Dolar 32,5782
Euro 34,7958
Altın 2.507,60
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

YALÇIN : BIRAKINIZ ELİNİ GÖVDESİ İLE…

YALÇIN : BIRAKINIZ ELİNİ GÖVDESİ İLE…
11/07/2015 19:50
A+
A-

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Yalçın, ‘Önümüzdeki Koalisyon Görüşmeleri Kapsamında’ başlığıyla parti olarak dün yaptıkları açıklamanın bir manifesto gibi düşünülmesi gerektiğini ileri sürdü.
Koalisyon turlarının başladığı dönemde MHP Genel Başkanının açıklamalarının problemin çözülmesine de hizmet ettiğini söyleyen Yalçın, “Orada çok net bir şekilde 7 Haziran’ın bir koalisyon talebi olduğu millet tarafından açıkça ifade ediliyor ve bunu kabul ettiğimiz söyleniyor. Üstüne üstlük o formüllerin ne olduğunu biz tek tek izah ediyoruz. Önceliği diğer partilere verin çünkü millet böyle istiyor. Burada biz muhalefet olarak konumumuzu alırız. Bütün bunları yapamıyorsanız MHP Genel Başkanının ifadesi ile söylüyorum bırakınız elini, gövdesi ile taşın altına girmeye hazırdır diyor” diye konuştu.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Semih Yalçın, TBMM’de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 7 Haziran gecesi söyledikleri her şeyin şu an itibariyle de geçerli olduğunu belirten Yalçın, “AKP’nin HDP ile AKP’nin CHP ile veya AKP-CHP-HDP şekliyle bu üç şıkla ilgili tüm yol ve yöntemler tükendiği takdirde, yüzde 84’lük imkan bu partiler tarafından hala kullanılamaz da, koalisyon isteyen bu millete bir cevap verilemezse şayet Milliyetçi Hareket Partisi bu hususta da fedakarlık yapacaktır.” dedi.

4. şık olarak ilkelerinin kabul edilmesi kayıt ve şartıyla MHP’nin bu işin içerisinde olabileceğini kaydeden Yalçın, “Bu anlamda fedakarlık çok rahat bir yapabilir mantığı. Bütün bunlardan sonra bir erken seçim seçeneği gündeme geliyor. Onu da mümkün olduğu ölçüde dün yapılan açıklamamızda ifade etmeye çalıştık.

Dün yaptığımız açıklamanın bir önemli hususu daha var. Bu da HDP’yi neden yok saydığımız hususundaki temel ilkelerimiz orada daha da detaylandırmak suretiyle açılmış. Neler yapıldığı takdirde biz bu siyasi harekete meşru olarak görebiliriz mantığı orada işlenmiştir, o da çok önemlidir. Bir anlamda MHP’yi HDP’yi yok saymakla suçlayan kesimlere çok net bir cevaptır.” ifadelerine yer verdi.

“Eğer normalleşeceklerse önce hesaplaşılması gerekiyor. Helalleşme ondan sonra mümkün olabilir.” diyen Yalçın, “Normalleşmeyi de helalleşme ardında varsayabilirsiniz. Veya mümkün olabilir. Tüm bunlar bir seri halinde olduğunda HDP’de Türkiyelilikten bahsedebilir. Ama şu an itibariyle bundan çok uzak olduklarını kesin ve net olarak ifade etmemiz lazım. Çünkü seçimin ardından yüzde 13’lük oy desteğinin ardından ekranlara çıkıp biri ‘İmralı’yı muhatap almalısınız’ diyor, biri ‘kıblemiz nerdeyse Kandil’ demeye çalışıyor. Böyle bir yapıyı, böyle bir terör uzantısını kravatlı veya mazbatalı şekliyle düşünüp meşru saymaya çalışmak MHP’nin fikir yapısına, düşünce yapısına, politik davranış biçimine tamamen zıttır.” şeklinde konuştu.

