türk çocuğunun bağırış çağırışları çok duyulmasın diye, Haçatur çocuğun annesinin kesilmiş memesini çocuğun ağzına soktu… Başından, sinesinden ve karnından derisini soydum. Saate baktım, Türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü… Ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlanıyordu. Haçatur daha sonra ölmüş Türk çocuğunun cesedini parça parça doğradı ve bu Türkle aynı kökten olan köpeklere attı. Akşam aynı şeyi üç Türk çocuğuna daha yaptık…”

HOCALI KATLİAMI

 
Sovyetler Birliği ‘nin son günlerini yaşadığı 1988′de Azerbaycan -Ermenistan arasında patlak veren savaş, Azerbaycan için büyük yıkımlara yol açtı. Altı yıl süren savaş sonrasında Ermenistan, Azerbaycan topraklarının yüzde 20′sini işgal ederken, 1 milyondan fazla Azerbaycan vatandaşı iç kesimlere göç ederek hayatını zor şartlar altında sürdürmek zorunda kaldı. Bu savaşın, hafızalardan silinmeyen en acı olaylarından biri de Ermeni güçlerinin 26 Şubat 1992′de Hocalı’da yaptığı katliam oldu.
Hocalı’da ne oldu?
 
Ermeni güçlerinin 1991′in sonlarına doğru ablukaya aldığı Hocalı, 936 kilometre karelik alana sahip, 2 bin 605 ailenin, toplam 11 bin 356 kişinin yaşadığı bir kasabaydı. Aralık 1991′de Karabağ’ın başkenti olarak kabul edilen Hankendi şehrini işgal eden Ermenilerin bir sonraki hedefi, bölgenin tek havaalanına sahip ve stratejik önem taşıyan Hocalı’yı ele geçirmekti.
Hocalı’nın etrafındaki bütün köy ve yolları tek tek ele geçiren Ermeni güçleri, kasabanın diğer illerle karayolu bağlantısını kesti.
Hocalı’nın diğer bölgelerle tek ulaşım bağlantısı olan helikopter ulaşımı, 28 Ocak 1992′de, Şuşa Ağdam seferini yapan helikopterin Ermeniler tarafından vurulmasıyla ortadan kalktı. Bu olayda, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 44 sivil hayatını kaybetti.
Ocak ayının başlarından itibaren elektrik enerjisi de kesilen Hocalı’nın savunması, sadece hafif silahlarla silahlanmış yerel savunma güçleri ve az sayıdaki milli ordu askerlerinden ibaretti. 25 Şubat 1992′den itibaren Hocalı’ya saldırıya başlayan Ermeniler, bölgede bulunan Sovyet Ordusu 366. Zırhlı Alayı’nın bütün araçlarını kullanarak, şehri iki saat boyunca top ve tank ateşine tuttu. Saldırıdan bir gün sonra ise hafızalardan yıllarca silinmeyecek olan “Hocalı Katliamı” yaşandı.
Resmi verilere göre, Hocalı Katliamı’nda savunmasız durumdaki 106′sı kadın, 83′ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycan vatandaşı hayatını kaybetti. Katliamdan 487 kişi ağır yaralı olarak kurtulurken, Ermeni güçleri bin 275 kişiyi rehin aldı. Bunlardan 150′sinden haber alınamadı. Esirler yıllarca uluslararası kurumlardan gizli olarak köle gibi çalıştırıldı.
Uluslararası tepkiler
 
28 Şubat’ta gazetecilerden oluşan bir grubun helikopterle katliamın yaşandığı yere gitmesinin ardından katliama dair elde edilen fotoğraf ve görüntüler, yabancı basında geniş yer buldu.
14 Mart 1992 tarihli Fransız “Le Monde” gazetesi katliama dair, “Ağdam’da bulunan basın mensupları, Hocalı’da öldürülmüş kadın ve çocuklar arasında kafa derisi soyulmuş, tırnakları çıkarılmış üç kişi görmüşler. Bu, Azerilerin propagandası değil bir gerçektir” ifadelerini kullandı. Rus “İzvestiya” gazetesi ise 4 Mart 1992 tarihli sayısında “Kamera kulakları kesilmiş çocukları gösterdi. Bir kadının yüzünün yarısı kesilmişti. Erkeklerin kafa derisi soyulmuştu” ifadelerine yer verdi. Benzer tasvirler İngiliz, Ukrayna, Bulgaristan ve daha birçok yabancı medya organında da yer aldı.
Tüm dünyanın gözleri önünde meydana gelen Hocalı Katliamı’na, uluslararası kurumlar ise sessiz kalmayı tercih etti. BM Güvenlik Konseyi 1993′de 4 karar kabul etmiş olsa da, bu kararlar Hocalı Katliamı ile ilgili değil, “Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal ettiğine” yönelikti.
Uluslararası tepkiler
 
28 Şubat’ta gazetecilerden oluşan bir grubun helikopterle katliamın yaşandığı yere gitmesinin ardından katliama dair elde edilen fotoğraf ve görüntüler, yabancı basında geniş yer buldu.
14 Mart 1992 tarihli Fransız “Le Monde” gazetesi katliama dair, “Ağdam’da bulunan basın mensupları, Hocalı’da öldürülmüş kadın ve çocuklar arasında kafa derisi soyulmuş, tırnakları çıkarılmış üç kişi görmüşler. Bu, Azerilerin propagandası değil bir gerçektir” ifadelerini kullandı. Rus “İzvestiya” gazetesi ise 4 Mart 1992 tarihli sayısında “Kamera kulakları kesilmiş çocukları gösterdi. Bir kadının yüzünün yarısı kesilmişti. Erkeklerin kafa derisi soyulmuştu” ifadelerine yer verdi. Benzer tasvirler İngiliz, Ukrayna, Bulgaristan ve daha birçok yabancı medya organında da yer aldı.
Tüm dünyanın gözleri önünde meydana gelen Hocalı Katliamı’na, uluslararası kurumlar ise sessiz kalmayı tercih etti. BM Güvenlik Konseyi 1993′de 4 karar kabul etmiş olsa da, bu kararlar Hocalı Katliamı ile ilgili değil, “Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal ettiğine” yönelikti.
Hocalı Katliamı’nda Ölenler Anıldı
 
Hocalı katliamında hayatını kaybedenler için birçok kentte anma törenleri düzenlendi. İstanbul’da “Hocalı için adalet” istendi… Ermenistan’a bağlı kuvvetlerin Azerbaycan’ın Hocalı kasabasında aralarında çocukların da bulunduğu sivilleri katledişinin üzerinden 21 yıl geçti.
Yaşananları protesto edenlerse seslerini duyurmak için meydanlarda toplandı. İstanbul’da yaklaşık 150 kişi “Hocalı için adalet” yazılı pankartlarla Beşiktaş’a yürüdü.
Eskişehir’de de ellerinde pankartlarla yürüyen grup katliamı kınayan sloganlar attı. Ayrıca, Hocalı katliamında hayatını kaybeden sivillerin fotoğraflarının bulunduğu bir sergi açıldı.
Katliamın dünya ülkeleri tarafından ciddiye alınmamasını protesto etmek isteyen Azeri ve Türkler’se, İsveç Meclisi önünde toplandı.
613 Azerbaycan vatandaşının hayatını kaybettiği katliamın bütün dünya ülkeleri tarafından kabul edilmesini isteyen grup, İsveç Parlementosu önünde katliam resimlerini sergiledi.