Parti olarak dün yaptıkları açıklamanın bir manifesto gibi düşünülmesi gerektiğini savunan Yalçın, şöyle konuştu: “Turların başladığı dönemde genel başkanımız bunu açıklarken esasında problemin çözülmesine de hizmet ediyor. Orada çok net bir şekilde 7 Haziran’ın bir koalisyon talebi olduğu millet tarafından açıkça ifade ediliyor ve bunu kabul ettiğimiz söyleniyor. Üstüne üstlük o formüllerin ne olduğunu biz tek tek izah ediyoruz.

Önceliği diğer partilere verin, çünkü millet böyle istiyor. Burada biz muhalefet olarak konumumuzu alırız. Bütün bunları yapamıyorsanız, MHP Genel Başkanının ifadesi ile söylüyorum bırakınız elini, gövdesi ile taşın altına girmeye hazırdır diyor. Fedakarlıktan ifade etmeye çalıştığı husus bu. O noktada da biz varız. Ama halk iradesini ortaya koyarken neyi istedi ise, neyi talep etti ise, onun bütün siyasi partiler tarafından doğru okunması gerektiğini istiyoruz.

MHP bu işin içinden kaçıyor diye suçlayanlara bunu özellikle söylüyorum. Kaçmıyoruz, yol ve yöntemi ifade ediyoruz. Kolaylıklar diliyoruz, netice itibariyle şıkların hepsini formüle ettik. Bundan sonra görevi Davutoğlu aldığına göre partimizi ziyaret ederken bu ön şartları dikkate almak suretiyle bir değerlendirme yapacaktır. İlk görüşmeden sonra daha açığa çıkacak neyin ne olduğu hususu net olarak belirtilecektir.”

HDP 4 MADDEYİ YERİNE GETİRDİĞİNDE ÜLKE NORMALLEŞİR

MHP olarak toplumdaki sosyal yarılmanın tedavisi ve ortadan kaldırılması adına belirttikleri formüllerin üzerinde durulması gerektiğini ifade eden Yalçın şunları söyledi: “Öncelikli olarak yakın gözüken bir AKP-CHP koalisyonu bu problemi kökünden halleder.

Üstüne üstlük CHP koalisyon yapmak için vermediği tavizler dikkat ederseniz kalmamış her gün yeni bir taviz. CHP sözcüleri çıkıp sıraya girmek suretiyle mikrofonların önünde tavizler üstüne tavizler veriyor. Bu yakınlaşmanın o halde değerlendirilmesinde fayda var. Toplumsal anlamda gerginliğin ortadan kaldırılacağı yönünde güzel gelişmelere vesile olur diye düşünüyoruz. Bunu aynı şekilde tavsiye ediyoruz.”

Açıkladıkları 4 maddenin her birinin çözüm sürecini nihayetlendirecek maddeler olduğunu anlatan Yalçın, “Zaten bunlar HDP tarafından yerine getirildiği takdirde çözüm süreci diye bir şey kalmaz. Ülke normalleşir HDP de normalleşmeye doğru bir gidişat bir istikamet içerisine girer.” dedi.

Geçmiş dönemlerde yargının siyasallaşmasına daima olumsuz baktıklarını belirten Yalçın, şöyle devam etti: “Bunun normalleşmesi gerektiğini, hukukun üstünlüğünün mutlaka bu ülkede sağlanması gerektiğini ifade ettik. Maalesef mevcut siyasi iktidar 13 yıl önce hukukun üstünlüğü diye iktidarı eline aldı fakat bunu baltalayan ve yok sayan kendi iktidarı oldu.

Sulh ceza hakimlikleri bundan önceki özel yetkili mahkemelerden hiçbir farkı yok. Onun bir öncesi de DGM’lerdir. Özel yetkili mahkemeler AKP iktidarının DGM’siydi. Sulh ceza hakimlikleri de aynı. Böyle bir teklif verilmiş bunu parti kurullarında görüşeceğiz ona göre tavrımızı belirleyeceğiz. Seçim beyannamemize baktığınızda daha önceki ifadelerimize baktığınızda bunların doğru işlemesi yargının bağımsızlığına hizmet gerektiğini defalarca ifade ettik yine aynı noktadayız.”(Cihan)